Kahramanmaraş’ın Andırın ilçesine bağlı Geben Yaylası, her bahar yalnızca yemyeşil doğasıyla değil, toprağın derinliklerinden yükselen bir efsanenin izleriyle de canlanıyor. Yöre halkının “aşkın ve sadakatin çiçeği” olarak andığı Maraş Orkidesi, hem botanik değeri hem de anlatılan hikâyesiyle şehre özgü bir simge hâline geliyor. Maraş dondurmasının gizli bileşeni olarak bilinen bu orkide, yüzyıllardır anlatılagelen bir aşk destanına hayat veriyor.
ORKİS’İN GÖZYAŞLARINDAN DOĞAN ÇİÇEK
Anlatılanlara göre, yaylaya baharla birlikte inen zarif prenses Orkis, bir gün eteklerinde yaralı bir leylek bulur. Gösterdiği şefkat ve merhamet, bu kuşun yakışıklı bir delikanlıya dönüşmesine neden olur. Doğa ile büyülenen bu karşılaşma zamanla derin bir aşka dönüşür. Fakat delikanlının bir gün gidişiyle Orkis’in hayatı altüst olur. Gözyaşlarıyla toprağa karışan prenses, sonunda Maraş’ın yükseklerinde orkideye dönüşür. Rivayete göre orkidenin toprağın altındaki yumrularından biri gülerken diğeri ağlar; tıpkı Orkis’in dualı kaderi gibi.
YAYLADA FİLİZLENEN BİR EFSANENİN İZİNDE
Günümüzde Maraş Orkidesi yalnızca bölgenin dondurma kültürünün bir parçası değil, aynı zamanda aşkın, sadakatin ve doğayla bütünleşen hikâyelerin yaşayan simgesi olarak kabul ediliyor. Geben Yaylası’na yolu düşenler, sadece bu eşsiz çiçeği görmekle kalmıyor; aynı zamanda dağların eteklerinde hâlâ yankılanan bir aşkın izlerine de tanıklık ediyor.
