IMG-20221015-WA0032

Türk Eğitim-Sen Kahramanmaraş 1 Nolu Şubesi, memurların başta maaş olmak üzere birçok konuda yaşadıkları mağduriyetlerini dile getirmek için Demokrasi Meydanı’nda bir basın açıklaması gerçekleştirdi. Söz değil icraat bekliyoruz! Gibi pankartların açıldığı toplantıda basın bildirisini Şube Başkanı Ziya Yenipınar okudu. Memur maaşlarında insanca yaşamaya yetecek, Türk Devletinin Memurunun şerefine yakışır bir artış yapılmasını talep eden Yenipınar, “Geçim her geçen gün zorlaşmakta, artan masraflar memurun belini bükmektedir. Temmuz ayında verilen artış şimdiden pul olmuş, memur bütçesi eksiye düşmüş, delik-deşik olmuştur” diye konuştu.

IMG-20221015-WA0008

AÇLIK SINIRININ 7-8 BİN LİRA OLDUĞU BİR DÖNEMDE 9-10 BİN LİRA MAAŞLA EĞİTİM ÇALIŞANLARI NASIL GEÇİNSİN

Yenipınar; “Memurun geçim sıkıntısı yaşaması demek çarşı, pazar esnafının da, üreticinin de sıkıntı yaşaması demektir. Memurun geçim sıkıntısı yaşaması demek, daralan iç piyasa, azalan katma değer, kapanan iş yeri ve artan işsizlik demektir. Memur maaşlarında insanca yaşamaya yetecek, Türk Devletinin Memurunun şerefine yakışır bir artış yapılmalıdır, hem de acilen yapılmalıdır. Geçinemiyoruz, yarı aç yarı tok yaşayıp hayatı idame noktasına geldik. Başka şehirlerde çocuklarımızı üniversitede okutamaz noktaya geldik. Bu sebeple Ek zam yanında, enflasyon farkı aylık olarak maaşlara yansıtılmalı, vergi dilimi düzenlemesi acilen hayata geçirilmelidir. Televizyonlarda yayınlanan yalan yanlış maaş tabloları gerçeği yansıtmamakta Ocak ayında alınan maaşlar daha sonra vergi dilimi nedeniyle çok aşağıya düşmektedir. Yoksulluk sınırının 22-23 Bin –Açlık sınırının 7-8 bin Lira olduğu bir dönemde 9-10 bin lira maaşla eğitim çalışanları nasıl geçinsin? Bizi yoksulunda yoksulu yapıp açlık sınırına getirdiniz. Bunun da baş sorumlusu her toplu sözleşmede kamu çalışanını topluca satan sözde Yetkili Sendikadır! İnsan onuruna yakışır bir yaşam için emeğimizin karşılığı olarak ek zam talep ediyoruz.

IMG-20221015-WA0030

EN ÖNEMLİ SORUNLARIMIZDAN BİRİSİ DE SÖZLEŞMELİ EĞİTİM ÇALIŞANI SORUNUDUR

Sözleşmeli arkadaşlarımız eşlerinden ayrı, çocuklarından ayrı yaşamakta ve ekonomik olarak da büyük sıkıntılar yaşamaktan bunalmış durumdadır. Kendisi ikiz çocuklarıyla Kahramanmaraş'ta, eşi Ağrı Patnos’ta çalışan arkadaşımız burada birçok sıkıntıyla uğraşıp, aile bütünlüğünden yoksun kaldığı için, çocuklar baba, anne sevgisinden yoksun yaşamaktadır. Aile bütünlüğü anayasal bir haktır, bu haktan kimse yoksun bırakılmamalıdır. Acilen sözleşmelilere kadro verilmesini talep ediyoruz. Diyoruz ki: Sözleşmeli Kölelik Bitirilsin! Ücretli öğretmenlik uygulamasından vazgeçilmeli, sözleşmeli öğretmenlerimiz derhal kadroya alınmalı, ücretli öğretmene ihtiyaç duyulmayacak şekilde kadro tahsisi yapılmalıdır. Bir meslek düşünün ki; aynı işi yapan, aynı sorumluluklara sahip ama birbirinden farklı ücretler kazanan, birbirinden farklı özlük haklara, farklı istihdam şekillerine sahip çalışanlardan oluşsun. Bunu kabul etmemiz mümkün değildir. Bu konuda sözleşmelilik bitsin aileler birleşsin, çocuklar anne babasına kavuşsun diyoruz.

