Kahramanmaraş’ta binlerce kişinin katılımıyla Kent Meydanı’nda “Demokrasi ve Şehitler Mitingi” düzenlendi.

Sabah saatlerinden itibaren miting alanına giden vatandaşlar, güvenlik kontrolünden geçirilerek alana giriş yaptı. İçeri giren vatandaşların, sahneye yakın bölgelerden yer bulabilmek için adeta birbiriyle yarıştığı görüldü. Koşarak alana giren vatandaşlar, ön kısımlara doğru ilerledi. 15 Temmuz
 darbe girişimi sonrası Türkiye genelinde başlatılan 'Demokrasi Nöbetleri'nin sonuncusu olarak düşünülen "Demokrasi ve Şehitler Mitingi" Kent Meydanı’nda İstiklal Marşı'nın okunmasıyla başladı.  Darbe girişiminde tanklara, F16'lara, ağır silahlara direnerek dünyada eşine az rastlanır bir dayanışma sergileyerek demokrasiye sahip çıkan milyonlar bir kez daha tek vücut oldu. Tüm Türkiye’de aynı anda başlayan demokrasiye ve milli iradeye sahip çıkmak için meydanlara sadece Türk Bayraklarıyla akın eden vatandaşlar her şehirde demokrasi meydanı olarak belirlenen yerleri adeta süsledi. Kahramanmaraş’ta ise Demokrasi Meydanı olarak belirlenen Kent Meydanı’nda şehir halkı alanı hınca hınç doldurdu. Kentte 7’den 70’e her kesimin katılımı ile gerçekleşen mitinge Başbakan Yardımcı ve Ak Parti Kahramanmaraş Milletvekili Veysi Kaynak’ta katıldı. “Demokrasi ve Şehitler Mitingi”nde Başbakan Yardımcı ve Ak Parti Kahramanmaraş Milletvekili Veysi Kaynak, Milletvekili Celalettin Güvenç, Kahramanmaraş Valisi Vahdettin Özkan ve Büyükşehir Belediye Başkanı Fatih Mehmet Erkoç, birer konuşma yaptılar.

7’DEN 70’E MİLLET OLARAK İMAN VE VATAN SEVGİSİ İLE BİR ARADAYIZ’
Bugün Cumhurbaşkanının çağrısı üzerine 81 ilde iktidarıyla, muhalefetiyle, kadınıyla, erkeği ile askeriyle, polisiyle, 7’den 70’e bir millet olarak ellerinde bayrak kalplerinde iman ve vatan sevgisi ile bir arada olduklarını söyleyen Başbakan Yardımcısı Veysi Kaynak, şunları kaydetti: “15 Temmuz’da yaşadığımız hain darbe girişimiyle Türkiye, vatanımızın aziz evlatları bir kez daha kurtuluş ruhunu, Çanakkale ruhunu bir kez daha bizlere yaşattılar. 15 Temmuz’da yaşadığımız hain darbe teşebbüsünün ne olduğunu hepimiz biliyoruz. Bu milletin parasıyla alınan, bu milletin silahlarını, bu milletin uçaklarını, bu milletin tanklarını, bu milletin toplarını, bu milletin üzerine süren haşhaşileri, o sapıkları, o hainleri bu elimizde ki bayrakla ve kalbinizde ki imanla durdurdunuz. Onlar zannettiler ki bizim milletimiz, bizim insanımız tankın, topun, uçağın karşısında eğilirler. Bizim milletimizin kalbinde ki imanı, kalbinde ki vatan sevgisini, elinde ki bayrağa olan düşkünlüğünü onlar bilemezler. Bizim milletimiz vatanı için, bayrağı için, devleti için, namusu için yaşar ve bunlar için ölür. Tankın karşısında değil, sadece Allah’ın karşısında eğilir. O yüzden 15 Temmuz’da yaşadığımız bu hain girişim dolayısıyla bütün kesimler birleşip, bir arada olduk. O gün bütün muhalefet partileri, iktidar partisi milletvekilleri sizin iradenize, sizin meclisinize sahip çıktılar. Biz o darbe teşebbüsü karşısında milletimizin aziz evlatlarından 240 şehit verdik. Terörle mücadele etsin diye büyütüp beslediğimiz evlatları, polis yaptığınız, vatan için, bayrak için gözünü kırpmadan teröristin üzerine giden evlatlarınızı akşam yatakhanelerinde bombaladılar. 47 polis kardeşimiz şehit oldu. Bir tanesi de Türkoğlu’ndan olan bizim kardeşimiz. 5 askerimiz şehit oldu. 174 sivil vatandaşımız şehit oldu. Bunların hepsi bu vatanın öz evlatları ve bu vatan için canlarını hiçe sayan aziz şehitlerimizdir.”

