Yeniden Refah Partisi Kahramanmaraş il Divan Kurulu toplantası, Genel Sekreter Suat Pamukçu’nun katılımıyla gerçekleşti. Necip Fazıl Kültür Merkezi’nde gerçekleştirilen il Divan Kurulu toplantısında Genel Sekreter Suat Pamukçu ve İl Başkanı Mehmet Dere konuşma yaptı. Burada konuşan Pamukçu, ülkenin ekonomik ve sosyal konularına değindi. Pamukçu, Türkiye’nin yaşanılabilir bi ülke olmadığı vurgusu yaparak “Bugün sokağa çıkın büyüğün küçüğe sevgisi yok, küçüğün büyüğe saygısı yok. Memleket ne hale gelmiş. Sokakta hanımızın durumların gördükçe içimiz kanıyor ne hale gelmişiz. Bütün bunlar gözümüzün önünde dururken aile içi şiddet var, kadın cinayetleri var, cinsel sapıklık var” diye konuştu. Ayrıca Pamukçu, geçtiğimiz hafta idrak edilen Kahramanmaraş’ın 12 Kurtuluş Bayramını kutladı. 12 Şubat deyince aklına Sütçü İmam ve Rıdvan Hoca’ının geldiğini söyleyen Pamukçu, “Kahramanmaraş önümüzdeki seçimde Rıdvan Hoca’ya ve Sütçü İmam’a yakışır bir şekilde onların inancı doğrultusunda hareket ederek Yeniden Refah Partisini en büyük zaferlere ulaştıracaktır” ifadelerini kullandı. “BİR TEK GİDECEK YERİNİZ VAR ODA YENİDEN REFAH PARTİSİ” Yeniden Refah Partisi Genel Sekreteri Suat Pamukçu konuşmasında şunları söyledi: “Bugün sokağa çıkın bakalım Büyüğün küçüğe sevgisi yok küçüğün büyüğe saygısı yok. Memleket ne hale gelmiş. Sokakta hanımızın durumların gördükçe içimiz kanıyor ne hale gelmişiz. Bütün bunlar gözümüzün önünde dururken aile içi şiddet var, kadın cinayetleri var, cinsel sapıklık var. Peki bugünkü iktidar bunları önlemek için ne gayreti var? Bir kere en başta ailenin korunması için bu insanların manevi eğitim alması gerekir. Manevi eğitim almamış bir toplumda siz aile içi şiddeti de, kadın cinayetlerini de, cinsi sapıklığı da önleyemizsiniz. İş eğitimden başlıyor. Kahramanmaraşlılar eğer torununuz cinsi sapıklığa düşmesin diyorsanız sizin bir tek gidecek yeriniz var oda Yeniden Refah Partisi. Çünkü ne İstanbul Sözleşmesi ne de 6 bin 284 sayılı kanunun karşısında duran ne iktidar var ne muhalefet var. Bir tane parti var o da Yeniden Refah Partisi. ŞUBAT AYI DEYİNCE AKLIMIZA 12 ŞUBAT GELİR Şubat ayı deyince aklımıza 12 Şubat gelir. 12 Şubat’ta Kahramanmaraş destansı bir zaferle kurtuluşunu sağlamıştır. Herkes 12 Şubat’ı kurtuluş diye anıyor ama ben 12 Şubat’ı biraz daha farklı görüyorum. 12 Şubat deyince benim aklıma Sütçü İmam ve Rıdvan Hoca geliyor. Bugün Kahramanmaraş sokaklarında gezdiğim zaman hep şunu düşünüyorum: Acaba Sütçü İmam Rıdvan Hoca bugün yaşasaydı bu sokaklarda dolaşabilir miydi yoksa utancından evine mi kapanırdı diye aklımdan geçmedi değil. Onun için 12 Şubat değince aklıma hep Rıdvan Hoca ve Sütçü İmam geliyor. Ben Kahramanmaraşlıların inancına şahidim, biliyorum. Kahramanmaraşlı vatandaşlar inanç sahibi insanlar biliyoruz. 