IMG-20221015-WA0026

ÖZLÜK VE SOSYAL HAKLAR KONUSUNDA BÜTÜN EĞİTİM ÇALIŞANLARINA ORTAK KAZANIMLAR VERİLMELİ ASLA AYRIM YAPILMAMALIDIR

Genel İdari Hizmetler ve Yardımcı Personellerimiz için mutlaka bir defaya mahsus üst kadroya sınavsız geçişi sağlanmalı ve görevde yükselme sınavı düzenli olarak her yıl bir takvime göre düzenlenmelidir. Özlük ve Sosyal Haklar konusunda bütün eğitim çalışanlarına ortak kazanımlar verilmeli asla ayrım yapılmamalıdır. Eğitime Hazırlık Ödeneği bütün eğitim çalışanlarını kapsamalı ve bir maaş tutarında olmalıdır. Çünkü ekonomik koşullar çok zorlu, kırtasiye ücretleri çok pahalı, takım elbise ve ayakkabı fiyatları adeta jet hızıyla ilerlemektedir. Kahramanmaraş'taki bazı ilçelerimizde ek ders ücretleri zamanında yatırılmamakta, bazı okul müdürlerinin onay konusunda sorumluluklarını yerine getirmedikleri anlaşılmaktadır. Bundan dolayı binlerce meslektaşımız mağdur olmakta yapanın yanına kar kalan bu uygulamadan derhal vazgeçilmeli sorumluluğu olanlar cezalandırılmalı veya ifşa edilerek intizamın sağlanması gerekmektedir. Bu konuda sendika olarak takibimizi titizlikle sürdüreceğiz.

YÖNETİCİLER ARASINDAKİ AYRIMCILIĞA DERHAL SON VERİLMELİDİR

İl içi sıra tayinleri çalıştırılmalı, özellikle eşi çalışmayan meslektaşlarımızın mağduriyetini giderici tedbirler alınmalı ve uygulamaya konulmalıdır. Ödüllerde adaletli davranılmalı birtakım STK ve güdümlü yapılanmalara bağlı olanlara öncelik tanınmamalıdır. Çünkü Devlet Kurum ve Kuruluşlarında sadakat gösterilecek tek yer Türkiye Cumhuriyeti Devletidir. Milli Eğitim Müfettişlerinin ve Şube Müdürlerinin de özlük ve sosyal hakları geliştirilmeli, Yöneticiler arasındaki ayrımcılığa derhal son verilmelidir.

ÖĞRETMENLİK MESLEK KANUNU, ÖĞRETMENLİĞİ BİR KARİYER MESLEĞİ HALİNE GETİRMEKTEN SON DERECE UZAKTIR

Özellikle son bir yıldır kamuoyunu meşgul eden Öğretmenlik Meslek Kanunu, öğretmenliği bir kariyer mesleği haline getirmekten son derece uzaktır. Türk Eğitim – Sen olarak sürecin en başından beri sürdürdüğümüz yapıcı tavrımızla Milli Eğitim Bakanlığına gerekli uyarı ve önerilerde bulunduk. Buna rağmen anlaşılmaz bir ısrarla kanun bu şekliyle kabul edildi. Bu şekliyle uygulanması durumunda, öğretmenlere karşı değişecek veli tutumundan, kurumlardaki iş barışını bozmaya kadar pek çok sıkıntıyı beraberinde getireceği aşikârdır. Sadece maaşta cüzi bir iyileştirmeyi içeren bu kanun meslek kanunu olarak adlandırılamaz. Yapılacak sınav olsa olsa “Öğretmen Bursluluk Sınavı” olur. Türk Eğitim – Sen öğretmeni rencide edici, meslek onurunu örseleyici bu sınava en başından beri olduğu gibi bugün de karşıdır. Komisyon toplantılarında sınavı olumlayıp sahada Türk Eğitim – Sen’i suçlayan tatlı su sendikacılarının yanıltıcı tavırlarına öğretmenlerimizin prim vermeyeceğini biliyoruz.

