Gazetemiz köşe yazarı Av. Musab Hasırcı Anayasa Mahkemesinin bu kararını tüm hatlarıyla değerlendirdi. Av. Hasırcı, Hükmün Açıklanmasının Geri Bırakılması düzenlemesini, kişilerin adli sicillerinin kirlenmemesi için kendilerine verilen cezaların 5 yıl süreyle askıda kaldığı, 5 yıl süreyle cezanın infazının uygulanmadığı, kişilerin siciline etki etmediği, 5 yıl içinde başka bir suç işlenmemesi halinde hiç suç işlememiş gibi olduğu bir kurum olarak tanımladı. HAGB düzenlemesinin hem mağdurlara hem de suçlulara suçun cezasız kaldığı izlenimi vermesi gibi olumsuzlukları olduğunu aktaran Hasırcı, HAGB’nin, Anayasa Mahkemesinin 1 Ağustos 2023 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan 2022/120 E. 2023/107 K. Sayılı iptal kararıyla yürürlükten kaldırıldığı, kararın 1 Ağustos 2024 tarihinde uygulanacağını ifade etti.
HAGB NEDİR?
Bu kararın ne anlama geldiğinin anlaşılabilmesi için öncelikle HAGB’nin ne demek olduğunun bilinmesi gerektiğini vurgulayan Av. Musab Hasırcı; “HAGB, 2 yıldan daha az hapis cezası alan ve son 5 yılda kasıtlı bir suçtan dolayı başka ceza almamış olan suçlulara kanun ve mahkeme tarafından tanınan son bir şans. HAGB’yi, kişilerin adli sicillerinin kirlenmemesi için kendilerine verilen cezaların 5 yıl süreyle askıda kaldığı, 5 yıl süreyle cezanın infazının uygulanmadığı, kişilerin siciline etki etmediği, 5 yıl içinde başka bir suç işlenmemesi halinde hiç suç işlememiş gibi olduğu bir kurum olarak tanımlayan Hasırcı, sözlerine şöyle devam etti; “HAGB kurumu, artık asliye ceza mahkemelerini işlevsiz hale getirmeye başlamıştı. Bir mahkeme düşünün ki asıl işi suçlulara ceza vermek, ama asliye cezaları artık sadece HAGB kararı vermekle meşguldü. Çünkü Türkiye’de işlenen suçların çok büyük çoğunluğunun cezası 2 yılın altında kalıyor. Hakaret, kasten yaralama, taksirle öldürme, görevi kötüye kullanma, hırsızlık… Bütün bu suçların cezası 2 yılın altında kalıyor. CMK’nin 231.maddesinin 5.fıkrası gereğince verilen ceza 2 yılın altında kalmışsa kişiye HAGB veriliyor. Hal böyle olunca asliye ceza mahkemeleri yalnızca HAGB kararları veren bir kurum haline gelmişti. HAGB’nin en büyük olumsuz yanı, hem mağdurlara hem de suçlulara suçun cezasız kaldığı izlenimi vermesi. Suçlunun cezasız kaldığını düşünen mağdurun içi soğumuyor, suçunun cezasız kaldığını düşünen suçlu da rahat rahat suç işlemeye devam ederek ıslah olmuyor. Yani HAGB kararları, cezaların işlevlerini ortadan kaldırıyor.
