2020 yılında Kahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesi (KSÜ) Güzel Sanatlar Fakültesi’nde göreve başlayan Dr. Öğretim Üyesi Ezgi Tekgül ve Güzel Sanatlar Lisesi Flüt Öğretmeni Münevver Canlıca öncülüğünde kurulan Volante Flüt Orkestrası, kurulduğu günden bugüne gerçekleştirdikleri etkinliklerle kentteki sanatseverlerin büyük takdirini topluyor. Sayı bakımından Türkiye’nin en kalabalık 2. flüt orkestrası olan ve her geçen gün büyüyen Volante Flüt Orkestrası, kendinden söz ettirmeye devam ediyor. İlk kez Haziran ayında Kahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesi kampüsünde konser vererek sahne alan orkestra üniversiteli öğrencilerin büyük beğenisini toplamıştı. 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı kutlamaları kapsamında Necip Fazıl Kısakürek Kültür Merkezi’nde de Kahramanmaraş halkıyla buluşan Volante Flüt Orkestrası, dinleyenleri mest etmişti. Orkestranın kurucusu şeflerinden olan Kahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesi (KSÜ) Güzel Sanatlar Fakültesi Müzik Bölümü Dr. Öğretim Üyesi Ezgi Tekgül orkestra ile ilgili gazetemize özel açıklamalarda bulundu.1-26

FİKİR PANDEMİ’DE ORTAYA ÇIKTI

Dr. Öğretim Üyesi Ezgi Tekgül, “İstanbul’da Marmara Üniversitesi'nde Prof. Dr. Ece Kaeşal tarafından kurulan Marmara Flüt Orkestrası ilham kaynağım oldu. Türkiye’de tamamen amatörlerden oluşan başka Flüt Toplulukları da var. Kahramanmaraş’ta hem Güzel Sanatlar Lisesi’nde hem de Güzel Sanatlar Fakültesi’nde flüt branşı var. Bizde bu potansiyeli niye değerlendirmeyelim diye yola çıktık. Pandemide, Güzel Sanatlar Lisesi Flüt Öğretmeni Münevver Canlıca ile birlikte biz bunu konuşmaya başladık. Pandemi bitsin hadi yapalım, Pandemi bitsin hadi yapalım, çünkü yüz yüze gelemiyorduk. Sosyal mesafe kuralları nedeniyle yan yana gelip flüt çalmak oldukça riskli oluyordu, uzunca bir süre sadece repertuar hazırladığımız bir dönem geçirdik. Sonra bu yasakların hepsinin kalkmasıyla birlikte lise ve üniversitedeki öğrencilerimizi bir araya getirdik. Orkestramızda bir de Sınıf Öğretmen arkadaşımız var, hobi olarak flüt çalıyor. Çalıcılık seviyesi gayet iyi. Orkestramızı sadece müzik öğrencileriyle sınırlı tutmadık. Çünkü Kahramanmaraş’ta hobi olarak flüt çalan birçok insan var, onları da katmak istedik. Bu noktada Orkestramızı yarı profesyonel olarak tanımlayabiliriz.IMG_3310

EN BÜYÜK 2. FLÜT ORKESTRASIYIZ

Geçtiğimiz Haziran ayında üniversitemizde mühendislik alanında uluslararası bir sempozyum gerçekleştirildi. Biz de bu sempozyumun açılış töreninde çalmak üzere davet edildik ve ilk konserimizi vermiş olduk. Orkestramız sonra yavaş yavaş gelişmeye başladı. En son konserimizi 29 Ekim’de gerçekleştirdik. Şimdi de Ulusal Oda Müziği yarışmasına hazırlanıyoruz. Orkestra sadece konser için bir araya gelen topluluk değil düzenli olarak çalışmalarını yürüten bir topluluk. Özel günler bizim için önemli, yıl içinde yaptığımız eserleri sergilediğimiz planlamalarımız var. Marmara Flüt Orkestrası var sayıca büyük ve eski bir orkestra. Biz sayıca büyüklük olarak 2. flüt orkestrası olmuş olduk. 2. Sırada olmak bizim için gurur verici. Lise ve üniversiteli öğrencilerin heyecanı çok güzel. Öğrencilerden müzik eğitimi noktasında çok güzel geri dönüşümler alıyoruz. İzmir’deki flüt atölyesi Türkiye’nin ilk amatör flüt orkestrası onların sayıları da değişkenlik gösteriyor. Biz mesleki eğitim alan öğrencileri de dâhil ettiğimiz için ve bu arada bizde Münevver Hoca ile birlikte çalıyoruz, bu bizim orkestramızı amatör sıfatından çıkarıyor.IMG_1381

