6 Şubat’ta merkez üssü Kahramanmaraş olan 7.7 ve 7.6 büyüklüğündeki depremler 11 ilde can kaybı ve yıkıma neden oldu. Depremlerde en çok yıkımın olduğu illerden birisi olan Kahramanmaraş’ın 3’te 1’inin yıkıma uğradığı uzmanlar tarafından dile getiriliyor. Kahramanmaraş’ın merkezinde bulunan Azerbaycan Bulvarı ve Trabzon Caddesi’ndeki birçok binanın yıkılmasıyla şehrin kalbinin durduğunu söyleyen Jeoloji Mühendisleri Odası İl Temsilcisi Volkan Dalyan, “Azerbaycan Bulvarı ve Trabzon Caddesi Kahramanmaraş’ın kalbi idi, şu anda durdu. Burada yapacakları yapılaşma, Kahramanmaraş’ın ne kadar çabuk ayağa kalkacağını belirleyecektir. Onun içinde Büyükşehir Belediye binasının toplantı salonuna bizleri toplayıp, bundan sonra Kahramanmaraş’ta bu bölgeye, 3-4 katlı yer yapacağız gibi mühendislik dışı ve hesap dışı duygusal bakış açısıyla şehir planlanırsa Kahramanmaraş’ın kalbini çalıştıramazsınız” diye konuştu.

YERLEŞİM YERLERİNİN YENİDEN PLANLANMASI LAZIM

Konuyla ilgili gazetemize açıklamalarda bulunan Dalyan, ‘’Kahramanmaraş’ın yeniden ayağa kaldırılması konusunda yapılanlar, yapılmak istenenler maalesef aynı mantıkla istişare dışı, ben biliyorum, ben yapacağım. Mantığı ile yapılmak isteniyor. Üzülüyorum, bazen susmak da istiyorum ama maalesef susamıyorum. Çünkü Kahramanmaraş bugün yok oldu. Tarihi, çarşısı ile en önemli olan insanı ile yok oldu. Ben kendi adıma şunu bekliyorum. Hükümetin kim olduğu önemli değil ama bu şehre gelip benim yaşayacağım yerleri tasarlayıp gitmelerini istemiyorum. Bu şehre gelip, benim yaşayacağım yerleri bana sorun. Benim dediğim Kahramanmaraş’ta yaşayacak olan insanların fikirlerini alıp, bunları değerlendirip istenilenlerin yapılması konusunda destek sağlamalarını istiyorum. İlk olarak Kahramanmaraş’ın yeniden yerleşim yerlerinin planlanması lazım. Kahramanmaraş’ın şu an da kalbi durdu. Azerbaycan Bulvarı, Trabzon Caddesi Kahramanmaraş’ın kalbi idi durdu. Burada yapacakları yapılaşma, Kahramanmaraş’ın ne kadar çabuk ayağa kalkacağını belirleyecektir. Onun içinde 15 katlı Büyükşehir Belediye binasının toplantı salonuna bizleri de toplayıp oturup, bundan sonra Kahramanmaraş’ta bu bölgeye, 3-4 katlı yer yapacağız gibi mühendislik dışı hesap dışı duygusal bakış açısıyla şehir planlanırsa Kahramanmaraş’ın kalbini çalıştıramazsınız. Kalbi çalışmazsa da diğer organları da iflas eder. Kahramanmaraş bir köy olarak kalır. En başta örnek veriyorum; Büyükşehir Belediyesinin etrafındaki binalar 10 katlıydı ve 30-40 yıllıktı. Dere yataklarının üstünde olan vardı. Bu Bölgede yapacağınız çalışmayı yok 3-4 katlı yapacağız diyorsunuz. Peki, soruyorum, 3-4 katlı yaptığınız yerde proje 4 tane dükkân çıkartacak. 30 tane hak sahibi olacak, nasıl dağıtacaksınız? 10 yıldır kentsel dönüşümle Tekkeyi yıkamayıp oradaki 1-2 vatandaşın mahkeme şeyiyle hala uğraşıp da burada ki hak sahiplerinin mahkemeleriyle kaç yıl uğraşacaksınız? Kaç yıl şehrin merkezine çivi çakamaz hale geleceğiz.

