Türkiye’de ve Kahramanmaraş’ta evlenme oranı düşüş gösterirken, boşanı oranı ise hızla yükseliyor. 2021 yılında 174 bin boşanma olayı kayda geçerken, son 20 yıllık süreçte ise bin kişilik nüfus başına düşen evlenme sayısını ifade eden 'kaba evlenme hızı' yüzde 20 düşüş gösterdi. 'Kaba boşanma hızı' ise yüzde 47 arttı. Kahramanmaraş’ta ise 2021 yılında kaba boşanma hızı binde 2,1 artarken, 2 bin 470 evlilik boşanma ile sonuçlandı. Kahramanmaraş’ta 2021 yılında boşanan 2 bin 470 çiftin 1006’sının 0-5 yıl arası evli olduğu belirtilirken, 164 evliliğin ise henüz bir yılını tamamlamadan boşanma ile sonuçlandığı kaydedildi. Boşanmaların sebebini gazetemize değerlendiren Aile Danışmanı Sosyolog Samet Nergiz, bu sebeplerin arasında aile içi iletişimsizlik, fiziksel ve psikolojik şiddet, aldatma ve sadakatsizlik sorunları olduğunu belirtti. Boşanma vakalarının yüzde 50’ye yakınının evliliğin ilk 5 yılında gerçekleştiğinin altını çizen Nergiz, bu sebeple evlilikte ilk 5 yılın çok kritik olduğunu dile getirdi.

Samet Nergiz

SOSYAL MEDYA PLATFORMLARI DA BOŞANMAYA SEBEP OLUYOR

courtroom-updated

Sosyal medya platformlarındaki fotoğraf ve videolarda mutlu görülen ailelerin özenmelere sebep olduğunu ve sebeple evlilikte iç huzurun kaçtığını vurgulayan Nergiz, bu durumunda boşanmalara sebep olduğunu ifade etti. Nergiz; “Kimse boşanmak için evlenmez ama  maalesef ülkemizde her 5 evlilikten biri boşanma ile sonuçlanmaktadır. Boşanma sebepleri arasında aile içi iletişimsizlik, fiziksel ve psikolojik şiddet, aldatma ve sadakatsizlik sorunları, eşler arasında yaşanan cinsel problemler, eşlerin üzerlerine düşen sorumlulukları yerine getirmemesi, aralarındaki sevgi ve ilginin azalması, sosyoekonomik yetersizlik gibi unsurlar yer almaktadır. Son zamanlarda ise günümüz insanlarının vazgeçilmezi haline gelen sosyal medya platformları, bu platformlara atılan fotoğraf ve videolarda görülen ailelerin sanki her anı fotoğraflardaki kadar mutlu gibi onlara özenip kendi aile huzurunu kaçırmak ve yine  sosyal medya platformlarında tanımadığı insanların hoş sözlerine kanıp yada kanmak isteyip bir bağ kurmak gibi etkenler de maalesef önemli ölçüde boşanmalara sebeb olmaktadır. Türkiye'de boşanmaların yüzde 50'ye yakını evliliğin ilk beş yılında gerçekleşmektedir. Bu sebeple ilk 5 yıl evlilikte kritik yıllar olarak nitelendirilebilir. Öte yandan boşanmaların yarısına yakınının çocuksuz ailelerde olduğu düşünüldüğünde, çocuk varlığı aileyi muhafaza eden önemli bir unsur görünümündedir” şeklinde konuştu.

KAHRAMANMARAŞ’TA BOŞANMALARIN GENEL SEBEBİ EVLİLİĞE EBEVYN MÜDAHALESİ

sfsfsffsf-Ldob_cover

Kahramanmaraş’ta yaşanan boşanmalara da değinen Nergiz, eşlerin anne ve babasının evliliklere müdahil olduğunu ve bu durumun boşanmalara neden olduğunu söyledi. Kahramanmaraş’ta aldatma vakalarının azımsanmayacak kadar fazla olduğunu belirten Nergiz; “Kahramanmaraş'ımızdaki boşanmalara baktığımızda ise boşanmaların yine hemen hemen aynı sebepten dolayı gerçekleştiği görülse de; ailelerin evliliğe müdahale etmesi ve eşlerin bu konuda gerekli sınırları çizememesi, dolayısıyla evlilikte yeterli olgunluk ve otorite sağlanamadığından, aile içi kararların anne-baba isteğine göre alınması boşanma sebepleri arasında başı çekmektedir. Ayrıca dikkat çekmek istediğim diğer bir konu ise maalesef şehrimizde aldatma olayları azımsanamayacak şekilde artmakta ve sıradanlaşmaktadır. Köklü ve sağlam aile geleneklerine sahip olan şehrimizde bu tür olayların artış göstermesi, diğer ailelerimizin görerek ya da duyarak şahit olması dolayısıyla aile birliğimizi derinden sarsmaktadır. Bu ahlak dışı davranışların önüne geçmek ve bu tür istenmedik davranışları minimize etmek için, kendimizi ve çocuklarımızı hem dini hem vicdani yönden geliştirmemiz gerektiği kanaatindeyim” ifadelerini kullandı.

