Son günlerde basına ve sosyal medyaya yansıyan yargı kararları ile toplumda cezasızlık algısı oluşmuş ve bununla birlikte infaz kanunu ve TCK'de düzenlenen cezaların azlığı sıkça tartışma konusu olmuştu. 10. Yargı Paketi ile birlikte infaz kanununda ve Türk Ceza Kanunda düzenlemeler yapılarak bu algının ortadan kaldırılacağı ve cezaların caydırıcı boyuta getirileceği sıkça vurgulanmış bir yandan da af bekleyen mahkumlara yönelik olumlu sinyaller verilmişti. Bu tartışmalar ışığında bayram öncesi 10. Yargı Paketi resmi gazete yayınlanarak yürürlüğe girdi. Yeni yargı paketinin af yasası olarak anılması ve yaklaşık 27 bin mahkumun tahliye olması cezaların infazında caydırıcılık talebi olan toplum nazarında 10. Yargı Paketi sınıfta kaldı diyebiliriz.

10. YARGI PAKETİ İLE BİRLİKTE HANGİ DÜZENLEMELER GETİRİLDİ.

Yeni yargı paketi ile Türk Ceza Kanunda Kasten Yaralama suçu düzenlenerek suçun temel halinin hapis cezasının alt sınırı 1 yıldan 1 yıl 6 aya, mağdur üzerindeki etkisinin basit bir tıbbi müdahaleyle giderilebilecek ölçüde hafif olması halinde hükmolunacak hapis cezası ise 6 aydan 1 yıl 6 aya kadar şeklinde düzenlenmiş, suçun kadına karşı işlenmesi halinde verilecek cezanın alt sınırı ise 6 aydan 9 aya yükselmiştir. Ayrıca Türk Ceza Kanunda düzenlenen suça teşebbüs halinde faile verilecek cezaların miktarında da artırıma gidilerek yeniden düzenmiş ve verilecek hapis cezaların alt sınırı bir yıl artırılmıştır. Yine tehdit suçlarına ilişkin de düzenlemeye gidilmiş ve tehdit suçunun temel hali olan basit tehdit suçunun alt sınırı 2 ay olarak düzenlenmiş, tehdit suçunun silah ile veya diğer nitelikli hallerin ifası ile işlenmesi halinde ise verilecek cezanın alt sınırı 5 yıldan 7 yıla çıkarılmıştır.

Basında yer alan ve sıkça tartışılan infaz Yasasında yapılan düzenlemeler ile konutta infazın şartları hafifletilmiş ve özel infaz usullerinin kapsamı genişletilmiştir. Bu kapsamda infaz kanununun 110'uncu maddesi çerçevesinde gündeme gelen hafta sonu veya geceleyin infazın kapsamı kasıtlı suçlarda 1 yıl 6 aydan 3 yıla, taksirle ölüme sebebiyet verme suçu hariç taksirle işlenen suçlarda 3 yıldan 5 yıla çıkarılmıştır. Yapılan bu düzenlemeyi daha anlaşılır açıklamak gerekirse belirtilen ceza miktarı sınırları içinde hapis cezası alan mahkumlar her hafta cuma günleri saat 19.00’da girmek ve pazar günleri aynı saatte çıkmak suretiyle hafta sonları ve hafta içi saat 19.00'da girmek ve ertesi gün 07.00'da çıkmak sureti ile hükmolunan hapis cezalarını infaz edebilecekler. Ayrıca infaz kanunun 108'inci maddesinin 3'üncü fıkrasında değişikliğe gidilmiş ve anılan hükümde, ikinci kez mükerrirler bakımından mevcut olan koşullu salıverilme yasağı kaldırılmış, süreli hapis cezalarında cezanın dörtte üçünün infazı ile bu hükümlülerin şartla salıverilmesi mümkün kılınmıştır. Böylece önceki mahkumiyete, infaza rağmen, birden çok kez kastlı suç işleyen mükerrirlere tahliye imkanı sağlanmıştır. Bu kişilerin şartların mevcudiyeti halinde açık ceza infaz kurumuna ayrılması olanaklı olup bu durum, denetimli serbestliğin tatbikine de imkan sağlayacaktır. Yapılan bu değişiklik yaklaşık 27 bin mahkumun salıverilmesine neden olmuş ve yeni yargı paketinin af yasası olarak anılmasına neden olmuştur. Toplumun cezasızlık algısının önüne geçebilmek adına yargı paketinde yapılan tek düzenleme ise her hapis cezasının bir yatarı olsun prensibinin uygulamaya konulmasıdır. İnfaz Kanunu 105/A maddesine yapılan ekleme ile en az 5 günden az olmamak kaydı ile hapis cezası alan her mahkumun yatarı olması sağlanmıştır. Buna göre Hükümlünün koşullu salıverilmesine bir yıl kala talebi halinde uygulanan denetimli serbestlikten yararlanabilmesi için beş günden az olmamak üzere koşullu salıverilme tarihine kadar ceza infaz kurumunda geçirmesi gereken sürenin en az onda birini ceza infaz kurumunda geçirmiş olması gerekecek. Örnek ile açıklamak gerekirse ise önceden kasıtlı bir suçtan dolayı 1 yıl hapis cezası alan hükümlü 1/2 koşullu salıverilme süresi uygulanması ile denetimli serbestliğine 1 yıldan az süre kalmış olması sebebi ile direkt olarak denetimli serbestlikten yararlanmakta iken yapılan düzenleme ile hükümlü, uygulanan 1/2 koşullu salıverilme süresi ile 6 ayın 1/10'u olan 18 günü açık ceza infaz kurumunda geçirdikten sonra denetimli serbestlikten yararlanabilecektir.

Yeni yargı paketi ile yapılan düzenlemeler toplumda oluşan cezasızlık algısının önüne geçip geçemeyeceğini ancak zaman gösterecektir. Ancak gerçek şu ki 10. Yargı Paketinin hükümlüler lehine pek çok düzenleme getirmesi aynı zamanda da belirli suçlara uygulanan hapis cezalarını artırması ile gözü kulağı yeni yargı paketinde yapılacak düzenlemelere çevrilmiş olan herkese mavi boncuk dağıttığı anlaşılmaktadır.

Av. Ahmet KAZANCI