Türkiye’de organik tarım alanlarında son yıllarda yaşanan gerileme, üretici ve çevrecileri endişelendiriyor. Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine göre, 2018 yılına kadar normal tarım alanları içindeki payını istikrarlı şekilde artıran organik tarım, son dönemde tersine bir eğilim göstermeye başladı. TÜİK’in 2025 yılına dair öngörülerine göre, tahıl ürünlerinde yaklaşık %4,1 oranında bir azalış bekleniyor ve bu düşüşle toplam üretimin 37,4 milyon ton civarında kalacağı tahmin ediliyor. Bitkisel üretimdeki bu genel azalma, organik tarım alanlarının daralmasına da doğrudan yansıyor.
KAHRAMANMARAŞ'TA POTANSİYEL YÜKSEK, İLGİ DÜŞÜK
Organik tarıma son yıllarda artan tüketici talebine rağmen, üretim tarafında yaşanan aksaklıklar dikkat çekiyor. Uzmanlar, yüksek üretim maliyetleri, yetersiz denetimler ve karmaşık sertifikasyon sürecinin, çiftçileri yeniden konvansiyonel tarıma yönlendirdiğine dikkat çekiyor. Öte yandan pazarda yer alan “organik” etiketli ürünlerin çoğunun gerçekten bu standarda uyup uymadığına dair oluşan şüpheler, tüketici güvenini zedeliyor. Kahramanmaraş gibi iklimi ve toprak yapısı itibarıyla organik tarım için elverişli şehirlerde bile bu gerileme hissediliyor. Uzmanlar, bu durumun hem üreticiler hem de çevre açısından önemli bir kayıp olduğunu vurguluyor. Zira organik tarım, toprak sağlığı, su kaynaklarının korunması ve doğal yaşamın sürdürülebilirliği açısından büyük önem taşıyor. Tarım politikalarında atılacak yeni adımların, özellikle Kahramanmaraş gibi yüksek potansiyele sahip şehirlerde organik üretimi teşvik edici yönde olması gerektiği ifade ediliyor.