BU ŞEHİRDE SANATA DEĞER VEREN İNSANLARIN SAYISI BİR HAYLİ FAZLA

Ben buraya Ankara’dan geldim ve ilk duyduğum şey burada kimse klasik müzik dinlemez. Benim de o yüzden beklentim çok düşüktü ama aslında yaptıkça görüyorum ki insanlar çok güzel tepkiler veriyor ve çok beğenerek dinliyorlar. Güzel geri dönüşler oluyor. Bu şehirde şu şekilde bir algı var: klasik müziği kimse dinlemez. İnanın bana buraya geldiğimden beri meslektaşlarım bile bunu söylüyor. Bende diyorum benim bildiğim müzik türü bu ve bildiğim dili konuşacağım. Dinleyici sayısından ziyade hakikaten bu müzik türünü seven, ilgilenen dinleyiciler benim için daha önemli. Yaptığım müziği 20 kişi de dinlese 2 bin kişi de dinlese de ben sanatımı icra etmeye devam edeceğim. Bilinçli olarak gelip dinleyen 2 kişi, o civardan geçerken uğrayan 200 kişiden daha değerlidir. Nasıl olsa dinlenmez diye geri durmam, inatçı birisiyimdir, devam ederim sanatımı icra ederim. Bugün bir tiyatro oyununa gittiğimde salonda boş koltuk bulamıyorsam bu şehirde sanatı seven ve sanata değer veren insanların sayısı bir hayli fazla. Bu da Sanatla ilgili bir fikirleri insanların var olduğunu gösteriyor. Kendi kabuğundan ayrılmak istemeyen bir kitle var ama sanata ve sanatçıya değer veren kitle de var. Yapmamız gereken şey şu: insanlara duyurmak ve görünür kılmak önemli. Sanat alanında nitelikli yapılan her iş, alıcısını bulur.IMG_1379

ŞEHİRDE YAPILAN ETKİNLİKLER DAHA KEYİFLİ

Vatandaşların çoğunun bizim orkestramızdan haberi yok. Bizim ilk görücüye çıktığımız konser 29 Ekim Necip Fazıl Kültür Merkezi’nde yaptığımız konser oldu ve salon benim beklediğimden kalabalıktı. Konser ücretsizdi ve halka açıktı ve buna devam edeceğiz. Üniversitemizin salonu çok güzel burada konser vermek çok keyifli. 3 yıldır gözlemlediğim kadarıyla burada yapılan etkinlik biraz kopuk kalıyor. O yüzden şehirde yapılması daha görünür ve daha dikkat çekici oluyor.  Buradaki de halka açık ama kimse gelmiyor. Benim arkadaşlarım soruyor kampüse gelsek bizi alırlar mı? O bana soruyor ve cevap bulabildiği için geliyor. Bunun cevabını bulamayan ve konsere gelemeyen birçok insan var. Bu da normal, bazı üniversitelerde olduğu gibi her vatandaşın kampüse alınmadığı düşünülüyor. O yüzden şehir içinde yapılmasını daha keyifli buluyorum. Her kesimden, her yaş grubundan insan gelmişti. O günkü konserde çok renkli bir seyirci profili vardı, bu da bizi aşırı derecede mutlu etti. Konu 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı olunca daha farklı gösterilerde sergiledik dans vardı, zeybek vardı, vals vardı insanlar bizleri keyifle dinlediğini ve keyifle izlediğine inanıyorum. Çünkü oradaki enerji çok yüksekti. konserde bizde genel olarak enstrümantal müzikler sergilemiştik, söylediğimiz şarkılarda ve marşlarda neredeyse salondaki herkes bizlere eşlik etti. Demek ki bu şehirde bir hayli sanatı seven insan varmış. Ekip olarak bunu gördüğümüz için organizasyonlarımızı şehirde yapalım, halka açık yapalım düşüncesinde hem fikir olduk.”2-25

ONİKİŞUBAT BELEDİYESİ EN BÜYÜK DESTEKÇİMİZ OLDU

Tekgül son olarak şunları kaydetti: “Şehirde yaptığımız organizasyonlar için Onikişubat Belediyesi’nden hep destek gördük. 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı Programı kapsamında Büyükşehir Belediyesi’nden de destek gördük. Onlarda bizi geri çevirmediler. Onikişubat Belediyesi ile Üniversitemiz sanat protokolü imzaladı. Bunun Türkiye’de pek fazla örneği yok. Bir elin 5 parmağını geçmez. Belediyeler ile üniversiteler arasında daha farklı protokoller imzalanır. Bu da bizim için çok destekleyici ve önemli oldu. Bu protokol dâhilinde değerli meslektaşım Oğuz canlı ile Expo Açık Sahne Sanat Akademisini kurduk. Volante Flüt Orkestrasını, Germanicia Çoksesli Korosunu bu akademi çatısına taşıdık. Tüm sanatsal faaliyetlerimizde Onikişubat Belediyesindeki meslektaşlarım da hep destekçimiz. Çalışma yeri olsun, bir organizasyondaki ihtiyaçlar olsun her daim yanımızdalar.  Tüm bunlar bu şehirde sanatın ve sanatçının gelişmesi açısından destekleyici ve önemli bir etken. Bizlere destek olan herkese çok teşekkür ediyorum.”

Haber: Ömer Harmankaya

Editör: Didem Kayabaşı