Dulkadiroğlu İlçesi İsmetpaşa Mahallesi eski Hayat Hastanesi Sokağı içerisinde bulunan ve gömlekten monta kazaktan pantolona kadar her biri kaliteli çeşit çeşit ürünleriyle müşterilerinin ilgi odağı olan Ha-Ne Kot Dünyası İşletmecisi İsmail Özdemir, son zamanlarda vatandaşların ihraç fazlası kıyafetlere yöneldiğini kaydetti. Özdemir, şöyle konuştu: “İhraç fazlası ürünler satıyoruz. Aklınıza gelebilecek her şey dükkânımda bulunuyor. Çok farklı ürünler var. Biz insanlara kaliteyi uygun fiyata satma gayretin içindeyiz.”
“İŞ POTANSİYELİMİZ YÜKSELDİ”
Özdemir, konuşmasının devamında şu ifadelere yer verdi: “Değişen moda anlayışı ile birlikte özellikle gençlerin kıyafet kültürü değişti. Dükkânı açtığımız ilk zamanlar iş potansiyeli düşüktü bu semtte ihraç fazlası kıyafet iyi olarak algılanmıyordu. İnsanlar bir süre dükkâna bile girmekten çekindiler. Zamanla alıştılar. Şimdi ise iş potansiyelim çok daha iyi, belli kemikleşmiş müşterilerim var.” diye konuştu.
“VATANDAŞIN ALIM GÜCÜ DÜŞÜK”
Avrupa ülkelerinde ihraç fazlası kıyafetlere daha çok talep ve ilgi olduğunu ifade eden Özdemir, ülkemizde ise ihraç fazlası olan ilginin her geçen gün arttığına işaret etti. Özdemir, “Bu kültürün oturması Türkiye’de kolay olmuyor. Eğitim seviyesi yüksek insanlar daha kolay talep ediyor. Maddi durumu çok iyi olan müşterilerim var. Vatandaşın alım gücü düşük. Her şey çok pahalı. Hal böyle olunca vatandaşlarda cebini düşünüyor.
“TEMEL HEDEFİMİZ KALİTEYİ UYGUNA VERMEK”
Erkek kot pantolon piyasa 150-200 TL bandında satılıyor. Erkek giyim mağazamızda toptan fiyatına perakende satışı yapıyoruz. Gömlek / sweatshirt / mont / kazak / pantolon çeşitlerimiz mevcuttur. Müşterilerimiz fiyatlarımızdan dolayı çok memnun temel hedefimiz kaliteyi uyguna vermek. Herkes benim dükkânımda kendine uygun bir şey bulabilir. Çok uyguna kıyafet satıyorum” dedi.
“BAZI İNSANLARDA MARKA TAKINTISI VAR”
Toplumda ihraç fazlası kıyafetlere yönelik kötü bir algının olduğundan söz eden Özdemir, bu algının değişmesi gerektiğini ve ihraç fazlası kıyafet kullanmanın son derece normal bir durum olduğunu aktardı. ‘Marka’ takıntısı olan insanların olduğunu belirten Özdemir, “2 ay para biriktiriyor. Belli bir markanın ayakkabısını ya da çantasını almak için. Marka dışında bir şey giyinmiyor. Böyle insanlarda mevcut. Kalitesiz de olsa alıyor” şeklinde konuştu.
“HER ŞEY PAHALI”
Son zamanlarda e-ticaretin ivme kazanmasıyla beraber çoğu insanın kullanmadığı eşyaları internet üzerinden satmaya başladığını belirten Özdemir, “Herkes artık bir şeyler satmaya çalışıyor. Sektör bu yüzden hem ilerledi hem de herkes bu işe yöneldi. Kazak 150 lira, mont 500 lira. Her şey pahalı. Bu durumda insanların ihraç fazlası ürünlere yönelmesini sağladı. İnsanlar artık bütçelerini düşünüyorlar. Giyinmek aslında ihtiyaç. İnsan nasıl mutlu oluyorsa öyle giyinmeli. Marka giyinmekten hoşlanan biri marka giyinsin. Önemli olan erkeklerin ruh hali ve mutluluğu ama insanlar kendi karakterini yansıtan kıyafetleri tercih etmelerini daha doğru buluyorum.’’
Pandemi sürecinde insanların daha çok rahat kıyafetler tercih ettiğini hatırlatan Özdemir, salgın, ekonomik sorunlar yüzünden insanların enerjilerinin düşük olduğunu ve enerjilerini yükseltmek için renkli ve daha canlı kıyafetleri tercih edilebileceklerini de kaydetti.
