Kahramanmaraş’ın Onikişubat ilçesine bağlı Çukurhisar Mahallesi’nde bulunan Çukurhisar Kalesi, yüzyıllara meydan okuyan varlığıyla tarih meraklılarını cezbetmeye devam ediyor. Roma döneminde 4. yüzyılda inşa edilen ve Bizans ile Osmanlı dönemlerinde çeşitli eklemelerle bugünkü görünümüne kavuşan kale, günümüzde harabe durumda olsa da geçmişin izlerini canlı tutuyor.
STRATEJİK KONUMU VE MİMARİ ZENGİNLİĞİ
150 metre yükseklikteki sarp bir tepeye konumlanan kale, tarih boyunca Çukurhisar Ovası’nın geçit yollarını kontrol etmek amacıyla kullanıldı. Göksun ve Maraş arasındaki diğer kalelerle bağlantı kurması, burayı stratejik açıdan daha da önemli bir hale getirdi. Yaklaşık 33x120 metre boyutlarındaki kale, iç ve dış kale olmak üzere iki ana bölümden oluşuyor. Yarım daire planlı burçlar ve dikkatle tasarlanmış giriş kapısı, o dönemin mimari zekâsını günümüze taşıyor. Ancak zamanın yıpratıcı etkisiyle surların büyük kısmı yıkılmış, iç yapılardan ise neredeyse hiçbir iz kalmamış durumda.
Kalenin güney ve batı tarafında akan çayın, hem ovayı sulamak hem de kale için su kaynağı sağlamak amacıyla kullanıldığı biliniyor. Bugün bu doğal akış, harabe kalenin çevresine farklı bir görsellik katıyor. Ziyaretçiler, ulaşım zorlukları ve kalenin harabe durumundan yakınsa da tarihî ve stratejik önemi sayesinde Çukurhisar Kalesi, geçmişin sessiz tanığı olarak varlığını sürdürmeye devam ediyor.
