Almanya’daki Türk sivil toplum kuruluşları ,Alman medyasında Ermeni soykırım yasasına karşı ‘Ben de oradayım ya sen?’başlıklı bir basın duyurusu yayınlamak istiyorlar ama Alman gazeteleri bunu yayınlamıyor.
Avrupa ülkelerinin basın özgürlüğü konusunda çifte standart uygulaması yeni bir olay değil. Buna alıştık. Uluslararası ilişkilerde karşılıklı çıkarlar söz konusu olduğunda maalesef ne insan hakları ne de basın özgürlüğü sözde kalır.
Türkiye yine bir Ermeni tasarısı ile köşeye sıkıştırılmaya çalışılıyor. Almanya Federal Meclisinde yapılacak oylamanın bir hesap oyunu olduğunu hepimiz biliyoruz. Hatta Alman Bild gazetesi oylamadan önce tasarının kabul edileceğini bir önce ilan ediyor.
İlginç bir olayda tasarıyı meclise getiren Yeşiller Partisi eş başkanı Cem Özdemir’in tavrı…2002'de yaptığı açıklamada’ Alman Parlamentosu'nun Ermeni soykırımıyla işi ne var? Bu konular parlamentoların işi değildir; parlamentolar mahkeme değil ki. Eğer Ermeniler ile Türkler arasında bir sorun varsa bırakalım bunları tarihçiler belirlesin’ derken, şimdi ne oldu da karar değiştirdi diye aklımıza soru işaretleri geliyor.
Bu tasarıda şunu görüyoruz. Almanya’nın Ermeni tasarısı adı altında başka hesapları var. Görünen köy kılavuz istemez. Mülteci sorununda Türkiye’nin çıkışının önlenmesi yatıyor.
Ermeniler ve Türkler üzerinde oynanan oyunları görmemiz gerekiyor. Yıllardır iki halkın çektiği acıları‘temcit pilavı gibi ısıtıp ısıtıp koymak’ emperyalist bir politikadır. Artık büyük resmi görelim…