DEVA Partisi Kahramanmaraş İl Başkanı İrfan Karatutlu, her hafta Cuma günü canlı olarak yayınlanan Manşet’le Açık Oturum programının 23.bölüm konuğu oldu. Manşet Gazetesi Sorumlu Yazı İşleri Müdürü Mahmut Beyaz’ın sunumuyla Manşet Gazetesi’nin Facebook sayfası, Youtube kanalından ve Radyo Fresh 99.1 frekansından canlı olarak yayınlanan programda Kahramanmaraş’ın sorunlarına ilişkin değerlendirmelerde bulunan Başkan Karatutlu, kentteki imar planlarındaki rantlara dikkat çekerek “Her 500 yılda bir 7 şiddetinde depremin olduğu, en son büyük depremin üzerinden de 500 yıldan fazla bir sürenin geçtiği ve her an deprem beklenen bir şehirde böyle bir tablonun olması utanç vericidir. Deprem riskinin bir hayli fazla olduğu bu şehirde bu kadar çok katlı binaların olması imar rantının ne kadar hat safhada olduğunu gösteriyor” şeklinde konuştu.WhatsApp Image 2022-12-04 at 11.01.06 (2)

NASIL RANT SAĞLARIZ DİYE BİR ARAYA GELDİLER!

DEVA Partisi Kahramanmaraş İl Başkanı İrfan Karatutlu, imarda sağlanan rant ile ilgili şunları söyledi: “Bir yanımızda Ceyhan Nehri var, 400 metreden 3 bin metreye çıkan bir yükselti var, doğal güzelliği su potansiyeli harika ama şehrin yapısı, belediyecilik hizmetleri 20-30 yıl geri. Çok uzağa gitmeyelim Budapeşte’de nehir geçen şehir nasıl bir donanımla inşa edilir görsünler. İki önceki Belediye Başkanı, son imar planında bir deprem kentinde 14-15 katlara kadar müsaade etti. Bizim belediyemiz, son 35 yıldır kendini dindar olarak lanse eden insanlar tarafından yönetiliyor. İmar planlarını onlar verdi, bunlara Belediye Meclisi ve Belediye Encümeni müsaade etti. Bunlar, nasıl rant sağlarız diye bir araya geldiler. Kahramanmaraş’ın en büyük imar yolsuzlukları bu dönemde olmuştur, şehirde bu kadar çok yüksek binaların oluşmasına müsaade edilmiştir. Son 35 yıldaki Belediye Başkanı, Belediye Encümeni ve Belediye Meclisi’nin büyük bir kısmında imar konusunda bir ilkesi yok. Bunların hiçbir şekilde maddi ya da manevi korkuları da yok. Olsa deprem tehlikesi olan bir şehirde bu kadar yüksek binaların yapımına müsaade etmezlerdi. Biz hatırlıyoruz, Şekerdere Caddesini 12 Eylül döneminin İsa Kalkan’ı yıktı. Oralar hep yeşil alan olacaktı, sular akacaktı, ANAP döneminde o binalar yükselmeye başladı. Tek tek bakılsın Ulu Cami’nin oradan yukarıya doğru olan tüm arsaları o dönemin partilileri ya da yandaşları almıştır. O dönemden bu döneme kadar bu rant oyunu devam ediyor. Belediye nereye bir yol yapacaksa Kahramanmaraş’taki belirli adamlar oraya gidiyor oradaki arsaları topluyor ve zengin oluyor” ifadelerini kullandı.

