Değerli meslektaşım, partnerim, güzel KAGİD Başkanım sevgili Neşe Yıldızhan ile KENT KULİSİ’nde zaman zaman kamuoyunda karşılığı olan isimleri zikrediyor, mesajlar vermeye çalışıyor, bunun yanında değinilmeyen meseleleri de gündeme taşıyarak kamuoyunu sağlıklı bilgilendirmeye çalışıyoruz.
Seviyemizi koruyor, çizgimizden taviz vermiyor, üslubumuza dikkat ediyoruz. Elimizden geldiğince, karınca kararınca.
Çok şükür ki, kulağımıza gelen yorumlar, olumlu tepkiler bizi daha çok motive etmeye yetiyor iken, ismini parlatmaktan çok, topluma faydası dokunacağını, bu kadim şehirde başarı hikâyesi yazacağına inandığımız isimleri sıralarken, sizlere anlatırken, ‘turnayı gözünden vurdunuz!’ dediğiniz isimlerin toplumda kabul gören kimseler olduğunun sizler de farkındasınız.
*
Hadi diyelim erken seçim yok. Zamanında yapılacak. 18 Haziran 2023…
Turnayı gözünden vurmak, bir deyim aslında. İsabetli kararlar almak, aklıselim hareket etmek, doğruları yazıp, doğruları konuşmak, hedefi tutturmak, umulmayan, insanları şaşırtırcasına beklenilmeyen bir başarıya erişmek, doğru isimlerle yola çıkmak ve doğru yolu izlemek…
‘Tam 12’den vurdun derler!’ ya, o hesap…
*
Canlı yayında monotonluğu sevmiyoruz. Şiiri, şarkıyı, hicvi, övgüyü, çokça da eleştiriyi güçlü, ayağı yere basan bilgilerle size servis ederken, takdim ettiğimiz isimlerin hiç de boş isimler olmadığının sizler de farkındasınız aslında.
Bu isimler kamuoyunda karşılığı olan, toplumda konuşulan, adı geçen, gönüllerde dolaşan kimseler… Ya belediye başkanlıkları için, ya milletvekili adaylıkları için…
Belediye meclis üyeliklerine sıra gelmedi daha… Hiçbir işlevi, eylemi, hareket ve bereketi olmayan, sadece kendilerine, çevresine çalışan (belediye meclis üyesi olmadan topal eşeğe bile binmesini bilmeyen, akan damı bile bulunmayan, toplu taşıma aracından başka aracı olmayan, ama ve her ne hikmet ise, belediye meclis üyesi olduktan sonra burnu havalarda gezen, dağları ben yarattım diyen, han, hamam, araba ve lüks konut sahibi olan) belediye meclis üyelerinin çok da gerekli olmadığını ileri süren, iddia eden ben, aynı iddiayı muhtarlar, muhtarlıklar için de düşündüğümü açık ve net söyleyebilirim.
Yerel yönetimlere yük ve kambur olmaktan başka ne işe yarıyorlar, insan merak ediyor işte! Bir de hem belediyelerde çalışıp, hem de muhtarlık maaşı alanlar var, onlar ayrı bir mesele…
Bak, çemkirmeye başladılar bile!
*
Neyse… Bırakın çemkirmeyi, bırakın sırtarmayı da biraz gerçekçi olun, canımı yiyin!
Seçim kapıya geldi dayandı. Bir sene kaldı şunun şurasında. Yeni yüzler gerek. Babadan oğula geçen miras gibi, madem aslolan liyakat ve ehliyet idi, bu kadim şehrin dertleriyle dertlenen, bu şehir için heyecan duyan, insanlara tepeden bakmayan, telefonları çaldığında, ‘buyurun efendim!’ diyebilecek kadar alçakgönüllü ve zaman yoksunu olsa da vatandaşa rağmen siyaset yapılamayacağını bilen insanlar aday olmalı.
Öyle tepeden inme, ısmarlama, piyangodan çıkar gibi, halkta karşılığı olmayan, bu şehrin geleneklerinden, renginden, dokusundan, kokusundan, sosyal yaşantısından, tarihinden ve insanlarının etnik kimliğinden haberi olmayan insanlar yerine, yaşamını bu şehirde geçirmiş, bu şehrin dertleriyle dertlenmiş kimselerin bizi temsil etmesini istiyoruz.
Dikkat edin, parti marti yazmadım! Yazı genel.
*
Madem turnayı gözünden vurmaya niyetliyiz, attığımız adımlara, ağzımızdan çıkanlara, vereceğimiz oylara dikkat etmeliyiz.
Oy namus ise, ki öyledir, namusumuzu ayaklar altında ezdirmeyelim!
Kankam, değerli partnerim sayın Neşe Yıldızhan’ın ve sizlerin de benimle aynı kanıda, aynı düşüncede olduğuna inanıyorum.
‘Aklın yolu bir!’ dediğinizi duyar gibiyim…
