Andırın’a bağlı Rifadiye köyünün hemen üzerinde, 100 metre yüksekliğindeki sarp bir kayalıkta konumlanan Kızıloluk Kalesi, yüzyıllar boyunca farklı medeniyetlerin izlerini taşıyarak günümüze ulaşmayı başaran bir savunma yapısı. 4. yüzyılda Roma döneminde inşa edildiği düşünülen kale, stratejik konumu sayesinde çevreyi geniş bir açıyla gözetleme imkânı sunuyor. Bu nedenle geçmişte önemli bir geçidi koruyan karakol niteliği taşıdığı değerlendiriliyor.
MİMARİ İZLERİYLE ASIRLARA DİRENEN KALE
Kayalık araziye uyum sağlayacak şekilde çarpık bir planla inşa edilen Kızıloluk Kalesi’nin sur duvarlarında kullanılan moloz taşların çevredeki kayalıklardan temin edildiği biliniyor. Zaman içinde yaşanan yıkımlar nedeniyle giriş kapısının tam konumu belirlenemese de ayakta kalan duvar kalıntıları yapının sağlam ve işlevsel bir savunma sistemiyle tasarlandığını ortaya koyuyor. Köşedeki yarım daire biçimindeki burç, kalenin mimari özelliklerini yansıtan önemli unsurlardan biri olarak göze çarpıyor. Su ihtiyacını tepenin eteklerindeki doğal kaynaklardan karşıladığı değerlendirilen kale, günümüzde hem kültürel miras hem de doğayla iç içe tarih yolculuğu yapmak isteyenlerin ilgisini çekmeye devam ediyor. Bu yönüyle Kızıloluk Kalesi, Kahramanmaraş’ın kadim kimliğini günümüze taşıyan önemli bir simge niteliği taşıyor.




