Ülkemiz tahıl koridoru konusunda siyasi anlamda büyük bir iş başardı. İktidarı olsun muhalefeti yada muhalif düşünceli olsun herkesin bunu kabul ve takdir etmesi elzemdir.

Yaklaşık on gündür bu siyasi başarı ve dünya siyasetinden olumlu geri dönüşlerle ruhu okşayan iltifatlar, mevcut iktidarın bunu iç politikada elinden geldiğince reklamı olarak kullanma çabasına tanık oluyoruz. Haklı mıdır. Haklı ve hakkıdır.

Ancak birde gözden kaçanlar var. Son yüz yılda, enerji anlamında Türkiye’nin en büyük projelerinden birisi olan Akkuyu Nükleer enerji santralinde kapalı kapılar ardında önemli gelişmeler yaşanıyor.

Rusya-Ukrayna savaşı ile birlikte enerji sektörünün önemi net bir şekilde ortaya çıkarken, Rusya-Türkiye ilişkileri bahar aylarını yaşarken, ülkemiz topraklarında inşaatı süren Akkuyu Nükleer Enerji inşaatında Rus şirketlerinin ne yapmaya çalıştıklarını irdelemek gerek.

Çoğunluk hissseleri ROSATOM'a (Rusya Devlet Atom Enerjisi Kurumu) ait olan Akkuyu Nükleer AŞ, geçtiğimiz günlerde Türk firması IC İçtaş İnşaat AŞ ile sözleşmesini feshetti. İnşaat durma noktasına geldi. İnşaatta çalışan 20 bin Türk işçisinin nükleer enerji santralı inşaatına girişlerine izin verilmiyor. Santrale giriş kartları iptal edilmiş. Rus şirketin bu adımı, Türk firmalarının projeden tahliyesi anlamına geliyor.

Yaklaşık yüz yıldır Avrupa’nın Çin ve Kore gibi uzak doğu ülkelerinin kullandığı, ancak ülkemize ve diğer dünya devletlerine nükleer bomba üretimi, güvenlik endişeleri vs çeşitli bahaneler ile kurumuna izin verilmeyen bu tesisler en temiz ve gerekli önlemler alındıktan sonra en güvenilir enerji kaynaklarındandır.Nükleer bomba mı? İsrail, Amerika, Fransa, İngiltere ve bilumum ülkelerde varsa bizde neden olmasın?

Rosatom'un bir birimi olan Akkuyu Nükleer AŞ'den cumartesi günü yapılan açıklamada, Türk firmasıyla olan anlaşmanın feshinden sonra santralin kalan inşaat işlerini üstlenmek üzere "TSM Enerji" ile bir anlaşma imzaladığını bilgisi verilmişti.

Ticaret siciline göre, "TSM Enerji"nin sahibi Rusya merkezli üç şirket. Yani şuan bu konsorsiyumda Türk şirketi kalmadı.

Tahıl koridoru açtık evet. Belki enerji koridorunu da açacağız. Rus doğal gazının Avrupa’ya akışını sağlayacağız. Siyasi başarı sarhoşluğunu yaşarken, aman…

Aman kendi enerjimizi üretmek anlamında Cumhuriyet tarihinin en büyük projesini riske atmayalım. Akkuyu tamamlandığında koskoca Türkiye’nin enerji ihtiyacının yüzde 15’lik kısmını  tek başına karşılayacak.

Son olarak CHP Mersin milletvekilleri Ali Mahir Başarır ve Alpay Antmen’in iddialarını da belirterek son noktayı koyalım. “IC İçtaş A.Ş.’ye 41 sayfalık bir fesih ihtarnamesi gönderildi. İhtarnamede, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a yakınlığıyla bilinen iş insanı İbrahim Çeçen’in sahibi olduğu İçtaş A.Ş.’nin iş güvenliğini sağlamaması ve proje kapsamında gönderilen 59 milyon 428 bin TL’nin gerektiği şekilde harcanmaması fesih nedenleri olarak gösterildi. “

Bu iddia ve ithamın da sonuna kadar irdelenmesi, sorunun pozitif sonuca bağlanması hayati değerdedir.