Değerli okurlar; 2 hafta önce yeni bir yazı dizisine başladığımı, bu dizi ile toplumda karşımıza en çok çıkan suç tiplerinin oluşma şartlarını, cezalarını anlatıp aynı zamanda da toplumsal duyarlılık sağlamaya çalışacağımı ifade etmiştim. Bu serinin üçüncü yazısında uyuşturucu madde kullanma ve ticaretini yapma suçlarından bahsedeceğim. Uyuşturucu maddenin ne kadar tehlikeli olduğunu hepimiz biliriz ancak ben burada bu gerçeği gözler önüne sermek istiyorum. Devletçe uyuşturucu madde ile katı bir mücadele yürütülürken bazen de yalnızca kullanıcı olanlar satıcılık suçlaması ile karşı karşıya kalabiliyor. Kullanan kişinin uyuşturucu madde ticareti suçlaması ile karşı karşıya kalma riski; kanunda yer alan; "satmak için bulundurma" riskinden kaynaklanıyor. Bazen bu "satmak için" amacı niyet okumaktan öteye gidemiyor. Yargılama makamları da kişinin üzerinde çıkan uyuşturucu maddeyi kendi kullanımı için mi yoksa satmak için mi bulundurduğunu ortaya koymaya çalışırken bazen yanlış tespit yapabiliyorlar. Bu yanlış tespitler; kişinin 15 yıl hapis yatmasına sebep olabiliyor. Zira uyuşturucu madde kullanan kişi için 2 yıldan 5 yıla kadar hapis cezası öngörülmüşken uyuşturucu madde ticareti yapan kişi için öngörülen asgari sınır 10 yıl. Tabiiki bazı nitelikli hallerle bu ceza 20 yıla kadar çıkabiliyor. Ayrıca kişi ilk kez uyuşturucu madde kullanmak suçundan hakkında adli işlem başlatılmışsa ona bir şans daha veriliyor ve 5 yılsüreyle kamu davasının açılması erteleniyor, denetim süresi içerisinde tedavi görürse de adeta anadan doğmuş gibi tertemiz oluyor.

Evleviyetle kişinin evinde, arabasında, iş yerinde, üzerinde ele geçirilen maddenin ele geçirilme yöntemi büyük önem taşıyor. Daha önceki bir yazımda hukuka aykırı delil kavramından bahsetmiştim. İşte ele geçirilen deliller usulüne uygun yöntemlerle ele geçirilmemişse hukuka aykırı delil kapsamına giriyor ve yargılamada delil olarak kullanılamıyor. Aramanın usulü hakkında sayfalarca yazı yazsam yeteri kadar bilgilendirme yapamam o yüzden bu yazımda genel hatları ile bilgilendirme yapmakla yetiniyorum. Detaylar için uzman bir avukata danışmanızda fayda var.

Öte yandan; bir kişinin üzerinde ele geçirilen uyuşturucu maddeyi satmak için bulundurduğunun kabul edilebilmesi için öncelikle bu maddeleri satmak davranışı içerisine girmiş olması gerekir. Uygulamada en belirleyici husus ele geçirilen maddenin miktarıdır. Kişinin üzerinde ele geçirilen madde kullanım sınırını aşıyorsa mahkemeler başka bir şart aramaksızın uyuşturucu madde ticareti suçundan ceza vermektedir. Ancak kullanım sınırını aşmıyorsa dahi; kişinin konutunda hassas terazi ele geçirilmişse, ele geçirilen maddeler ufak naylon poşetler halinde paketlenmişse, bu maddeler görünür yerde değil zulalanmış haldeyse, bu poşetlerin gramajı aynı veya birbirine yakınsa veyahut bu şahıs hakkında tanık beyanı varsa da satıcılıktan cezai işlem uygulanıyor.

