10 Kasım 1938…
83 yıl önce atılan bir gazete manşeti…
‘Babamızı kaybettik.’
Mustafa Kemal Atatürk’ün vefat haberi, 83 yıl önce tüm Türkiye’yi yasa boğdu.
En büyük mirası da Türkiye Cumhuriyeti olmuştu.
Yıllar geçti.
Bir kasım sabahı…
10 Kasım 2021…
Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün hayata gözlerini yumduğu ve kalbimize gömüldüğü gün!
Bir sonbahar, hüzün mevsimi…
Hazan mevsiminde yine acı sirenler çaldı; bayraklar yarıya indi.
Yine saat dokuzu beş geçe hayat durdu.
Türk milleti, tarihe yön veren büyük önderi-başbuğu sevgi ve saygıyla selamladı.
Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ü anlamak…
Kim ne derse desin,20.yüzyıla damga vurmuş bir liderdi.
Her zaman da tartışılan bir lider oldu.
Onu kısır çekişmelere malzeme yapmak isteyenler geçmişte de vardı, şimdi de var.
Bir tarafta özde değil dilde övgüler düzenleyenler, diğer tarafta iftiralarla itibarsızlaştırmak isteyenler dün de vardı, bugün de var.
Kolay lider olunmuyor.
Gazi’nin bir özelliğinden bahsedeceğim:
Atatürk, hiç kimsenin kendisini methetmesini, övmesini ve bu bağlamda dalkavukluk etmesini istemezdi.
Hatta Çankaya Köşkü’nde bir yemekte, kendine övgüler düzelmesine karşı çıkmış:
‘Lütfen ben övmeyiniz. Bana yarın yapacaklarımızı söyleyiniz. Ve memleketimiz hakkında teklifler getiriniz. Bunlar üzerinde konuşalım. Benim övülmeye, sizin de övmeye ihtiyacınız yok.’
O gerçekleri gören, uygulayan bir liderdi.
‘Türkiye Cumhuriyeti, ilelebet, mutlu, huzurlu, müreffeh bir ülke olsun.’
Ata’mızın en büyük hayali...
İzindeyiz…
Bir 10 Kasım’da daha, vatan ve devletimiz uğruna şahadete yürüyen aziz şehitlerimizi, milli mücadelemizin kahraman önderlerini, rahmet, minnet, şükran duygularımızla anıyoruz.
