Türkiye’nin en önemli su kaynaklarından biri olan Ceyhan Nehri’nin geçtiği Kahramanmaraş, bünyesinde barındırdığı 8 büyük barajla dikkat çekiyor. Bu barajlar sayesinde hem sulama sistemleri güçlendiriliyor hem de hidroelektrik enerji üretimi sağlanıyor. Aynı zamanda taşkın kontrolü gibi hayati işlevler de yerine getiriliyor.
İşte bu barajlardan biri olan Kılavuzlu Barajı, yalnızca tarımsal sulama ve enerji üretimi değil, aynı zamanda taşkın kontrolü amacıyla da inşa edildi. Çünkü Ceyhan Nehri, dönem dönem kontrolsüzce yükselen debisiyle ciddi taşkın riskleri barındırıyordu. Bu durumun en somut örneği ise takvimler 1980 yılını gösterirken yaşandı.
1980 YILINDA YAŞANAN SEL FELAKETİ
1980 yılında bölgede aniden bastıran sağanak yağışlar, Ceyhan Nehri’nin debisinin hızla yükselmesine neden oldu. Herhangi bir baraj çalışması olmadan yaşanan bu doğal afet, Onikişubat ilçesine bağlı Kılavuzlu Mahallesi’nde büyük bir tahribata yol açtı. Altyapısı yetersiz olan mahalle, sel sularına teslim olurken, çok sayıda ev zarar gördü.
Bu olay, bölgenin taşkınlara karşı ne denli savunmasız olduğunu bir kez daha gözler önüne serdi. Felaketin ardından dönemin yetkilileri, vatandaşların güvenliğini sağlamak adına konutlar inşa etti. Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı (AFAD) koordinasyonunda, selden etkilenen aileler güvenli alanlara yerleştirildi.
ESKİ KILAVUZLU, TAMAMEN SULAR ALTINDA KALDI
İkinci büyük değişim ise 1990’lı yıllarda yaşandı. 1996 yılında temelleri atılan ve 2001 yılında hizmete giren Kılavuzlu Barajı ve Hidroelektrik Santrali, bölgenin kaderini bir kez daha değiştirdi. Baraj göleti alanı içerisinde kalan halk arasında “eski Kılavuzlu” olarak adlandırılan yerleşim, bu kez sel değil, yükselen baraj suları nedeniyle boşaltıldı. Kamulaştırma kararıyla mahalle halkı tahliye edildi ve bugünkü Kılavuzlu Mahallesi’nin kurulduğu bölgeye taşındı. Eski yerleşim tamamen sular altında kaldı.
GEDEMEN MAHALLESİ VE AKARCA OBASI, KILAVUZLU’DAN AYRILDI
Her ne kadar baraj ve sel olaylarıyla doğrudan ilişkili olmasa da, Kılavuzlu’nun idari yapısında da zamanla değişiklikler yaşandı. Şehrin batısındaki bu önemli yerleşim alanı, geniş bir coğrafyaya yayılırken, 2009 yılında yapılan düzenlemeyle Gedemen Mahallesi ve Akarca Obası Kılavuzlu’dan ayrılarak ayrı bir mahalle haline geldi.
Kahramanmaraş’ın tarımsal üretim potansiyelini artıran bu büyük yatırımların arkasında, yerinden edilen mahalleler ve suyun altında kalan yaşamlar da bulunuyor. Bugün Kılavuzlu Barajı, şehre bereket getirmeye devam ederken, bölge halkının hafızasında suların yükselttiği anılar da hâlâ tazeliğini koruyor.
KILAVUZLU BARAJI, AMİK OVASI’NA KADAR UZANIYOR
Kahramanmaraş, sahip olduğu su kaynakları ve baraj projeleriyle Türkiye’nin su yönünden en zengin şehirlerinden biri olarak öne çıkıyor. Menzelet, Kartalkaya, Sır, Ayvalı, Kılavuzlu, Adatepe, Çağlayancerit Merk ve Çağlayancerit Zorkun barajları, şehrin hem tarımsal hem de enerji üretimi açısından can damarı niteliğinde. Özellikle Akdeniz Bölgesi’nin en büyük sulama barajı olan Kılavuzlu Barajı, sadece Kahramanmaraş’a değil, çevre illere de hayat veriyor. Barajdan alınan sular, sulama kanalları ve iletim hatları aracılığıyla Hatay’daki Amik Ovası’na kadar ulaştırılarak bölgedeki tarım alanlarını besliyor.
Kılavuzlu, yalnızca Kahramanmaraş’ın değil, aynı zamanda Gaziantep ve Hatay’ın da verimli tarım arazilerinde sulama ihtiyacını karşılayan stratejik bir su kaynağı olarak öne çıkıyor. Özellikle yaz aylarında yaşanan kuraklık dönemlerinde, Amik Ovası’nda yetiştirilen pamuk, buğday, mısır ve narenciye gibi ürünlerin zarar görmemesi açısından büyük önem taşıyor. Bu dev su yapıları sayesinde şehir hem taşkın risklerine karşı korunuyor hem de bölgesel tarımda sürdürülebilir verimlilik sağlanıyor.