Buket ve Ali Öztunç çiftinin bir erkek evladı dünyaya geldi ve Ali Oktay adını verdikleri yavrumuzun ailesine, memleketine hayırlı evlat olması dileğiyle Öztunç ailesini tebrik ediyorum.

*

Sever veya sevmezsiniz, oy verir veya vermezsiniz bilemem, o sizin tercihiniz, sizin tasarrufunuz. Vatandaş seçim zamanı gider, gönlünden geçen adaya oyunu kullanır. Bunda bir sakınca yok. Seçmek de seçilmek de her vatandaşın anayasal hakkı olduğuna göre, oyun kullanırken de kimseden ne icazet alır, ne tavsiye…

Varsayalım sonbaharda erken seçime gidilecek. Genel veya mahalli. Artık iktidar hangi kararı alırsa, ki saygı duyarız.

Her ne kadar Cumhuriyet Halk Partisinin cevval milletvekili, ateş ve barut gibi Genel Başkan Yardımcısı sayın Ali Öztunç, muhtemel mahalli-genel seçimde Başkan Hayrettin Güngör’ün karşısına çıkıp aday olacağını söylese de, Maraş sınırlarını çoktan aştığına inandığımdan olsa gerek, ben aynı kanaatte değilim.

*

Şundan değilim,  kanaatimce sayın Öztunç, memleketinden, yani Kahramanmaraş’tan değil de, ya Ankara ya da İstanbul’dan aday gösterilir.

Benimkisi bir temenni, bir varsayım.

Çünkü, artık Maraş gömleği ona birkaç numara dar gelmeye başladı.

Sebebi de, kardeşim adam cevval bir siyasetçi, boşuna atom karınca demiyorlar! Şehrimizi her fırsatta konuştu, meseleleri gündeme taşıdı mı, taşıdı. Açıklamaları, yüce Meclis’te verdiği önergeler yanında basın toplantılarında söyledikleri gündem oluşturdu mu, oluşturdu.

Uykuları kaçırdı mı, kaçırdı.

Fincancı katırlarını ürküttü mü, ürküttü!

Kral çıplak dedi mi, dedi.

Hal böyle olunca, şimdi bu adam zirvede.

*

İl Başkanı sayın Esat Şengül, ılımlı bir politika izliyor. Ne seviyor, ne sevmediğini belli ediyor. Ortada, vaziyeti idare ediyor. Sert muhalefet yapıyor mu derseniz, bana göre hayır!

Oysa sadece Esat Şengül için demiyorum, her partinin il başkanı birer potansiyel milletvekili, birer genel başkan yardımcısı, birer bakan adayı.

Sorsan yok derler, yani istemem yan cebime koy meselesi…

Çünkü mensubu oldukları partilerin genel başkanlarını temsil ediyorlar ve yerelde partinin en etkin, ilk sıradaki isimleri. Masaya yumruklarını vurabilirler mi, ‘yok, hayır!’ demeyi becerebilirler mi, sanmıyorum.

*

Tekrar sayın Öztunç’a, bir muhtemel seçimde partideki yerine ve şansına dönecek olursam; Genel Merkez bir gerçeği hatırlamalı, kaldı ki sayın Öztunç da ister, Ankara veya İstanbul gibi büyük kentlerden birinden aday gösterilmeyi bekler, ister.

Olması gereken de bu bana göre.

Çünkü bir kişiye daha etkin siyaset yapma, milletvekili, genel başkan yardımcısı olma, daha ileri gidersek, Genel Başkan olma şansının kapısı aralanmalı.

Bu iktidar veya diğer muhalefet partileri için de geçerli.

*

Diyorum ama sayın Öztunç’un Elbistan ve Kahramanmaraş sevdası, her zaman ağır basmıştır. Biz, kendisini daha büyük, daha sorumluluk yüklü görevlerde görmek istediğimizden yazıyoruz bunları.

Çünkü O, her türlü zor görevlerin üstesinden gelecek yeteneğe sahip.  

Çünkü O, halkın diliyle konuşuyor, halkı anlayabiliyor.

Çünkü O, gülümseyen yüzünü de cümleleriyle birleştirip, eleştirse de, muhalefet tarzı insanların hoşuna gidiyor.

Çünkü O, sadece memleketinin değil, ülkesinin tüm sorunlarına vakıf, sorumluluk sahibi siyasetçi olarak, eleştirileri yanına çözüm önerilerini de koymasını biliyor.

Çünkü O, kendisine yapıştırılan ‘atom karınca’ ünvanını hak edebilmek için özverisini, fedakarlığını enerjisi ile birleştirip, insanların gönlünde yer edinmeyi, insan biriktirmeyi, gönüller inşa etmeyi bilene usta bir siyasetçi kimliği ile şehrimize ve ülkemize yakışan bir siyaset adamı profili çiziyor.

Velhasılı sayın Öztunç, şehrimiz için, ülkemiz için bir şans, bir fırsat.