Yok…

Bunun ne küresel kriz ile, ne git gide büyüyen cari açığımız ile bir ilgisi yok.

Bu düpedüz bir saldırı. Evet, apaçık bir saldırı altındayız. Amerika Birleşik Devletlerinin ticari saldırısı ile karşı karşıyayız. Günümüz dünyasında bu tür bir saldırı, fiili saldırıdan daha fazla etki bırakabilmekte, ülkelere zarar verebilmekte. ABD yönetimi, bu saldırısı ile şu ana kadar evimizdeki ekmeğimizin, rızkımızın üçte birisini almış durumda. Hepimiz yüzde otuz fakirleştik.

Eee peki şimdi ne olacak. Ne yapmalı. Gelinen mevcut durumda hükümetin yanlış ekonomik ve siyasi politikalarının payı var mıdır? Belki vardır. Belki de yoktur. Ancak şimdi bunun ne sırası ne de zamanı.Bunu bilahare tartışırız.

Nasıl ki 15 Temmuz gecesi, sokağa akan herkes AK Partili değilse, Ak parti için değil, ülke için sokaklara aktıysa, bugünlerde de milli duruş sergilemenin siyaset ile ilgisi yoktur.

Evet, bu tehlike savuşturulana kadar, yiğitçe karşı koyulmalı, bir olmalı, bütün olmalı.

Çünkü;

Ülke onurunun parasal karşılığı yoktur.

Peki bu ticari saldırı karşısında neler yapabiliriz ?

Ticari anlamda karşılık verme gücümüz yok ise alanı genişletmeli. İncirlik hava üssü derhal kapatılmalı örneğin. Tüm askeri anlaşmalar gözden geçirilmeli. İran ile askeri ve ticari ilişkiler geliştirilmeli. Irak'taki iş birliğine son vermeli. Afganistan/daki birliklerimiz geri çekilmeli. Rusya’ya Çin’e daha fazla yakınlaşmalı. ABD ile ipleri gererken, Avrupa Birliği ile olan ticari ilişkileri geliştirilmeli. Çünkü Trump hükümetinden memnun olmayan pek çok Avrupa ülkesi mevcut.

Halk olarak, bir süre ithal ürünlerden, ileri teknoloji içerip, döviz çıkışına sebep olan örneğin telefon, tablet, bilgisayardan uzak durmalı. Almamalı. Ekonomik olarak işgal altında olduğumuz bu günlerde “ben” düşüncesinden ziyade “biz” olmaya gayret etmeli. Batan geminin malları düşüncesi ile akın ettiğimiz döviz büfeleri… Unutmamalı ki, hepimiz aynı geminin içindeyiz. Hepimiz batan geminin içindeyiz

Yine tekrarlayalım. Ülke onurunun parasal karşılığı yoktur. Rahip Brunsun asla serbest bırakılmamalı. Asla boyun eğilmemeli.