Kahramanmaraş’ın bugün geldiği noktayı konuşurken çoğu zaman siyasetçiler öne çıkarılıyor, mikrofonlar onların önüne uzatılıyor. Oysa bu şehri ayakta tutan gerçek güç çoğu zaman sahne arkasında, sessiz ama kararlı bir şekilde üretim yapan insanlardır. Reklamı sevmeyen, polemiğe girmeyen, işini konuşan bu insanlar olmasa Maraş’ın sanayisi çoktan nefes alamaz hale gelirdi.
***
İşte o isimlerden biri de Kipaş Yönetim Kurulu Başkanı Hanefi Öksüz’dür. Kipaş’ı yıllar içinde bir fabrika grubundan, Türkiye’nin sayılı sanayi devlerinden birine dönüştüren bu isim, bugünlerde yaptığı ekonomik uyarılar nedeniyle tartışmaların merkezine çekilmeye çalışılıyor. Ama mesele bir açıklamadan çok daha fazlasıdır; mesele bu şehrin üretim gerçeğini görüp görmemektir.
***
Son günlerde açıklamaları üzerinden hedef tahtasına oturtulmaya çalışılan Hanefi Öksüz’e yönelik eleştirileri izlerken ister istemez şu soru geliyor insanın aklına: Bu şehirde 15 bin insanın ekmek kapısına dil uzatmak bu kadar kolay mı?
***
Kipaş, sadece dev bir sanayi kuruluşu değildir. Kipaş, Kahramanmaraş’ın gelişim hikâyesinin ta kendisidir. Bugün Kahramanmaraş’ın ekonomiden ihracata, istihdamdan teknolojiye kadar pek çok alanda söz sahibi olmasının arkasında, 41 yıllık alın teri ve vizyon vardır. Bu vizyonun mimarı da Öksüz ve Gümüşer ailesidir.
***
Öksüz’ün “41 yıldır böyle bir ekonomik buhran görmedim” sözünü bile linç kültürüne malzeme edenlere soruyorum: Gerçekleri dile getirmek ne zamandan beri suç oldu?
***
Bir ülkenin en büyük tekstil gruplarından birini yöneten bir sanayicinin, yaşadığı tabloyu kamuoyuyla paylaşması görevdir, sorumluluktur. Çünkü ekonominin nabzı masa başında değil, fabrikaların içinde atar.
***
Kipaş’ın bugün 8 sektörde faaliyet göstermesi bir tesadüf değildir. Bu, çok çalışmanın, risk almanın, yüzlerce krizi atlatarak büyümenin sonucudur. Bugün Kahramanmaraş’ta bir evde çocuğun okul masrafı, bir diğerinde annenin mutfak alışverişi, bir başka evde gençlerin geleceğe umudu Kipaş’ın sağladığı istihdama bağlıdır. 15 bin aileyi düşünün… Bu sadece bir firma değil, koca bir ekosistemdir.
***
Hal böyleyken, kimi siyasetçilerin “Bunu söyleme lüksünüz yok” gibi hafife alan ifadeleri, bu şehrin sanayicisine değil, bu şehrin ekmeğine söylenmiş bir söz gibi duruyor. Çünkü mesele Hanefi Öksüz’den çok daha büyüktür; mesele Kahramanmaraş ekonomisidir.
***
Bugün Türkiye’de pek çok şehir, Kahramanmaraş’ın sanayi başarısını örnek alıyor. Bu başarı rastgele değil; gece gündüz çalışan, parayı reklama değil üretime harcayan, krizde kaçıp giden değil, krizle mücadele eden insanların eseridir.
***
Kipaş, bu şehrin omurgasıdır.Bu gerçeği görmek yerine, günübirlik siyasi söylemlerle koskoca bir üretim devini hedef almak, en hafif tabiriyle bu şehre haksızlıktır.
***
Bugün Kahramanmaraş’ta bir fabrika daha açılsa herkes seviniyor ama iş insanların derdini anlatmasına gelince bir anda kulaklar tıkanıyor. Eğer sanayici susarsa, yarın hepimiz çok daha ağır bir tabloyla karşılaşırız. Öksüz’ün yaptığı tam da budur: susmamak.
***
Kahramanmaraş’ın buna ihtiyacı var: Gerçeği söyleyen, uyarı yapan, üretimin nabzını tutan insanlara… Siyaset geçicidir; ama üretim kalıcıdır. Söz uçar; ama yapılan fabrikalar, verilen emek ve 15 bin kişinin duası yerinde durur. Bu şehir Hanefi Öksüz gibi insanlar sayesinde sanayi şehridir. Ve bu değerin kıymetini bilmek hepimizin görevidir.