HAGB, BİR BERAAT DEĞİL, KİŞİNİN SUÇLU OLDUĞUNU SABİT GÖREN BİR MAHKEME KARARIDIR
HAGB’nin olumsuz yanı sadece bunlarla da kalmıyor. Sanığa zaten HAGB vereceğini ve HAGB kararıyla da suçun kişinin siciline etki etmeyeceğini, HAGB’nin verilen cezanın infazını engelleyeceğini düşünen hâkimler hatalı bir karar verseler dahi bu hatalı kararın, sanık için büyük bir mağduriyet yaratmayacağı düşüncesiyle özensiz yargılamalar yaparak büyük ölçüde yanlış kararlarla esasen suçsuz kişilere de ceza verip sonradan HAGB kararı verebiliyorlar. Yine bununla da bitmiyor HAGB’nin kötü yanları… İktidarın sopası olarak da kullanılıyor. Nasıl… Düşünün ki esasen hakaret içermeyen siyasi bir söylem yüzünden yargılanıyorsunuz. Mahkemenin aklında şu var; ben bu kişiye ceza versem bile HAGB alacak, bu onu olumsuz anlamda çok da mağdur etmeyecek. HAGB vereyim de bir daha yapmasın. HAGB sizin bir daha suç işlememeniz için bir araç olması gerekirken resmen ağzınıza sürülen acı biber halini alıyor. HAGB aslında sizin ceza aldığınız ancak cezanızın 5 yıl boyunca askıda kalması anlamına geliyor. HAGB, bir beraat değil, kişinin suçlu olduğunu sabit gören bir mahkeme kararıdır. Bu yüzden HAGB alan kişi aslında suçlu sayılan kişi. Mahkemelerin, sizin çok da mağdur olmayacağınız düşüncesiyle özensiz yargılamalarla hatalı karar vermesi aslında sizi suçlu durumuna sokuyor. Bu yüzden HAGB, benim gözümde ceza hukuku sisteminin kangreniydi. Çok şükür ki hukuk düzeninden siliniyor.”
ANAYASA MAHKEMESİ HAGB’Yİ NEDEN KALDIRDI?
Av. Musab Hasırcı Anayasa Mahkemesinin bu kuralı neden kaldırdığı sorusuna ise; “Anayasa Mahkemesi, devletin; vatandaşı suçlardan ve suçlulardan korumakla yükümlü olduğunu, bir suç işlenmesi durumunda etkin bir soruşturma ve yargılama yürüterek suçu işleyenlerin etkili bir ceza almasının sağlanması suretiyle mağdurların maddi ve manevi bütünlüğünün korunmasının gerektiğini vurgulayarak HAGB’nin devletin bu yükümlüğünü ihlal etmesine yol açtığını; HAGB’nin kişilerin hak ve hürriyetlerine ölçüsüz bir müdahale içerdiğini ve bu zamana kadarki Anayasa Mahkemesinin konuya ilişkin hak ihlali kararlarına rağmen kanun koyucunun HAGB kurumunu bir türlü Anayasa’ya uygun hale getirmediğini; HAGB kurumundaki müsadere kurumunun sanıkların mülkiyet hakkını ihlal edecek şekilde kurallar içerdiğini; HAGB’nin daha yargılamanın başında sanığın HAGB’yi kabul etmeye zorlanarak istinaf kanun yoluna başvuru hakkından feragat etmesine yol açması nedeniyle Anayasa’nın 36.maddesi kapsamında, kişilerin kendisi hakkında verilen kararların üst derece mahkemesince incelenmesi hakkına engel olduğunu; belirterek HAGB kuralını iptal etti. Yani Anayasa Mahkemesi, aslında HAGB’nin hem mağdurların hem de sanıkların temel hak ve hürriyetlerini zedelediğini belirtmiş oldu” cevabını verdi.
ŞİMDİ NE OLACAK?
Av. Musab Hasırcı, bu iptal kararının hayatta karşımıza nasıl bir sonuç çıkartacağına dair soruya ise; “Bu iptal kararı 01/08/2023 tarihinde resmi gazetede yayımlandı ve Anayasa Mahkemesi resmi gazetede yayımlanmasından 1 yıl sonra yürürlüğe gireceğini belirtti. Yani 01/08/2024 tarihinde yürürlüğe girecek. Yürürlüğe girdiğinde HAGB kuralları hukuk düzeninden silinecek. Yani 01/08/2024 tarihinden sonra 2 yıldan az ceza alanlara HAGB verilmeyecek” dedi.
Haber: Emrah Özdemir