Kahramanmaraş merkezli meydana gelen 6 Şubat depremleri sonrası şehir merkezinde çalışma başlatıldı. Yapılan incelemeler ile fay zonu çıkarıldığını ve fay zonuna bağlı uygun olmayan alan diye ortaya çıkarılan alanların oluşturulduğunu ifade eden Jeoloji Mühendisi Kuruçay, çalışmanın yanlış olduğunu, şehir merkezinde herhangi bir diri fayın olmadığını ifade etti. Kuruçay, "Kahramanmaraş’ta büyük bir felaket yaşadık. Maalesef 24 Mayıs’ta 3 ay gibi kısa bir zamanda daha Kahramanmaraş’ta merkezde biz enkazlarımızla ve yakınlarımızın acısıyla uğraşır iken maalesef üç ay gibi kısa bir zamanda Kahramanmaraş zonu diye bir zon oluşturuldu. Daha sonra fay zonundan dolayı da uygun olmayan alan diye bir alan tespit edildi. Kahramanmaraş Belediyesinin, Valiliğin, bütün resmi kurumların elleri kolları bağlandı hala Kahramanmaraş şu anda telaş içerisinde. Kahramanmaraş’ın merkezinden geçen fay zonu denen fay uygun olmayan alanlara dayanak gösterdikleri fay, bütün bilim adamlarının hazırladığı raporlarda Ahır Dağı bindirme fayı diye geçer ve ters fay diye de geçmez. Bindirme kuşaklarında genellikle enerji birikmez ancak o bindirmenin oluşması esnasına bir fay ya da enerji biriktirecek bir fay oluştu ise orada enerji birikir. Şehir merkezinde tarihsel kaydı olan hiçbir deprem yoktur. Üstelik aletsel döneme geçtiğimizde de fay zonu denilen yerlerde yaklaşık içini kat eden yerde bir nokta dahi artçı kaydedilmemiştir" dedi.
6 Şubat sonrası 59 bin civarında artçı kaydedildi
Şehir merkezinde fay olmadığı için hiç artçı depremin kaydedilmediğini söyleyen Kuruçay, "Kahramanmaraş’ın merkezinde bir tane dahi artçı deprem kaydedilmedi. Eğer burada bir fay olsaydı bu şehri parça parça ederdi. Çalışmaları yapan bütün insanların ortak mutabakatı şudur, 'Kahramanmaraş’ta diri fay yok, sadece bindirme fay vardır.' Maalesef uygun olmayan alanlara konulan fayları normal fay diye gösteriyorlar. Şu anda maalesef 'uygun olmayan 1' ve 'uygun olmayan 2' şeklinde alanlar icat edilmiştir. Bu alanlar heyelan ilan edilmiş eğer burada heyelan olsaydı bu binaların hiçbiri yerinde kalmazdı. Özellikle gündüz depremimde o ondülasyon gördük ve eğer bir hareket olsaydı bu binaların hiçbiri olmazdı. Uygun olmayan alan dedikleri yerlerde şu anda insanlar yaşıyor binlerce binalar içinde yaklaşık 200 bin insan yaşıyor. Uygun olmayan alan diyenler bize şunu dese, ‘burada kat problemi var’ yani taşıyamayacağı kadar yük yüklediyseniz o binalar zaten ağır hasar gördü" diye konuştu.