Kahramanmaraş Cennet gibi bir yer...

Geziyoruz, görüyoruz ve anlata anlata bitiremiyoruz.

Yüce Allah bize nimetlerini sunmuş...

Bize de fark edip şükretmek düşüyor.

Fark etmek için de yaşamak gerekiyor.

Yıllardan beri karamsar  insanlar yüzünden  fark edemiyoruz güzelliklerimizi...

              ***

Her şey bakış açınıza göre değişiyor.

Güzel görenler  güzeli fark ediyor.

Karamsarlar ise kendi karanlıklarında kaybolup gidiyor

Hangileri çoğunlukta?

Bence karamsarlar  daha fazla...

Üstelik bunlar kin ve nefret saçıyor.

Öldük, bittik, bölündük, yok olduk ve daha nice olumsuz düşünce...

           ***

Fırtına esiyor, dallar kırılıyor, sel oluyor, elektrik kesiliyor...

Karamsarlar başlıyor: "Ne olacak memleketin hali?"demeye...

Bayram  tatili gidiş ve dönüşünde trafik kazaları oldu.

Birileri  suçlayacak adam ararken,  bizler de    güzel bakışla   geçen yıllara göre kazalar azaldığı için şükrediyoruz.

Olumlu bakan  insanlar "Ucuz atlattık bu afeti" diyerek  şükrediyor.

Güzel görenler,  can kaybı olmamasına seviniyor.

Allah korudu diye şükrediyoruz.

           ***

Karamsarlık, inanç eksikliğinden kaynaklanır.

İnanan insan karamsar olmaz.

İnançlı insan umutlu olur.

Çünkü o, Allah'a güvenir.

Amerikan dolarının üzerinde bile "Tanrı'ya güveniyoruz"  yazısı var...

 Biz  Yüce Allah'a onlardan kat kat fazla inanıyor ve güveniyoruz.

          ***

Ben her zaman olduğu gibi geleceğe umutla bakıyorum.

Kahramanmaraş'ın güzel günlere  gebe  olduğunu  görüyorum.

Doğum sancıları mutlaka olacaktır.

Dikensiz gül bahçesi olmaz.

Ancak,  sonunda güzelliklere kavuşacağız.

Vekillerimiz, Belediye Başkanlarımız ve Valimiz yeni bir  heyecanla seçim sonrası tekrar yola çıktılar.

Onlara pozitif yaklaşarak destek olalım.

Bu şehir için çalışanlara, emek verenlere moral verelim.

Moral verip teşvik edelim ki daha iyi çalışsınlar.

Haydi!  Bırakın karamsarlığı...

İnanmayın kriz tellallarına...

Fark edin saklı cennetimizi ve defalarca şükredin.

Yüce Allah şükredenlere nimetlerini artırır İnşallah.

Hayırlı günler.