Kahramanmaraş’ın Andırın ilçesine bağlı Çuhadarlı köyü sınırlarında, halk arasında Mitel ya da Keçibucu Kalesi olarak da bilinen Çuhadarlı Kalesi, Roma döneminden günümüze ulaşan nadir savunma yapılarından biri olarak tarih meraklılarının ilgisini çekiyor. 4. yüzyılda Romalılar tarafından inşa edildiği düşünülen kale, moloz ve kireç taşı kullanılarak yapılmış sağlam duvarlarıyla dikkat çekiyor. Vadiden yaklaşık 600 metre yükseklikte, kayalık bir tepe üzerinde kurulan kale, kuzey ve güneydeki iki vadiye hakim stratejik konumuyla döneminin askeri mimarisini yansıtıyor.
SAVUNMA MİMARİSİYLE DİKKAT ÇEKİYOR
Yaklaşık 24 x 66 metre ölçülerinde çarpık bir plana sahip olan kale, topografyaya uyumlu olarak kuzey-güney doğrultusunda eğimli bir araziye inşa edilmiş. Batı cephesinde yer alan, iki burçla desteklenmiş taş lentolu giriş kapısı, kalenin en dikkat çekici bölümlerinden biri olarak öne çıkıyor. Batı sur duvarı üzerinde bulunan beş yarım daire burç ve üç mazgal pencere, kalenin savunma gücünü artırmak amacıyla yapılmış detaylar arasında yer alıyor.
ROMALILARDAN OSMANLILARA UZANAN TARİHİ YOLCULUK
Tarih boyunca birçok medeniyetin hakimiyetine tanıklık eden Çuhadarlı Kalesi, 395 yılından 11. yüzyıl sonlarına kadar Bizans egemenliğinde kaldı, ardından ise Osmanlı döneminde son biçimini alarak bölgenin savunmasında önemli bir rol üstlendi.
ZAMANA MEYDAN OKUYAN SESSİZ BİR BEKÇİ
Günümüzde büyük bölümü harabe durumda olsa da kalenin ayakta kalan duvarları, burçları ve su sarnıcı, geçmişin izlerini taşımaya devam ediyor. Tarih ve kültür meraklıları için önemli bir değer olan Çuhadarlı Kalesi, zamana meydan okuyan sessiz bir bekçi gibi Andırın’ın tarihine tanıklık etmeyi sürdürüyor.