COSME Avrupa işletmeler ağı kapsamında, Kahramanmaraş Genç ve Kadın Girişimciler Kurulu işbirliği ile moda kariyerinde çeşitli Televizyon programlarında stil ve imaj danışmanlığı yapan aynı zamanda bir çok ünlünün, ünlü markanın ve kurumsal firmanın stil danışmanlığı yapmaya devam eden, Gardırop Gurusu ile milyonlara tarzını sergileyen Hande Anıcan Kahramanmaraşlı genç kadın girişimciler ile bir araya geldi

''YENİ YILIN HAZIRLIKLARINA BAŞLAYACAĞIZ''

 Programın açılışında söz alan Genç Girişimciler Kurulu Başkanı Aykut Balcıoğlu, '' Burada Kahramanmaraş Ticaret ve Sanayi Odası altında, Genç girişimciler ve kadın girişimciler ile birlikte bir dizi eğitim ve seminer düzenledik.'' dedi. Balcıoğlu ayrıca, ''Birçok katılımcımız artık tanıdık simalar. Daha önceki programlardan da birbirimizi tanıyoruz. Eylül ayında başladığımız bir programlar serisi var. Burada Kahramanmaraş Ticaret ve Sanayi Odası altında, Genç girişimciler ve kadın girişimciler ile birlikte bir dizi eğitim ve seminer düzenledik. Aralık ayınıza son olarak Hande hanım ile kapatıyoruz. Yeni yılın hazırlıklarına başlayacağız. Bugün hepinizin bildiği sosyal medya ve aktif bir şekilde kullandığı çokça da faydalandığımız bir alan olan sosyal medyayı anlatacak. Girişimciliği anlatacak ve devamında da biz kendisine Kahramanmaraş'ı anlatıp kendisini yolcu edeceğiz. Katılımcılarımıza çok teşekkür ediyorum 2020 yılında daha fazla programla karşılaşacağız.'' ifadelerini kullandı.

''DANS YARIŞMASINDA KOSTÜMLER HAZIRLADIM''

Aykut Balcıoğlu'nun ardından katılımcılarla bir araya gelen Hande Anıcan, kendisi hakkında önemli bilgiler paylaşırken ''Seyfi Dursunoğlu ve Tansa Türk'ün olduğu dans yarışmasında kostümler hazırladım'' dedi. Anıcan açıklamalarına şu şekilde devam etti; ''Beni tanımayanlar için, biraz kendimden bahsedeyim. Uzunca yıllar televizyonculukla uğraştım. Yaklaşık 11-12 yıl televizyondaydım. ,izlediniz mi bilmiyorum, Seyfi Dursunoğlu ve Tansa Türk'ün olduğu dans yarışmasında kostümler hazırladım. Her hafta 30-40 kostüm hazırlıyorduk. Sabahlara kadar çalıştığım bir dönemdi. İlk onunla başladım, tüm bu ünlüler ile çalışmam, herkesle olan ilişkim mutfaktan başladı diyebilirim. Ben yapımcı olmak istiyordum. En büyük hayalim yapımcı olmaktı. Kendimi televizyona başladığımda kostüm departmanının başında buldum. Ben yapımcı olmak istedikçe beni bu alanda kullandılar. Ben kendimi insanları giydirirken buldum. Onu yapmak gibi bir niyetim yoktu. Su aktı yolunu buldu.

'' BEN KENDİMİ GARDIROP YAPARKEN BULDUM''

Sonra çocuğumu doğurdum. Doğurana kadar televizyondaydım. Ufak bir ara verdim ve sonra benim çalışmam gerek dedim. Oturabilen bir insan değilim. Aynı anda birden fazla işi bir arada yapan bir insan olduğum için bana, ben acaba ne yapsam diye basmaya başladılar. Kendimi zamanla insanlara bakarken sesli düşünürken bulmaya başladım. Keşke bunu böyle giyseymiş gibi yorumlar yapıyordum. İstanbul da çok sevdiğim bir arkadaşım vardı. Bana, çok fazla müşterim var, artık birinin birilerini giydirmeye ihtiyacı var. Çünkü her şey satıların elinde kalmış durum da onlar ne veriyorsa onu giyiyorlar. Onları yönlendirecek birine ihtiyaç var dedi. Bir an da beni sırtımdan tuttu ve itti. Ben kendimi gardırop yaparken buldum. Sonra buralara kadar geldi. İlk başta herkesin gardıropunu yaparak başladım. Sonra zamanla eksiklikleri birlikte tamamlayalım dediler.

'' BEN TASARIMCI DEĞİLİM DEDİM.''

Sonra bu iş zamanla daha da büyüdü. Tabi bu iş bitçeyle de çok alakalı çünkü inanılmaz bütçeler var. Telaffuz edilemeyecek durumlardalar. Benim çok az bütçem var ama ben de güzel giyinmek istiyorum diyenler oldu. Ben bu eksiklikleri tamamlamaya başladım. Tamamlamaya çalışırken bir yandan ünlülerle çalışmalar devam ediyordu. Televizyon programlarına falan gidiyordum. Film galaları oluyordu onlara gidiyordum. Belgüzel ile uzun süre çalıştık. Şuan çalışmıyoruz ama, arkadaşızdır. Bu sefer dizi furyası başladı, dizilerde arkada birçok arkadaşım olduğu için, ne olur bizi sen giydirir misin dediler. Böyle üst üste devam etmeye başladı. Ben bir yere gidip bir şey aldığım zaman hep sağını solunu değiştiririm. Ya kolunu keserim ya yakasını başkasına monta ederim. Böyle şeyler yapmaya başlayınca bana da yapar mısın dediler. O dönem de dediler ki sen artık tasarıma gir. Ben tasarıma girmem çünkü ben tasarımcı değilim dedim.

'' ÇÜNKÜ İNSANLARI GİYDİRMEYİ DAHA ÇOK SEVİYORUM''

Bunu yapman lazım dediler. İlk işime başladım. Zamanla kendimi kendi markamın tasarımcısı olarak buldum. Gelen ünlüleri giydirdik. Bir karar vermek zorunda kaldım ya tasarımcı kimliğim devam edecekti ya da stil danışmanlığı devam edecektik.  Üretimin de devamlı başında durmam gerektiği için ben de üretimi durdurdun. Herhalde verdiğim en doğru kararlardan bir tanesidir. Çünkü insanları giydirmeyi daha çok seviyorum. Bu arada da sosyal medyanın ufak ufak farkına varmaya başladım. İlk instagramı açtığım da, ben facebook bile kullanmıyorum açıyorum ama ben bu dünyaya dalmayacağım dedim. Bundan 7-8 sene önce instagram popüleritesi daha Türkiye'de yokken açtım öyle durdu ve ben kullanmadım. Sonra ufak uafak yaptığım şeyleri çekmeye başladım. ''

Haber: Alihan Kürşat

Editör: Mahmut Beyaz