Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı'nda Bakan Vedat Işıkhan başkanlığındaki görüşmeye Memur Sendikaları Konfederasyonu (Memur-Sen) Genel Başkanı Ali Yalçın, Türkiye Kamu Çalışanları Sendikaları Konfederasyonu (Kamu-Sen) Genel Başkanı Önder Kahveci ile 11 hizmet kollundaki yetkili sendikaların temsilcilerinden oluşan heyet temsilcileri katıldı. Bakan Işıkhan, kamu personelinin mali ve sosyal haklarında büyük ilerlemeler sağladıklarını belirterek, "Kamu çalışanlarımızı enflasyona ezdirmedik. Kamu personelinin bizlerle olan diyaloğunun güçlendirilmesini sağlamak amacıyla kamu görevlileri sendikacılığının ilerlemesi ve gelişmesi için yasal düzenlemeler yaparak sendikal gelişimi güçlendirdik. 'Birlikte yönetim' anlayışıyla karar mekanizmalarında daha fazla kamu personelinin yer almasını sağladık" diye konuştu.
'HÜKÜMETİMİZ BÜTÇEYİ ZORLAYARAK GEREKLİ ADIMLARI ATMIŞTIR'
2002'de 2,5 milyon olan kamu personeli sayısının, bugün yaklaşık 5 milyonun üzerine çıktığını ifade eden Işıkhan, "İktidara geldiğimiz günden bu yana milli gelir artışıyla birlikte bütçeden kamu görevlilerine ayırdığımız payı da artırdık. 2002'de toplam personel giderlerinin bütçe içindeki payı yüzde 18 iken bugün, bu rakam yüzde 27'yi aşmış durumdadır. Pandemi tüm dünyayı ekonomik ve sosyal yönden olumsuz etkilemişti. Bu süreç yanında dünyada yaşanan çatışmalar, enerji fiyatlarındaki artışlar ve döviz fiyatlarındaki dalgalanmalar ülkemizi de olumsuz etkilemiştir. Daha sonra yaşadığımız yangınlar, sel ve depremler gibi doğal afetler yaşanılan ekonomik ve sosyal sorunların maddi yükünü ve faturasını daha da arttırmıştır. Hükümetimiz bu zor dönemde emekçilerimizi, çalışanlarımızı ve emeklilerimizi enflasyonun tahribatına karşı korumak için bütçe imkanlarını zorlayarak gerekli adımları atmıştır" dedi.
'YENİ BİR YASAL DÜZENLEME YAPILMASI PLANLANMAKTADIR'
AK Parti hükümetlerinde, kamu personel yönetiminde geçmişin sorunlarına el atıldığı ve yapısal olarak çözüldüğünü söyleyen Işıkhan, "2011 ve 2013 yıllarında, sayıları yaklaşık 300 bin olan sözleşmeli personelimiz kadroya geçirilmiş, 2023 yılındaki düzenleme ile de 460 bine yakın sözleşmeli personelimize kadroya geçme hakkı tanınmıştır. 3 bin 600 ek gösterge düzenlemesini de içerecek şekilde tüm kamu görevlilerimizi kapsayan ek gösterge çalışmamız da sonuçlandırılmıştır. Sendikalarımızın talepleri doğrultusunda olan ve vaadimiz kapsamında 1'nci dereceye ulaşan tüm memurların 3 bin 600 ek göstergeden yararlanacağı yeni bir yasal düzenleme de yapılması planlanmaktadır" ifadelerini kullandı.
'REFAHI ARTIRMAK İÇİN BİRLİKTE ÇALIŞIYORUZ'
Sendikaları 'sosyal taraf' olarak değil 'sosyal ortak' olarak gördüklerini belirten Işıkhan, "Ülkemizi büyütmek ve refahını artırmak için sizlerle birlikte çalışıyoruz. Çağımızın modern insan kaynakları yönetimlerinin kamu personel sistemimizde de hayata geçirilmesi, ileri demokrasilerin katılımcı bir yönetim anlayışının vazgeçilmez unsuru olan sosyal diyalog mekanizmalarının işletilmesi bizim için çok önemlidir. Bu anlamda çalışma hayatımızın en önemli aktörlerinden biri olan kamu görevlileri sendikaları ve konfederasyonlarıyla yapacağımız 7'nci Dönem Kamu Görevlileri Toplu Sözleşmeleri çalışmalarımızı tarafları optimal düzeyde memnun edecek şekilde sonuçlandırmayı hedefliyoruz" dedi.
YALÇIN: REFAH ÜCRETİNİN KALICI OLMASINI İSTİYORUZ
Memur-Sen Genel Başkanı Ali Yalçın ile Kamu-Sen Genel Başkanı Önder Kahveci, görüşme öncesi açıklama yaptı. Kahveci, 2024 yılına yönelik 1'inci 6 ay için yüzde 40 artış talep ettiklerini belirterek, "Bununla beraber yüzde 10'luk refah payı ilave edilmesini talep ediyoruz. 2'nci 6 ay için de yüzde 30'luk artış talep ediyoruz. Bu yıla yönelik taleplerimizin toplamı yüzde 110,2'ye tekabül ediyor. 2025 yılı içinse 1'inci 6 aya yüzde 20, 2'inci 6 aya yüzde 20, artı 1'inci 6 aylık zam yapıldıktan sonra yüzde 10'luk refah payı talep ediyoruz. Refah ücretinin kalıcı hale gelmesini istiyoruz. Bu taleplerimizin tamamı gerçekleşirse 2024 yılı itibariyle ocak-temmuz arasında en düşük memur maaşı 32 bin 148 lira olacak, yıl sonu itibarıyla da 41 bin liraya ulaşacak" ifadelerini kullandı.
Yalçın, piyasa gerçekleri dikkate alarak değerlendirildiğinde günün şartlarına göre uygun teklif sunduklarını kaydederek, "Bu açıdan 1'inci yıla refah payı da dahil olmak üzere 3'er aylık dönemler olmak üzere teklifler sunduk. 2'nci yıla 6'şar aylık teklifler şeklinde teklifimizi sunduk. 3'er aylık teklif getirmemizin ana nedeni enflasyon ortamının memuru bu anlamda alım gücü zafiyetine uğratmaması için tabiri caizse bir sigorta görevi görecek. Toplamda 1'inci yıl yüzde 70, 2'nci yıl yüzde 40 olmak üzere yüzde 110 teklifle masaya gelmiş bulunmaktayız" ifadelerini kullandı.