Tüm Gıda-İş Sendikası Genel Başkanı Hakverdi Purlu, sendikaların faaliyetlerinde yeni bir düzenlemeye gidilmesi gerektiğini söyledi. İş kolundaki yüzde 1’lik kesimi toplayamayan sendikaların toplu sözleşme haklarının bulunmadığından bahseden Purlu, “Sendikal barışı sağlamak, iş hayatının olumsuz etkilerini ortadan kaldırmak mahkemelerin doğru bilgilere ulaşmasını ve Türkiye de tüm işyerlerini sendikalaştırmak için 6356 sayılı yasada bazı düzenlemelere gidilmesinin bir ihtiyaç olduğu açıkça hissedilmektedir” şeklinde konuştu. “SENDİKASIZ ÇALIŞAN İŞÇİ SAYISI 13 MİLYON 79 BİN 738 KİŞİDİR” Purlu, konuşmasının devamında şu ifadelere yer verdi: “SGK verilerine göre, 2020 yılında Türkiye'de çalışan kayıtlı işçi sayısı 15 milyon 203 bin 423 kişidir. Kayıtsız çalışanları saymıyorum. ÇSGB’nın hesabına göre 2021 Temmuz Ayında Türkiye'de işçi sendikalarının üye sayısı 2 milyon 123 bin 685 kişi sendikalı çalışan. Sendikasız çalışan işçi sayısı 13 milyon 079 bin 738 kişidir. Bilindiği üzere, işçi sendikaları 6356 sayılı Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmeleri Kanununun ilgili maddelerine göre kurulur ve faaliyet gösterirler. Sendikaların temsil ettiği kesimin mali ve sosyal haklarını savunabilmesi için hareket serbestliğine ihtiyacı vardır. Ancak; ilgili kanunun içerdiği maddelerde yetki belgesi almak, toplu iş sözleşmesi yapmak için herhangi bir iş kolunda kurulu sendikanın o iş kolunda bulunan toplam işçi sayısının yüzde 1’ini sendikasına üye yapmak gibi kısıtlayıcı bir madde bulunmaktadır. Birkaç istisna sendika haricinde diğer sendikalara faaliyet alanı tanınmamaktadır. “YÜZDE 1 ÜYEYE SAHİP OLAMAYAN SENDİKALAR TOPLU SÖZLEŞME YAPAMIYOR” Herhangi bir iş kolunda faaliyet gösterip de, kendi iş kolunda bulunan işçi sayısının yüzde 1’ine sahip olamayan sendikalar toplu iş sözleşmesi yapamamakta, temsil ettiği kitlenin mali ve sosyal haklarını savunma noktasında kısıtlı kalmaktadır. Ayrıca işçi büyük sendikaların gerek iş yoğunluğu gerek ilgilenmediğini düşünmekte ve özelliklede özel sektörde çalışan işçilere sendika üyesi olduğu anlaşıldığında Mobbing uygulanmaktadır. Hal böyle olunca, temsiliyet görevini layıkıyla ifa edemeyen sendikaların buna bağlı olarak sendikaya işçi üye etmekte ciddi sıkıntılar yaşamaktadır. Bu sebepten dolayı sendikaların yüzde 1’lik oranını tamamlamadan kendilerini savunamayacaklarını ve yetki belgesi alamayacaklarını tasavvur ettikleri için, işçiler baraj sorunu olan sendikalara üye olmaktan kaçınmaktadır. Bu da küçük ölçekli sendikaların kapatılmasına, büyük ölçekli sendikaların korunmasına sebebiyet vermekte ve işçiye seçme hakkı tanınmamaktadır. “YENİDEN REVİZE İÇİN TALEPLERİMİZİ BİLDİRDİK” Gerek anayasamızın ilgili maddeleri, gerekse ILO beyannameleri ve ilgili içtihatlar, yönergeler işçinin sendikal haklarını, sendikaların faaliyet özgürlüğünü koruyan katı ifadeler barındırsa da, 6356 sayılı kanunda hüküm altına alınmış olan yüzde 1’lik üye zorunluluğu bu koruyucu maddelerin etkinliğini yok etmektedir. Bu nedenle ilgili yasada sendikal barışı sağlamak, iş hayatının olumsuz etkilerini ortadan kaldırmak mahkemelerin doğru bilgilere ulaşmasını ve Türkiye de tüm işyerlerini sendikalaştırmak için 6356 sayılı yasada bazı düzenlemelere gidilmesinin bir ihtiyaç olduğu açıkça hissedilmektedir. Kısıtlayıcı ve engelleyici maddelerin yeniden revize edilmesi hususunda gerekli birimlere talebimizi bildirdik.”