Büyükşehir sınırları içindeki 16 binden fazla köyün statüsü 2012 yılında mahalleye dönüştürüldü. 30 Mart 2014 yerel seçimlerinden sonra yürürlüğe giren düzenlemeyle, köy tüzel kişiliğinin ortak malları ile meralarının mülkiyeti bağlandıkları belediyeye geçti. Kırsal mahallelerde yaşayanlara da birçok avantajlar verildi.İSTANBUL (İGFA) - Avukat Abide Gülel, kırsal mahallelerde yaşamanın avantajları paylaştı.
HARÇLAR YÜZDE 50 İNDİRİMLİ
Kanun’un 10. maddesi ile getirilen düzenlemede, gelir vergisinden muaf esnaf ile basit usulde gelir vergisine tabi mükellefler tarafından bizzat işyeri olarak kullanılan bina, arsa ve arazilerle mesken amaçlı kullanılan binalar ve zirai üretimde kullanılan bina, arsa ve arazilerin emlak vergisinden muaf olacağının düzenlendiğine dikkati çeken Avukat Gülel, "Bu yerlerde, ticari, sınai ve turistik faaliyetlerde kullanılan bina, arsa ve araziler için emlak vergisi yüzde 50 indirimli olarak uygulanacaktır. Kanun gereğince kırsal mahallelerde bina, inşaat harcı ve imarla ilgili harçların ödenmesinde muafiyet uygulanacak olup diğer vergi, harç ve harcamalara katılım payı yüzde 50 indirimli uygulanacaktır" dedi.
UCUZ SU
Ayrıca, içme ve kullanma suları için alınacak ücretler en düşük tarife esas alınmak suretiyle, en düşük ücretin konutlarda yüzde 25’ini, işyerlerinde yüzde 50’sini geçmeyecek şekilde belirleneceğine vurgu yapan Gülel, nasıl kırsal mahalle olunur sorusunun da yanıtını verdi.
Avukat Abide Gülel, 16 Ekim 2020 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan “Kamu Malî Yönetimi ve Kontrol Kanunu İle Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair 7254 Sayılı Kanun(“Kanun”)” ile belli şartları sağlamak ve başvuru yapmak koşulu ile köy ve beldelere “kırsal mahalle” olma hakkı getirildiğini anımsattı.
Düzenlemeye göre mahallenin kırsal mahalle statüsünü kazanabilmesi için öncelikle bağlı bulunduğu ilçe belediyesine başvuru yapması gerektiğini vurgulayan Gülel, "İlçe belediye meclisinin kararı ve teklifi üzerine büyükşehir belediye meclisinin en geç 90 gün içinde alacağı karar ile kırsal yerleşim özelliği taşıdığı tespit edilen mahalleler, “kırsal mahalle” kabul edilecektir. Başvuruda mahallenin büyükşehir belediyesi sınırları içinde bulunup bulunmadığı, şehir merkezine uzaklığı, mevcut yapılaşma durumu ve benzeri hususlar dikkate alınmaktadır. “Kırsal Mahalle” statüsüne ilişkin tespitin, mahalle düzeyinde yapılması esastır. Ancak; tamamı kırsal mahalle olarak tespit edilmeyen diğer mahallelerin de on bin metrekareden az olmamak kaydıyla “Kırsal Yerleşik Alan” olarak tespiti mümkündür. “Kırsal Mahalle” veya “Kırsal Yerleşik Alan” vasfı yine yukarıda açıklanan usulle kaldırılabilir. Büyükşehir belediye meclisi, ilçe belediyesinden gelen kırsal mahalleye dönüşüme ilişkin teklifi aynen veya değiştirerek kabul edebilir ya da reddedebilir" diye konuştu.
KÖYLERİN VARLIKLARININ AKIBETİ BELİRSİZ
Bu arada 2012 yılında mahalleye dönüştürülen köy ve beldelerin varlıklarının tümüyle bağlandıkları belediyelere devredilmesinin oluşturduğu sakıncaların “kırsal mahalle” düzenlemesi ile giderilmeye çalışıldığına vurgu yapan Gülel, "Ne var ki 7254 Sayılı Kanun ile getirilen değişikliklerin uygulaması hususunda belirsizlikler bulunmaktadır. Örneğin köy tüzel kişiliğine aitken büyükşehir belediyesine geçen ve büyükşehir belediyesince satılan mallar hakkında Kanun’da bir düzenleme bulunmamaktadır. Bu nedenle Kanun’un uygulama esaslarının idare tarafından çıkarılacak bir yönetmelik veya genelge ile somutlaştırılması beklenmektedir" dedi.