IMG-20221015-WA0029

ÖĞRETMENLİK MESLEK KANUNU HEMEN REVİZE EDİLMELİ

Sınava başvuran öğretmen sayısını gerekçe göstererek “Öğretmenler yasaya karşı değil!” algısı yaratmaya çalışan Sayın Bakan bilmelidir ki, öğretmenler bu tuhaf öğretmenlik meslek kanununu onayladıkları için değil,  maddi olarak mecbur oldukları için sınava başvurdular.  Neden mi bu kadar çok sınava başvurdular. Ekonomik tahribatı cüzi bir artışla da olsa bir nebze hafifletebilmek için başvurdular. Başvuru sayısının çokluğu, reel enflasyon rakamlarıyla ilgilidir. Başvuru sayısının çokluğu, 12 yıldır söz verilmesine ve her toplu sözleşmede gündeme gelmesine rağmen öğretmen maaşlarında yapılmayan iyileştirmelerle ilgilidir. Başvuru sayısının çokluğu, market raflarındaki, pazar tezgâhlarındaki yangınla ilgilidir. Başvuru sayısının çokluğu asla inandırıcı bulmadığımız TÜİK rakamlarının bile çok üzerinde zamlarla memurun belini büken elektrik, su, doğalgaz faturalarıyla ilgilidir. Bu konuda sadece dava açmak ve eylem yapmakla kalmadık, başkalarının yaptığı gibi araştırma önergesi vermek yerine nokta atışı yaparak hazırlığımız kanun değişikliği teklifini ilgili mercilere sunduk. Türkiye Büyük Millet Meclisini Göreve davet ediyoruz. Bu haliyle içi boş ve incitici olan Öğretmenlik Meslek Kanunu hemen revize edilmeli, 10 yılını dolduran her öğretmen sınavsız uzman, 20 yılını dolduran her öğretmen de sınavsız başöğretmen olmadır. Türk Eğitim – Sen’in haklı uyarıları ve sahada olmanın getirdiği birikimle düzenledikleri teklifleri dikkate alınmalıdır.

IMG-20221015-WA0022

HENÜZ YETKİLİ OLMASAK DA ETKİNİN VE ÇÖZÜMÜN BİZDEN BEKLENİLDİĞİNİN DE FARKINDAYIZ

Türk Eğitim – Sen haklı taleplerini kamu çalışanları için, kamu çalışanları adına dile getirmeye, Türk memurunun gür sesi olmaya devam edecektir. Sendikaların lokomotifi, Sendikaların kutup yıldızı olarak sorumluluğun farkındayız. Henüz yetkili olmasak da etkinin ve çözümün bizden beklenildiğinin de farkındayız. Bu yağmurlu ve soğuk günde de bunun için meydanlardayız. Bugünden itibaren bütün üye arkadaşlarımız sendikamıza üye kazandırmak için var gücüyle çalışmalıdır. Türkiye’nin neresinde olursa olsun eğitim çalışanı olan arkadaşınızı, eşinizi, dostunuzu, akrabanızı Türk Eğitim Sen’e üye yapmalısınız. Vakit beceriksiz ellerden yetkiyi alma vaktidir. Yetki bu beceriksizlerde kaldığı sürece hepimiz vebal altındayız. Alalım yetkiyi, görsünler etkiyi!

IMG-20221015-WA0016