GELECEĞİ PLANLIYORUZ

Karatutlu konuşmasının devamında şu ifadeleri kullandı: “Biz geçmişe takılı kalmıyoruz, yarınları ve geleceği planlıyoruz. Geçmişe takılı kaldığımızda problemlerle uğraşırsınız. Bizler önümüze bakıyoruz, gençler için neler yapabiliriz, biz az gelirli insanlara ne yapabiliriz, biz bu şehri nasıl daha iyi bir şehre dönüştürebiliriz diye çalışıyoruz. 2 yıllık süre zarfında, gerek belediyeler olsun gerek kamu kurumları olsun istişare için hiçbir programa çağırmadılar. Sadece Onikişubat Belediye Başkanı Sayın Hanefi Mahçiçek Bey EXPO 2023 ile ilgili bir tanıtım toplantısı yaptı, ona da teşekkür ediyoruz. Şuan Kahramanmaraş’ın yüzde 35’ini oluşturan yapı ile neden görüşülmez? Bizde bu şehirde yaşıyoruz, ben 57 yaşındayım 57 yıldır bu şehrin sorunlarını en iyi bilen insanlardan birisiyimdir. AK Parti son 7-8 yıldır muhalefet partilerini dışlıyor, düşman gözüyle bakıyor. Bu politika belediyelere yansıdı, Pandemi de salonlar boş dururken biz kongre yapmak için salon istediğimizde salon vermemişlerdi. Sen siyasi partilerle diyaloga girmiyorsun, STK’lar ile diyaloga girmiyorsun ortak aklı nasıl yakalıyorsun, istişareyi nasıl yapıyorsun? 2 ayda bir 3 ayda insanları topla ‘ben neyi yanlış yapıyorum, benim göremediğim sizin gördüğünüz şeyler neler, önerilerinizin neler?’ de, akıl akıldan üstündür. Tek adam sistemin dezavantajlarını yaşıyoruz. Bunun yanında kamu kurumlarındaki müdürlerle görüştüğümüzde, ‘aman sizinle görüştüğümüz bilinmesin, beni görevden alırlar’ ülkemizde böyle bir korku iklimi oluşturuldu. Korkunun olduğu yerde de iyi bir yönetim olmaz. İyi bir yönetimin olmadığını sağlıkta ekonomide görüyoruz.WhatsApp Image 2022-12-04 at 11.01.06

İL TEŞKİLATI OLARAK GÖREV YAPAN EN DONANIMLI PARTİ BİZİZ

Baskıcı bir siyasi ortamda muhalefet partilerinin büyümesi zor oluyor. Büyük ilçelerimizin teşkilatlanmalarını bitirdik ve bir yıl sonra kongremizi yaptık ve kurucu başkanlıktan seçilmiş il başkanı pozisyonuna geldim. İlçelerdeki kongre çalışmalarını tamamladıktan sonra saha çalışmalarına yöneldik. Alanında donanımlı insanlardan oluşan bir teşkilat yapımız var. Genç, dinamik ve eğitim seviyesi güzel. Genel Başkanımızda da görebileceğimiz gibi çok fazla bağırıp çağırmayan, insanları ötekileştirmeyen, insanlarla diyalog kurma taraftarı olan, toplumla barışık halde bir politika yapmaya Kahramanmaraş özelinde çalışıyoruz. Bizim için gönüllülük esastır. Bir teşkilata girebilmek için sonuçta partilerde bir sivil toplum kuruluşu şeklinde yapılanırlar. Partide çalışan arkadaşlarımızın tamamı kendi inisiyatifiyle gönüllü olarak görev almıştır. İl teşkilatı olarak genel anlamda 11 ilçemizdeki teşkilatımızda görev alan arkadaşlarımızın genel merkezden gelen politikayı uygulanması açısından il teşkilatında yer alan kişilerin daha donanımlı olması bizim için önemliydi. Sadece il teşkilatında değil ilçelerimiz için de saha da insanlarla diyaloğu olan iletişim yönü gelişmiş arif insanları görevlendirdik. Kahramanmaraş’ta il teşkilatı olarak görev yapan en donanımlı parti DEVA Partisi’dir. İlçe başkanlarımız parti politikamızı bilen ve kendi içinde bunu özümseyip bu politikaya aidiyet gösteren insanlardan oluşuyor. Günümüzde muhalefet partisinde gönüllü olarak yer alıp il ya da ilçe başkanı olma cesaretini göstermek pek kolay değildir. Donanımlı olmanın yanında bu donanımın eyleme dökülmesi gerekiyor. Şuan da vatandaşlarımızla diyalog halindeyiz ama bu görüşmelerimizi sıklaştıracağız.

