Biyografik eserler elimizden hiç düşmemeli. Kendi dünyamız kadar bizimle birlikte olan insanların hayatları da aslında bizim varlık kozamızın bir parçası değil mi?  Bilgi ve ahlak ı ahlakı tamamlayan varlık, hayat sırlarına aşina olanlara çok şeyler söylemeye devam ediyor. Yaşadığımız bu yüzyılı anlamak hayli zor. Bilginin yetmediği anları yaşayan biri olarak kendime hep sorular sormuş bulduğum cevapların yeni sorulara kapı araladığını görünce bunun hikmetini hep merak etmiş idim.

Savaş Şafak Barkçin inin kaleme aldığı AHMED AVNİ KONUK / GÖRÜNMEYEN UMMAN kitabı tam zamanında yetişti. Okuma halkalarının içinde yer alan Mevlana ve Muhyiddin İbni  Arabi nin tanınması için yeni bir bakışa ihtiyaç vardı. Yaşadığım yüzyılda hikmete açılan bu iki pencereden gelen ışık nasılsa engelleniyor bunun sebeplerini bulmakta hayli zorlanıyordum. Tam bu evrede devreye bu eser giriverdi. Gelenek kırılmalarının bedeli hayli ağır. Milletimizin varoluş mücadelesinin sonuçlarını sosyal ilimlerle tahlil etmek gerekir ama bizim işimiz şimdilik bu değil.Okumaya devam eden her insan elbet buraya gelince şöyle bir sarsılacak etrafına bakıp çıkış yolu arayacak.Savaş beyin anlatımıyla kiminle müşerref olduğumuza bakalım: “ Ahmed Avni Bey sadece bilgisini değil, varlığını ve nefsini de Allahın varlığına bağlamış, hikmet ehli yüce bir şahsiyettir. Onun ortaya koyduğu eserleri ve sözlerini inceleyen her kişi , onun Allah, Hazreti Peygamber, ulema ve evliya yolundan asla ayrılmamış, imanı kamil ,itikadı sağlam, ilmi engin ve irfanı yüksek bir kişi olduğunu kolayca anlayabilir (sh. 287) Peki halka nasıl tamamlanmış şimdi ona dikkat edelim hele. “Mesnevihan Selanikli Mehmed Esad Dedenin en önde gelen üç talebesinden birisi Ahmed Avni Bey dir. Diğerleri ise meşhur mesnevihan ve Mesnevi şarihi Tahirül Mevlevi ( Tahir Olgun) ile İstanbul Beşiktaş Yahya Efendi Dergahının son şeyhi olan Abdülhay (Öztoprak) Efendidir (sh.232)

Önsöz ile başlayan kitap:  hayat yolu , hizmet yolu , musiki yolu , tasavvuf yolu , şiir yolu, sonsöz, ekler, lügatçe,dizin le devam ediyor. Konu başlıklarının özenini görüyormusunuz? Ahmed Avni Bey 1868-1938 yılları arasında yaşadı. Darüşşafa yı ve Hukuk Fakültesini bitirdi üst düzey bürokrat olarak PTT den emekli oldu. Zamanında geleneği takip ederek cami derslerine devam edip devrinin ilim irfan zenginliklerinden yararlandı iyi yol arkadaşları edindi ve bugün bilinen önemli şahsiyetleri de bizzat görüp hizmetlerinde bulundu. Yakın çevresi başlığında şu isimleri okuyoruz:  AHMED IRSOY, RAUF YEKTA BEY, HÜSEYİN VASSAF EFENDİ, TAHİRÜL MEVLEVİ, ABDÜLHAY(ÖZTOPRAK) EFENDİ,MEHMED EMİN KALMUK,İBRAHİM VASIF ÖĞMEGÜL, MEHMED ŞÜCAEDDİN ONUK, MEHMED CEYLAN BEY. Bu isimler hakkında kitapta verilen bilgiler hazine değerinde. Kitabın görsel malzeme bakımından hayli zengin olduğunu belirtmem şart. Fotoğraflar, belgeler, ilk elden Osmanlıca metinler, tablolar, günlük yazılar,notalar,usullar, mektuplar, sorular ve onlara verilen cevaplar.Emin Kılıç Kale bölümüne özellikle dikkat etmenizi istiyorum bu satırlar nice hikmetleri  taşıyor. Ahmed Amiş Efendiye yapılan ziyaretlerde tutulan günlük kitabın can suyu bu da kitabın 250 sayfasında. Mesnevi tercümesi ve şerhi, Fususul Hikem tercüme ve şerhi hakkında ilk elden bilgilerin hepsi de bu kitap da.

Biyoğrafi  tarzının genel özelliklerini taşıyan kitap da Savaş Beyin değerlendirmelerini yerinde bulduğumu belirtmek isterim. Ülkemizin geçtiği bu evrede dünden yarına yapılanların ilim ve hikmet açısından ele alınması elzem.’ Efendi’ adlı bir kitap için yapılan değerlendirmeyi  kitabın 238. Sayfasında okuyabilirsiniz. Size nefes aldıran bir kitap desem bu eser için ne dersiniz? Kitap elinizden hiç düşmeyecek okudukça ilmi ve hikemi genişliği görüp hayretlerinizi gizleyemeyeceksiniz. Mesela Sufi kim? Tasavvuf nedir? Vahdet anlayışlarının çevresi nasıl olmalıdır? Size sadece kitabın 219.Sh yer alan musiki tarifini vereyim “ Ahlakı beşeri tasfiye eden bir ilmi şerifdir” . Ey azizan bu kitap okunur!