Ahlak iş  ve davranışlarla ortaya konan iyiliktir. Ahlak kuralları toplum yaşayışında insanlara yol gösterir ,çeşitli durumlarda yapılacak davranışın ne olması gerektiği hakkında bir takım ölçüler koyar.

                   İyiliği alışkanlık haline getirmek ahlaktır. Çünkü alışkanlık haline gelen davranışlar düşünceyi zorlamadan,dikkati yormadan, kolayca ve kendiliğinden yapılan hareketlerdir. Doğruluk ,başkalarına maddi manevi yardımda bulunmak ,iffeti korumak, emanete riayet etmek, adil olmak, kardeşlik, hoşgörü ve bağışlama, sabır , alçak gönüllülük, sözünde durmak, görgülü olma, insanlara iyi davranmak, güzel sözler söylemek, yardımlaşmak gibi  islam ahlakında iyi görülen ve övülen tutum ve davranışları yapmakta zorlanıyormuyuz? İşte iyilikte temel ölçüler bunlar peki biz bunları yapma ve sonuçlarına katlanmada ne durumdayız?

                   Ahlaklı olmak bedel ister!

                   Çevremizde bulunan insanları bu değerler ışığında incelersek onlarla münasebetlerimizin derecesi ortaya çıkar. Ahlaki olgunluk zaman içinde bilinçli tercihler sonucunda bize yön gösterir ve ayırıcı özelliklerimiz arasına girer. İnsan ancak ahlaki eylemde bulunduğu zaman bütünü ile kendi kişiliğini ortaya koyabilmektedir. Benimseyerek yapılan iyiliğin insana sonsuz mutluluk vermesi bu yüzdendir çünkü ortaya koyduğumuz davranış her bakımdan bizim öz varlığımızın eseridir.

                    Uzak durmamız gereken davranışlar bizlere öz güvenliğimizi hatırlatır. İşte uzak durmamız gereken kötü huylar : cimrilik, iftira, yapılan iyiliği başa kakmak, gıybet, kibir , bozgunculuk, haset, savurganlık, adam öldürmek, yalan söylemek, hırsızlık yapmak, insanları küçük düşürmek, riya, fuhuş, sarhoşluk, kumar ,büyücülük, rüşvet almak ve vermek .

                     Allah bu kötülüklerden bizi uzak eylesin!

                      Hikmetlerle dolu bu ifadeleri bakın Yunus Emre nasıl özetliyor.

                         “ Hayra döndü benim işim

                            Endişeden azad başım

                            Nefsim başını kestim

                            Kanatlandım uçar oldum “

                   Mutluluk dolu bir hayat özgüven  ,çaba ve istikamet üzere gider bu her gün  imtihan edildiği hikmetini aklından çıkarmayan insana diri, uyanık olma fırsatını verir. Yaşarken başımıza gelen işleri düşünelim onları yaparken öncesi ve sonrası hakkında neler biliyoruz? Yarınların çok uzak olduğunu düşünebilirsiniz ama bir bakarsınız ki günler  ,haftalar ,aylar derken yıllar geçmiş ve olan olmuş biten de bitmiş. Yaşlı insanlar hiç çocuk olmadılar mı ? Anne ve babanız daha dün diyerek sizinle konuşmuyorlar mı  hele okul yıllarına ne dersiniz ? Durun çok da uzaklara gitmeyin şöyle birkaç yıl öncesinin fotoğraflarını çıkartın ve bakın o yıllardan bu zamana neler kalmış , neler?

                  Son pişmanlık fayda etmez sözünü siz bari söylemeyin !