Maraş Dondurması, Kahramanmaraş iline özgü doğanın sunduğu zengin bitki örtüsüyle beslenen keçilerin sütü, salep ve maharetli dondurma ustalarının el emeğiyle hazırlanıyor. Bu eşsiz lezzetin kökeni, Osmanlı İmparatorluğu dönemine kadar uzanıyor. Maraş Dondurması, başlangıçta Osmanlı saraylarında “karsambaç” adı verilen bir tür buzlu tatlının uzantısı olarak biliniyor.

Efsaneye göre, bu lezzetin doğuşu Maraşlı Osman Ağa'nın yaratıcı keşfiyle başlar. Osmanlı saraylarına ve asil konaklarına yabani orkide (salep) satan Osman Ağa, bir gün satılmayan artan salebi şeker ve sütle karıştırarak karın içine gömer. Ertesi gün, bu karışımın kıvamının değiştiğini, süt, salep ve şekerin yoğunlaşarak sakız gibi uzadığını fark eder. Bu farklı kıvam ve lezzet, Osman Ağa'nın çevresinde büyük ilgi görür ve "salepli karsambaç" adıyla talep edilmeye başlanır. Bu keşif, zamanla Maraş Dondurması olarak bilinen özgün bir tatlıya dönüşür.

ÖZGÜN ÖZELLİKLER

Maraş Dondurması, Türkiye'deki diğer dondurmalardan farklı olarak, düşük hacim genişlemesi, kendine özgü lezzeti, elastik ve çiğnenebilir dokusu, homojen ve parlak beyaz rengi ile öne çıkıyor. Erimeye karşı dayanıklılığı ve düşük sıcaklıklarda (-18°C ve altında) uzun süre kalitesini koruması, bu lezzeti benzersiz kılıyor.

KAHRAMANMARAŞ'IN SİMGESİ

Bu lezzetli süt ürünü, zamanla Kahramanmaraş'ın simgesi haline geldi. Dondurmanın kendine has tat ve aroma özelliklerini, sadece Kahramanmaraş bölgesinde yetişen kekik, keven, sümbül ve çiğdem gibi bitkilerle beslenen keçilerin sütü sağlıyor. Keçi sütü, salep ve şeker kullanılarak yapılan Maraş Dondurması, bu özellikleri ile Türk tatlı kültüründe önemli bir yer ediniyor. Maraş Dondurması, ustalık ve beceri gerektiren yapımı ile de dikkat çeker. Sadece Kahramanmaraş yöresinde üretilen keçi sütü kullanıldığında, bu lezzetin kendine özgü nitelikleri tam anlamıyla ortaya çıkıyor.

Editör: Melisa Türkmen