Roma ve Bizans dönemlerine ait izler barındırdığı düşünülen kalenin kesin yapım tarihi bilinmese de arkeolojik veriler ve kaynaklar, kalenin 4. yüzyılda inşa edildiğini gösteriyor. Hurman Vadisi’ni gözetleme ve kontrol etme amacıyla kurulduğu değerlendirilen yapı, aynı zamanda Kayseri’den Sarız-Hurman üzerinden Malatya, Afşin ve Göksun’a uzanan yolun kavşak noktasında bulunmasıyla stratejik bir öneme sahipti. Kireç harçlı kaba yonu ve moloz taşlarla inşa edilen kalenin, doğu-batı yönünde eğimli bir kayalık üzerine oturtulduğu, planının ise tam simetrik olmayan bir yapıya sahip olduğu belirtiliyor. Günümüzde kalenin doğu köşesindeki ana burç kısmen ayakta kalırken, surlarının büyük kısmı yıkık durumda. Sadece güney surlarının küçük bir bölümü günümüze ulaşabildi.

SÜTPİŞİREN ADI NEREDEN GELİYOR?

Kalenin ilginç ismi ise bölge halkının anlattığı rivayetlere dayanıyor. Söylenceye göre yaylalarda sağılan sütler burada kaynatılarak Hurman Kalesi’ndeki askerlere gönderilirdi. Sütlerin hiç soğutulmadan doğrudan askerlere ulaştırılması, bu yapının “Sütpişiren Kalesi” olarak anılmasına neden oldu. Afşin’in köklü tarihine ışık tutan Sütpişiren Kalesi, bugün harabe halinde olsa da bölgenin kültürel mirasını yansıtan önemli bir yapı olarak varlığını sürdürüyor. Hem yöre halkı hem de tarih tutkunları için keşfedilmeyi bekleyen kale, geçmişten bugüne uzanan gizemli hikâyesiyle dikkat çekiyor.

Muhabir: MELİKE ALGAN