ÇÖZÜLMEYECEK SORUN YOKTUR

Mükemmel bir evliliğin olmadığını ve her evlilikte küçük, büyük problemlerin olabileceğini kaydeden Sosyolog Samet Nergiz, her çiftin gerektiğinde evlilik terapisi alması önerisinde bulunurken, çözülmeyecek bir problemin olmadığını belirtti. Nergiz; “Boşanma ile sonuçlanan evlilikler incelendiğinde, bu tür aldatma ve buna benzer geçerli sebeplerden dolayı boşanmanın kaçınılmaz olduğu evlilikler dışında kalan, ufak problemlerden dolayı yada eşler için büyük ve çözülemez olarak düşünülen ama aslında ufak ve çözülebilir sebeblerden dolayı, boşanmanın eşiğine gelmiş evliliklerde, az bir emek ve bir aile danışmanının yardımıyla boşanma düşüncesinin giderildiği sorunların çözüme kavuşturulduğu görülmektedir. Unutmayalım ki; hiçbir sorunun yaşanmadığı, hiçbir tartışmanın olmadığı mükemmel bir evlilik yoktur. Her evlilikte bazen küçük bazen büyük problemler yaşanmaktadır. Yaşadığınız problemleri kendi aranızda çözemiyorsanız, günlerce küs kalıp kendi aranızda birbirinizin kişiliğine zarar vermeden tartışamıyorsanız ve evliliğinizden dolayı kendinizi mutsuz hissediyorsanız, boşanmayı düşünmeye başladıysanız evlilik terapisi almanız faydanıza olacaktır” diye konuştu.

zhizn-posle-razvoda-5-sovetov-kak-otkryt-sebya-zanovo-scaled-1

BOŞANMANIN ÇOCUKLAR ÜZERİNDE ETKİSİ

Boşanmaların çocuklar üzerindeki etkisini de anlatan Nergiz, sözlerini şu şekilde sürdürdü: “Boşanmanın çocuk üzerindeki etkileri çocuğun yaşı, kişilik özellikleri ve cinsiyetine göre farklılık göstermektedir. Boşanma süreci çocuğa anlatılırken, nedenini bir tarafa yüklüyor olmak yerine ortak bir karar olduğunu belirtmek oldukça önemlidir. Boşanma süreci ailedeki herkes için belirsizliklerin en yoğun yaşandığı dönemdir. Çocuklar bu dönemde kendini güvende hissedemez çünkü çok güvendiği ve her zaman yanında olduğunu düşündüğü anne babası artık beraber olmayacaktır. Yaşananlardan dolayı ebeveynlerini veya kendilerini suçlamaya başlayabilirler. Boşanmalarla birlikte çocuklarda içe kapanma ve yoğun kaygı sık olarak gözlemlenebilir. Çocuğun bu dönem içerisinde göstereceği her tepkinin boşanmadan kaynaklı olduğunu söylemek doğru değildir. Çocuklarda her yaş döneminin tepkiselliği değişebileceği gibi boşanma süreci de bu tepkilerin düzeyini arttıracaktır.  Okul öncesi dönemdeki çocuklar, boşanma karşısında mutsuzluk, huzursuzluk ve kaygı seviyelerinde artış gibi duygusal tepkiler verebilirler. İlkokul ve ergenlik dönemindeki çocuklarda ise, kızgınlık, depresyon, akran zorbalığı, ergenler için alkol ve madde kullanma ihtimali, ebeveynlere karşı öfke kontrolsüzlüğü, yanlış ilişki kurma, karşı cinse karşı tepkisellik, dış dünyaya karşı güvensizlik ve okul başarısızlığı gibi sorunların görülme olasılığı daha fazladır. Boşanma sürecinde planlama yapılırken, kim nerede kiminle yaşayacak, çocuk diğer ebeveynini nasıl ve ne zaman görecek, alıştığı fiziksel düzen değişecek mi, gibi belirsizlik oluşturan konular konuşulmalıdır. Bu süreçte çocukları dinlemek ve kafalarındaki soru işaretlerine cevap vermek çok önemlidir. Olumsuz ve karşı tarafı suçlayıcı söylemlerden mümkün olduğunca uzak durulmalıdır. Son olarak boşanma süreci çocuklara anlatılırken, ebeveynlerden birinin evi seçilmemelidir. Dışarıda, belki sık gidilen bir yerde bu süreç çocuğa açıklanmalıdır. Yaşadığı ortamda bu durum anlatılırsa eğer, çocuk için en güvenilir yer, travmatik anıların olduğu bir yer haline gelebilir ve o ortama karşı güvensizlik, soğukluk hissedebilir.”

Haber: Burak Alkaya

Editör: Didem Kayabaşı