Salih Bozok 1881’de Selanik’te doğdu… Atatürk’ün mahalle ve okul arkadaşı… Sırdaşı… Cumhurbaşkanlığı yaptığı sürece yaveri…
Atatürk ölüm döşeğindedir. Salih Bozok 17 yaşındaki oğlu Muzaffer’i Dolmabahçe Sarayı’na çağırtmış, karşısına oturtup şöyle demişti: “Bak Muzaffer! Artık koca adam oldun. Atatürk ölüyor. Şunu bil ki eğer Atatürk ölürse ben de hayatıma son vereceğim. Sen artık koca adam oldun. Ailenin erkeği sensin. Annen, ablaların sana emanet. Aileye bakarsın. Oku, memleketine faydalı bir adam ol.”
Muzaffer Bozok, bir sabah okula giderken babasını banyoda görmüş, tıraş olduğunu sanmıştı. Oysa Salih Bozok, elindeki tentürdiyotla Atatürk öldüğünde kalbine ateş edeceği yeri işaretliyordu..
. 10 Kasım 1938…Saat 09.05…Atatürk son nefesini veriyor. Atatürk’ün en yakın arkadaşı Salih Bozok, "Başkomutan yaversiz gidemez!" diyerek kendini kaybetmiş şekilde sarayın merdivenlerinden aşağı koşuyor. Alt katta boş bulduğu bir odaya dalıp kapıyı kapattıyor. ..Az sonra içeriden tek el silah sesi duyuluyor. Sesi duyup odaya koşanlar Onu kanlar içinde buluyorlar. Kalbine sıktığı tek kurşunla devrilmiş halde yatıyordu.
Salih Bozok kendisini hastanede bulmuştur. Çünkü Atatürk öldüğü an odasına girmiş ve o büyük adamın ellerini öpmek suretiyle ona veda ettikten sonra aşağı kata inerek boş bulduğu Muhafız Kumandanı İsmail Hakkı Tekçe'nin odasına kendisini atmıştır. Birkaç saniye sonra odadan bir silah sesi işitenler kapıyı açıp da içeri girdikleri zaman onu kanlar içinde yerde bulmuşlardır. Tabancasından kalbine sıktığı bir kurşun onu yere yıkmıştı. Bir iki milimetrelik bir sapma ile kalp hedefini bulamayan bu mermi, bütün ciğerini boydan boya delip geçmiş, sırtında saplanıp kalmıştı. Fazla miktarda kan kaybettiğini gören Operatör M. Kemal Bey onu derhal Şişli Sıhhat Yurdu'na kaldırıp ameliyata almak suretiyle hayatının kurtulması hususunda en büyük yardımcı olmuştur. Bir müddet hastanede kaldı ve bu arada ikinci bir ameliyat yapılarak ciğerinin arka kısmında kalan kurşun çıkartıldı. Hayata küskün bir şekilde yaşamına devam etti. Ve nihayet 1941 yılının 25 Nisan günü hayata gözlerini yumdu. Ertesi gün Yeni Sabah gazetesinde yazar Aka Gündüz onun için kaleme aldığı yazısını şöyle bitiriyordu: "Salih Bozok, Atatürk'e kavuştu.”