Andırın ilçe merkezine yaklaşık 30 kilometre mesafede bulunan Alameşe Mahallesi sınırları içindeki tarihi kale, hem mimari yapısı hem de stratejik konumuyla dikkat çekiyor. Osmanlı döneminde Babikli adıyla bilinen yerleşim, Cumhuriyet’in ilanının ardından çevresini saran meşe ormanları nedeniyle Alameşe adını aldı. Kale de bulunduğu bu mahalleden ismini alıyor. Tarihi kaynaklara göre Roma döneminde 4. yüzyılda inşa edilen Alameşe Kalesi, Bizans ve Osmanlı dönemlerinde onarımlar görerek günümüzdeki formuna kavuştu. Savunma amacıyla yapılan yapı, Keşiş Çayı’nın suladığı geniş ovaya hâkim, ulaşılması güç sarp bir kayalık üzerine konumlandırıldı. Bu özelliğiyle bölgenin güvenliğinde önemli bir rol üstlendiği değerlendiriliyor. Kalenin doğu cephesinde yer alan ana giriş kapısı, iki yandan yarım daire planlı burçlarla desteklenirken; yapı genelinde moloz taş ve kireç harcı kullanıldığı görülüyor. Günümüze harabe hâlinde ulaşan kalede, iç bölümde bulunan su sarnıcının büyük ölçüde tahrip olduğu gözlemleniyor.
ALAMEŞE KALESİ ZAMANA KARŞI MÜCADELE VERİYOR
Tarihi miras açısından önemli yapılar arasında gösterilen Alameşe Kalesi, bakımsızlık ve doğal etkenler nedeniyle her geçen gün biraz daha yıpranıyor. Bölge sakinleri ve tarih araştırmacıları, kalenin korunarak gelecek kuşaklara aktarılması için restorasyon ve çevre düzenleme çalışmalarının bir an önce başlatılmasını talep ediyor.