7 Güzel Adamı yetiştiren şehir, inançlı insanların yaşadığı şehir, bizim milli görüş davasına katkısı olanların yaşadığı bir şehir. Böyle bir şehrinde Rıdvan hocaya ve Sütçü İmama yakışır bir şekilde önümüzdeki seçimde de onların inancı doğrultusunda hareket ederek Yeniden Refah Partisini en büyük zaferlere ulaştıracaktır. Kahramanmaraş teşkilatımızdan memnunuz. Teşkilat çalışmalarında başta il başkanımız olmak üzere canla başla çalışıyorlar. Bugün kimin yanına gitseniz biz Yeniden Refah Partisi’nden geldik, Erbakan’ın talebeleriyiz deseniz size ne cevap vereceklerini bizzat kendiniz görürsünüz.” “BİZ BU SÜRECİ YÖNETTİKLERİ KANAATİNDE DEĞİLİZ” Sözlerine garada şehit olan 13 vatandaşa Allahtan Rahmet dileyerek başlayanYeniden Refah Partisi Kahramanmaraş İl Başkanı Mehmet Dere ise şu ifadelere yer verdi: “Bir takım algı operasyonlarıyla ülkemiz devamlı olarak bir krize doğru yönlendirilmektedir. Örneğin pandemi süreciyle ilgili hükümetimiz kararlar alıyor. Biz bu süreci yönettikleri kanaatinde değiliz. Nedenini sorarsanız bir bakıyorsunuz insanımıza sakın kalabalık bir yerde toplanma düğününü yapma. Tamam, fakir fukara düğününü yapmasın. Bir bakıyoruz kendileri güle oynaya istediği düğünü yapıyorlar. Bu tehlike sadece fakirlere mi? sadece bürokraside gücü olmayan insanlara mı? Yakın bir tarihte Cumhurbaşkanımız Rize’de idi salona bakıyor ‘Maşallah pandemiye rağmen tıklım tıklım dolu hepinizi tebrik ediyorum’ diyor. Bu tedbiri almakla görevli olan idare bu tezatı kendisi milletinin gözüne baka baka yapıyor. “ÜLKEMİZİN YÜZDE 82’Sİ YOKSULLUK SINIRININ ALTINDA YAŞIYOR” İnsanımız açlıkla karşı karşıya ülkemizin yüzde 82’si yoksulluk sınırının altında yaşıyor yüzde 38’i de açlık sınırında, aç kalacak noktada. Bu ülke nereye gidiyor? 2002’den 2018’e kadar 526 Milyar Dolar sizlerin emeğinin içinden alınan faiz var. Farkında değilsiniz ekmek alırken su alırken veriyorsunuz. Bu ülke bu kadar zengin mi ki 526 milyar dolarak faizcilere, tefecilere veriyor? Çünkü gömlek değiştiren insanlar şu anda gerçekten Anadolu’nun sahibi olan o milli görüş zihniyetinden uzaklaştıklarından basiretleri kapanmış durumda. 526 milyar dolar faizcilerin eline bütün insanımız teslim edilmiş durumda. Yazıklar olsun! Gerçekleri bilipte bu ülkenin geleceğini görüpte faizcilere tefecilere hizmet eden zihniyete yazıklar olsun. “DOĞMAMIŞ ÇOCUKLAR BİLE BORÇLU DOĞUYOR” Ülke insanımız o kadar borçlandırılmış ki 2002’de tüm Türkiye’deki evlerde yaşayan insanları borçları 6.6 milyar TL. 2020 yılına geldiğimizde TÜİK verilerine göre 808 milyar TL borçlu durumdayız. Haberiniz yok belki ama hepimiz borçluyuz. Hatta doğmamış çocuklar bile borçlu doğuyor. Bugün ne yapılıyor bizlere rağmen Türkiye’deki yasaları Avrupa Birliği çıkarıyor. İşte onun için Domuz eti kasaplık et ürünü ilan ediliyor, onun için faiz serbest bırakılıyor, onun için edepsizce zina serbest bırakılıyor, onun için İstanbul Sözleşmesi imzalanıyor, onun için 6 bin 284 sayılı yasa uygulanıyor. Bir yandan ekonomimizi çökertmek bir yandan sosyal yapımızı bozmak, aile yapılarını bozmak üzere her gün açın televizyon dizilerinde mutlak bir kadının gayri meşru çocuğu olan filmler göreceksiniz. Çünkü Avrupa Birliği destekliyor, para veriyor. Peki RTÜK ne yapıyor? Seyrediyor.” Haber: Abdulsamet İspir