Miras hukukumuz gereği miras bırakanın eşi ve çocuklarının mirasta saklı payları bulunmakta olup miras bırakan düzenleyeceği vasiyetname veya miras sözleşmesi ile bu saklı payları ihlal etmesi mümkün değildir. Mirastan men edilme nedenleri ise ancak kanunda tahdidi olarak sayılan sınırlı şartların mevcut olması ile mümkün olabilmektedir. Mirastan ret şartları ''Mirasçının miras bırakana veya yakınlarına karşı ağır bir suç işlemesi, mirasçının miras bırakana veya aile üyelerine karşı aile hukukundan doğan yükümlülüklerini önemli ölçüde yerine getirmemesi ve miras bırakanın altsoyu hakkında borç ödemeden aciz belgesi bulunması'' olmak üzere kanun koyucu tarafından belirlenmiştir. Miras bırakanın çocukları ile yaşamış olduğu küslük, kırgınlık vb. nedenler ile terekesini henüz sağ iken diğer mirasçılarına devretmesi halinde ise bu devir işlemi miras bırakanın ölümü ile birlikte miras payı ihlal edilen mirasçı tarafından Tenkis Davasına konu edilebilmektedir.
Tarafların üçüncü kişileri aldatmak amacı ile gerçek durumu onlardan gizleyerek kendi gerçek iradelerine uymayan ve kendi aralarında geçerli olmayan bir hususta anlaşmalarına “muvazaa” ve bu şekilde yapılan işlemlere de “muvazaalı işlemler” denilir. Bu hali ile miras bırakanın asıl iradesinin mirasçısına miras bırakmamak olduğu tapudaki devir işlemi de muvazaalı işlem olup hukuk düzenimiz bu gibi muvazaalı işlemleri korumamaktadır. Bu hali ile miras bırakanın küslük, kırgınlık gibi nedenler ile mirasçısının miras hakkını ihlal etmesinin önüne geçilmektedir. Kanun koyucu düzenlemiş olduğu Ölünceye Kadar Bakma Sözleşmesi ile ise ölünceye kadar miras bırakana bakan ve onun bakımı ile ilgilenen kişiye bakım alacaklısının malvarlığını devredebilmesini mümkün kılmıştır. Türk Borçlar Kanunu’nun 611. maddesinde ölünceye kadar bakma sözleşmesi, bakım borçlusunun bakım alacaklısını ölünceye kadar bakıp gözetmeyi, bakım alacaklısının da bir malvarlığını veya bazı malvarlığı değerlerini ona devretme borcunu üstlendiği sözleşme şeklinde tanımlanmıştır. Mirasçılar üzerinden gidecek olur isek babasının hastalığında sürekli babası ile ilgilenen ve onun bakımını üstlenen evlat ile babası arasında noter huzurunda yapılacak bir sözleşme ile miras bırakan taşınmazını kendi bakımını üstelenen mirasçıya ölünceye kadar kendisinin bakım ve gözetimi ile ilgilenen mirasçısına devredebilecektir. Tapudaki satış veya bağışın aksine ölünceye kadar bakma sözleşmesinin ivazlı olması nedeni ile tenkis davasına da konu edilemeyecektir. Ancak burada da miras bırakanın mirasçılardan mal kaçırma amacı ile taşınmazlarını ölünceye kadar bakma sözleşmesi adı altında devretmesi mümkün olup buna ilişkin ise muris muvazaasına dayalı tapu iptal ve tescil davaları açılabilmektedir. Açılacak davada ispat yükü mirastan mal kaçırma amacı ile ölünceye kadar bakma sözleşmesi yapıldığını iddia eden davacı tarafa ait olup yargıtayın belirlediği kriter ve koşulların varlığı halinde tapu iptal ve tesciline karar verilmektedir.
Anlaşılacağı üzere miras bırakanın mirasçısını belirli şartlar dışında mirastan men etmesi mümkün olmayıp irade dışında hareket ederek muvazaalı yapılan devirler hakkında ise dava açılarak muvazaanın varlığını ispat etmek mümkündür.
Av. Ahmet KAZANCI