ŞEHRİ İNSANLARIN ÇALIŞTIĞI YERLERİN YAKINLARINDA TUTMAK GEREKİYOR

Kahramanmaraş’ın merkezinde fay hatları var ise dere yatakları var ise jeolojik anlamda yapılaşmaya engel teşkil edecek yerler var ise bunların tespit edilmesi lazım. Sakınım ve koruma bantlarının uygun şekilde projelendirilerek doğal haline getirilmesi lazım. Dere yataklarının açılarak, güzelleştirilerek ıslah edilmesi etrafına parklar yapılarak örneğin Gaziantep’te ki Alleben deresi, Eskişehir’de ki kanal boyu gibi hem tarihi hem insanlara nefes aldıracak açık alanların yapılması lazım. Buraların dışında kalan bölgelere de mühendislik çalışmasıyla, nasıl 15 katlı belediye binası yapıp da ayakta tutabiliyorsan diğer taraflarda da bunu yapabilirsin. Çok uzağa gitmene gerek yok. İnsanların haklarını ellerine hızlıca teslim edebilecek imar uygulaması ile yaparsan, Kahramanmaraş kısa zamanda ayağa kalkar. Kahramanmaraş’ın ayağa kalkmasının bir diğer yolu; Kahramanmaraş sanayi şehridir. Çalışan insanların olduğu bir şehirdir. Çalışan insanların sizden ilk talebi, çalışma imkânlarını ellerine vermeniz. İnsanlara barınma yeri verirsiniz ama ben barınma yerim var diye bir şehirde çadırda 5-6 ay çorba içemem. Benim çorbamın aşımın kendi evimde pişmesi gerekir. Onun içinde işimi yapmam, paramı kazanmam gerekir. Bu nokta da sanayinin, esnafın, bütün geçim kaynağı olan her sektördeki her insanın hızlıca mağduriyetleri giderilmeli ve Kahramanmaraş’ın eski ticaretine kavuşması gerekiyor. Bunun için de şehri insanların çalıştığı yerlerin yakınlarında tutmak gerekiyor. Yaşam alanlarını Uydu Kentlerle beş ayrı noktaya taşımamak gerekiyor. Şehrin içindeki Mağaralı, Serintepe gibi herkesin bildiği yerler var. Zemin olarak sıkıntısı olmayan atalarımızın da zamanında yerleştiği yığma binalarla, taş toprak evlerle yaşadığı ve hala depremde zarar görmeyen mahallelerin kentsel dönüşümle bir an önce insanlara yaşam alanları olarak tekrar yapılıp verilmesi gerekiyor.

BİLDİĞİMİZ KEŞKE GERÇEKLEŞMESEYDİ

Seçilen Önsen bölgesinde daha önce yapılan TOKİ binaları var. Bu bölgede jeolojik olarak bazalt kayaların bulunduğu sert zemin var. Bunların olduğu kısım sınırlı bir alan. Buralara yapıldıktan sonrası da düşünmek gerekiyor. Buralarda ki sınırlı alanlar dolduktan sonra şehrin büyüyeceği yer tarım alanlarının içindeki Önsen köprüsü ve yolun etrafı olacaktır. Çevresi alüvyal zemin ve hızlıca büyüyeceği yer de yolun etrafı olacaktır. Bunun önüne kimse geçemeyecektir. Bu sebeple Kahramanmaraş’ta Önsen bölgesindeki yapılaşma, gelecekte tekrar aynı sıkıntıların aynı hataların yaşanması için çok mantıklı bir yer olduğunu düşünmüyorum. Gafarlı tarafında gen havuzuna yapılacak bölgenin çevreciler ve orayla ilgili insanlar açısından yıllarca emek verilmiş bölge ve orası mı kaldı, demelerini duyuyorum. Onlara da hak veriyorum. Kahramanmaraş’ın artık şunu bilmesi gerekiyor: Siyasi iradesinin de insanının da bizle bu konulardaki itirazları yaparken itiraz edelim diye yapmıyoruz. Bildiğimiz şeyler var. Bundan 2 yıl önce verdiğimiz röportajda bu depremden bahsederken, büyüklüğünden, yıkımından bahsederken bildiğimiz neyse keşke gerçekleşmeseydi. Bugün bizi haklı çıkartmasaydı. Ama maalesef çıkardı’’ ifadelerini kullandı.

Haber: Yunus Emre Bayır