Karagöz programdaki konuşmasında, her ramazanda Ankara'da genel müdürlükte olan iftarın, 6 Şubat'taki depremler nedeniyle bu yıl Kahramanmaraş'ta, bölgede gece gündüz özveriyle görev yapan AA çalışanları ve yerel medya mensuplarının katılımıyla yapıldığını belirtti. 6 Şubat'ın ardından zorlu bir süreç yaşandığını ifade eden Karagöz, depremlerden 112 basın mensubunun etkilendiğini dile getirdi. Karagöz, her AA çalışanının bölgeye gelmesini istediklerine dikkati çekerek şunları kaydetti: "Çünkü gazetecilik ancak böyle zamanlarda ortaya çıkıyor. Her gazeteci arkadaşımızın buraya gelmesini, bu havayı solumasını istedik. Bizzat depremzede olan, ailesinde kayıpları olan arkadaşlarımız vardı aramızda. Anadolu Ajansı olarak iki görevimiz vardı. Birincisi burada çalışan arkadaşlarımıza sahip çıkmak, ikincisi burada olup biten her şeyi tüm Türkiye'ye ve tüm dünyaya duyurmak." İlk gün kriz toplantısı yaparak bu iki amaca yönelik yol haritası belirlediklerini ifade eden Karagöz, "Yalnızca Türkiye sathında değil, Londra'dan Kahramanmaraş'a göreve gelen muhabirlerimiz oldu. Tüm dünya sathındaki Anadolu Ajansı gazetecilerini bu bölgede görevlendirdik. Böylelikle toplam görevlendirme 400'e ulaştı. Tüm dünya medyası Kahramanmaraş merkezli depremleri Anadolu Ajansı çalışanlarının ürettiği içeriklerden gördü." dedi. "Anadolu Ajansı umutları tükenmiş olan bir millete umut vermek için de kuruldu" Karagöz, yaşanan süreçte bölgede görev yapan gazetecilerin birbirlerine sahip çıkarak yakınlaştığını ve Anadolu Ajansı bünyesinde gerçek takım ruhunun hissedildiğini vurguladı. Anadolu Ajansının 1920 yılında önemli bir misyonla kurulduğunu hatırlatan Karagöz, "Biz Cumhuriyet ilan edilmeden evvel, Türkiye Büyük Millet Meclisi açılmadan önce kurulmuş çok özel bir kurumuz. Anadolu Ajansının kurulurken bir misyonu vardı. Ülkemiz birliği, beraberliği ve bağımsızlığı için mücadele ederken, Anadolu Ajansı umutları tükenmiş olan bir millete umut vermek için de kuruldu." diye konuştu. Anadolu Ajansının Kurtuluş Savaşı'ndaki önemli rolüne işaret eden Karagöz, "Şimdi hem ulusal düzeyde hem de uluslararası arenada ülkemizin gururu olmak için çalışıyoruz." dedi. "Burak Milli'nin ismi, Anadolu Ajansında bize emanettir" Karagöz, AA Hatay muhabiri Burak Milli'nin eşi ve bebeğiyle depremde hayatını kaybettiğini anımsattı. Milli'nin hiçbir zaman unutulmayacağını belirten Karagöz, "Burak Milli'nin ismi, Anadolu Ajansında bize emanettir. Onu da hatırlatacak pek çok projemiz olacak. Bazı yerlere onun ismini vereceğiz. O ismi hiçbir zaman unutmayacağız." ifadelerini kullandı. Türkiye'nin kitlendiği enkaz görüntülerini tüm dünyaya servis ettiklerini aktaran Karagöz, yeniden yapılanma sürecini de aynı hassasiyetle takip ettiklerini söyledi. Karagöz, "Siyasilerin, serbest girişimcilerin, müteşebbislerin, hayırseverlerin vermiş olduğu sözleri takip ediyoruz. Milletimizin bu süreçte umudu olması için bu yeniden yapılanma süreçlerini yakından takip ediyoruz. Aksama varsa aksamanın da haberini yapıyoruz. Gazetecilik etik ve ahlakına sahip siz değerli Anadolu Ajansı çalışanlarını bu süreçte göstermiş olduğunuz özverili çalışmalardan dolayı bir kez daha tebrik ediyorum." dedi. Karagöz, konuşmasının ardından yerel basın mensuplarının sorularını da yanıtladı. Programda Karagöz'e, AA Genel Müdür Yardımcısı ve Genel Yayın Yönetmeni Yusuf Özhan, AA Genel Müdür Yardımcısı Oğuz Enis Peru, AA Yayın Koordinatörü Yahya Bostan, AA Proje Yönetim Koordinatörü Oğuz Karakaş, AA Türkiye Haberleri Yayın Yönetmeni Hüseyin Yılmaz, AA Görsel Haberler Yayın Yönetmeni Fırat Yurdakul, AA Yurt Haberleri Editörü Orhan Topal ve diğer ilgililer eşlik etti. AA