Hakkınızda uyuşturucu madde ticareti suçundan dolayı bir soruşturma veya dava yürütülmekteyse muhtemelen tutuklu yargılanmaktasınızdır. Ancak uyuşturucu madde kullanma suçundan tutuklanmanız pek de olası değildir. O yüzden birbirinden çok ince çizgilerle ayrılan uyuşturucu madde kullanma ve satma suçlarının tespiti hayati önem arz etmektedir. Elbette ki uyuşturucu madde kullanmak da suçtur ve gerek bireyin kendisi gerekse de toplum açısından çok büyük tehlike taşımaktadır ancak uyuşturucu madde ticareti suçunun cezası çok daha ağır olduğundan ve bizler de hukukçu olduğumuzdan olaya hukuki açıdan bakmak zorundayız. Bu sebeple; uyuşturucu madde kullanan kişiyi uyuşturucu madde ticaretiyle cezalandırmak hakkaniyetli olmayacağından bu hususta dikkatli olmalıyız.

Uyuşturucu madde ticareti suçundan alınacak ceza belirlenirken; satılan maddenin türü, satış şekli ve satış yeri de önem arz etmektedir. Metamfetamin, eroin gibi sentetik kannabinoid olarak tabir edilen uyuşturucu madde türlerini satmak, cezada yarı oranında artışı gerektirmektedir. Kanun koyucu burada bize bir mesaj vermek istiyor; sentetik kannabinoidler diğer uyuşturucu maddelerden çok daha tehlikelidir. Uyuşturucu madde ticaretini üç veya daha fazla kişi ile birlikte yapan kişinin cezasında da yarı oranda artırım yapılırken bir örgütün faaliyetleri çerçevesinde satan kişinin cezasında bir kat artırım yapılıyor. Bu maddelerin okul, hastane, ibadethane gibi sosyal bina ve tesislerin yakınında satılması da cezada yarı oranında artırımı gerektiriyor. Kanun koyucu burada; uyuşturucu maddenin toplumda kolay bir şekilde yayılmasını önlemek istemektedir.

Ceza hukuku açısından bakılacak olursa uyuşturucu madde ticareti yapmanın, uyuşturucu madde kullanmaktan daha ağır olduğunu söyleyebiliriz. Peki ya sosyal açıdan? Hangisi bizim için daha tehlikeli, daha hayati? Ben bu soruya, hiç düşünmeden-tereddüt etmeden; uyuşturucu madde kullanmak diyebilirim. Satan kişi bu işten para kazanır, zenginleşir, en sonunda da yakalanırsa belki bir süre hapis yatar. Belki af çıkar belki cezasında indirim olur hayatından 10 yılının hapiste geçmesine mal olur. Peki kullanmak; neye mal olur? Bağımlılıkların en kötüsü olan uyuşturucu madde; iş hayatınızda istikrarsızlığa yol açar, işsiz kalırsınız. Toplumdan dışlanırsınız. Kendinizi kaybedersiniz, etkisinden çıktığınızda kendinizi tanıyamazsınız. Aile hayatınız alt üst olur. Mesleğim gereği; uyuşturucu madde bağımlılığı yüzünden boşan çok çift, dağılan çok aile, perişan olan çok çocuk gördüm. İşsiz, parasız kalırsınız ama bu bağımlılık yüzünden de uyuşturucu madde almak için paraya ihtiyaç duyarsınız. Bu paraları kazanmak için farklı suçlar işlersiniz, hırsızlık yaparsınız, mallarınızı satarsınız, ailenizden bu paraları almaya çalışırsınız; vermediklerinde de kendinizi kaybeder zarar verirsiniz. Hepimiz duymuşuzdur bu madde yüzünden ailesine şiddet uygulayanları. En sonunda ise uyuşturucu madde satıcıları; size uyuşturucu madde vermek için sizi aracılıkta kullanır. Satmaya başlarsınız. Zaten uyuşturucu madde kullanıcılarının büyük bir çoğunluğu bir süre sonra satıcılığa evriliyor.

Hepimiz Maradona'yı biliriz. Bir zamanların en iyi, en ünlü futbolcusu. Uyuşturucu bağımlılığı uğrunda önce futbolculuk kariyeri alt üst oluyor sonrasında ise malvarlığını kaybediyor. Daha böyle çok örnek sayabilirim. Ancak uyuşturucu madde satıcılarının, baronlarının başına böyle şeyler geldiğini pek duymazsınız.

Yukarıda da dediğim gibi; uyuşturucu madde satmak daha ağır bir suç olsa da kullanmak daha tehlikelidir. Sağlıkla kalın...