EKONOMİK KRİZ GÜNDELİK HAYATTA DA ÇEŞİTLİ ZARARLARA YOL AÇIYOR

Son yıllarda ekonomi yönetimi çok kötü. Ekonomi yönetiminin kötü olmasının göstergesi enflasyon artışıdır. Sadece Türkiye’de değil Avrupa’da da enflasyon artışı var diye bir karşı argüman var ama Avrupa’da enflasyon yüzde 10 artarken, devletin açıkladığı enflasyon artışı yüzde 85, ama bağımsız kuruluşların açıkladığı enflasyon artışı ise yüzde 15o ile yüzde 200 arası bir sayı. Enflasyon hayat pahalılığını getirir ve alım gücünü düşürür. Geçen sene 2 bin 800 lira olan askeri ücretin alım gücüyle şu an 5 bin 500 lira olan askeri ücretin alın gücü arasında dağlar kadar fark var. Askeri ücretle çalışan insanlar keşke maaşımız 2 bin 800 lira kalsaydı da bu kadar zam gelmeseydi. Bunun yanında bu ekonomik kriz gündelik hayatta da çeşitli zararlara yol açıyor. Örneğin eğitime, sağlığa ve hemen hemen her yere zararı oluyor. Berberde okulu kıran gençlere denk geldim neden böyle yapıyorsunuz okuyun bir yerlere gelin dedim çocuklar bana hocam okuyunca da askeri ücret alıyoruz okumasak da aynı parayı kazanıyoruz dediler. Çocukların hayalleri, vizyonları kaybolmuş. Gençler ya fabrikada işçiliği ya da yurt dışına gitmeyi düşünüyorlar. Bugün bu kriz gerçekten hayatın bütün sahalarını etkiliyor.

GENÇLER BU ÜLKEDE KENDİNİ DEĞERSİZ HİSSEDİYOR

Bizim en çok söz verdiğimiz şey iktidara geldiğimiz zaman Kamu personeli seçme sınavındaki mülakatı kaldırmak. YÖK, RTÜK gibi cezalandırıcı hukukun yerine geçemeye çalışan kurumların artık ülkemizden kaldırılması gerekiyor. İnsanların daha özgür bir ortamda her şey bitki de hayvan da kendi özgür ortamında kaliteli olur yetişir ve büyür. Şu an da bizim sosyal hayatımızdaki özellikle bu baskıcı sistemin getirdiği ekonomik yönden, sosyal yönden birtakım gerilemeler söz konusu. Gençlerin yüzde 75 ile 85’i bu 5 gençten 4’ü demek, yurt dışına gitmek istiyor. Bu bizim genç iş gücümüzü olumsuz etkiliyor. Yapılan bazı araştırmalar 30 bin yazılımcı ve 8 bin doktorun yurtdışına gittiğini söylüyor. Hükümetten bir bakan bunu yalanlamaya çalıştı. Olay sadece ekonomik değil gençler bu ülkede kendini değersiz hissediyor. Gençler yaptıkları işe saygı duyulan yerlerde çalışmak istiyor. Sadece maddi olarak tatmin oldukları değil kendisine değer verilen yerlerde çalışmak istiyorlar. Bunun bir an önce değerlendirilip ülkemizin geleceği açısından insan kaynağı açısından da muhakkak buna çözümler üretilmesi gerekiyor.

PROGRAMLARIMIZ HAZIR

Biz bu ekonomik sorunları, hukuk sistemindeki adaletsizlikleri, sığınmacı sorununu ve gençlerin gelecek kaygılarını çözümlemediğimiz sürece ve bunlarla ilgili birtakım planlar halkımıza sunmadığımız sürece hükümetin bu milliyetçi, gaz alıcı her gün bir doğalgaz bulucu, her gün bir uçak bir araba yapma görüntüsündeki kamuoyuna sunduğu mesajlarla bunların düzelmeyeceğini anlaması gerekiyor. Sağlık, eğitim, ekonomi, parlamenter demokrat sistem, sosyal hayat, afet planı, adalet hukukla ilgili, yargılanmalarla ilgili KHK’larla ilgili ve sığınmacılarla ilgili bu konuların hepsiyle ilgili eylem planlarımız DEVA Partisinin internet sitesinde mevcut. Bu donanıma sahip tek partidir. Genel başkanımız sistematik çalışmayı iyi bilen birisi bunları bakanlık yaptığı dönemlerde de gözlemleyebilirsiniz. Paradan altı sıfırın atılıp enflasyon tek haneli sayılara düşürmenin Ali Babacan olduğunu herkes bilir. Dünyanın yeni düzenine uyan bir ekonomi programı da şu an da hazır.”

Haber: Ömer Harmankaya

Editör: Didem Kayabaşı