BU DARBEYİ MİLLETİMİZİN DİK DURUŞU İLE SAVUŞTURDUK’
15 Temmuz darbe girişimini milletin dik duruşu ile püskürtüldüğünü ifade eden Kaynak, şunları söyledi: “Bizim şerefli ordumuzun TSK’mızın en şerefli üniformalarını ele geçirmiş bir grup teröristin darbe teşebbüsü işte böyle 78 milyon milletimizin bütün evlatlarını bir arada tuttu. Dimdik tuttu ve Allah’ın izniyle bu darbeyi milletimizin dik duruşu ile savuşturuldu. Bir düşünün bizim meclisimiz gazi meclistir. Bizim meclisimiz kahraman meclistir. Bizim meclisimiz bu devleti kuran meclistir. Anadolu’nun işgal edildiği Fransız’ından, İngiliz’ine, İtalyan’ından Yunan’ına, o günleri bir hatırlarsak Mustafa Kemal önce çözümü millete aradı ve Türkiye’nin her tarafından Ankara’da toplanıp bir meclis kurmak istediler. 23 Nisan 1920’de açılan meclis kendisine 2 tane hedef koydu. O zaman ki tabirle söyleyeyim. Bu meclisin hedefi tam bağımsızlık ve millet egemenliği hâkimiyetidir. İşte düşünün bu çılgın adamlar Atatürk’ün kurduğu ve bu devleti kuran gazi meclisi bombalamaya cesaret ettiler. Ama o mecliste sizin seçtikleriniz sizden aldıkları emanete bombaların altında durarak sahip çıktılar.”

TIP KI FATİH GİBİ’
Kaynak, Cumhurbaşkanı Cumhurunun, milletinin yanında olur bizim Cumhurbaşkanımız milletinin yanında olduğunu söyleyerek konuşmasına şu şeklide devam etti: “Eğer Yavuz mısır seferinde askerinde başlayan huzursuzluk üzerine eşini, çocuğunu rahatını düşünen dönebilir ben cihat etmeye şehit olmaya gidiyorum demeseydi o topraklar Osmanlının adaletiyle tanışabilir miydi? Ve Fatih büyük sultan peygamberimizin övgüsüne mazhar olmuş büyük komutan. Bakın dünyada efendimizin, peygamberimizin met ettiği 3 tane şehir var. Biri doğduğunu yer Mekke, diğeri annesinin memleketi Münevver Medine ama peygamberimiz İstanbul’u fetih eden asker ne güzel asker, İstanbul’u fetih eden komutan ne güzel komutandır diye İstanbul’u da 1400 yıl önce met etmiştir. O İstanbul kaç kez kuşatılmasına rağmen, kaç kez fetih edilmeye çalışılmasına rağmen, o İstanbul hep direnmiştir. Surlarıyla, donanmasıyla. O tarihi anı hatırlayın. Büyük kumandan Fatih atını denize sürer ve der ki: Ya ben İstanbul’u alırım, ya İstanbul beni. İşte 15 Temmuz’a bağlayan akşam başkomutanımız, Cumhurbaşkanımız Fatih’in atını İstanbul’un sularına sürdüğü gibi kendisine tekneyle Yunan adalarına kaçma teklif edildiği halde Cumhurbaşkanı Cumhurun olduğu yerde olur. Ben uçağıma atlıyorum ve İstanbul’a gidiyorum demese aynı atası Fatih gibi inanın bu darbeyi savuşturamazdık. “

ASLA MERHAMETLİ OLMAYACAĞIZ’
Darbe teşebbüsü Kuran mucizelerini bir kez daha yaşattığını söyleyen Kaynak, bu zulmü edenlere asla merhamet göstermeyeceklerinin altını çizdi. Kaynak, “Bugün sizin elinizdeki bu bayrakla, kalbinizdeki bu imanla durduğunuz gibi fil hadisesini bize bizim milletimize yeniden yaşatan Rabbime hamd olsun. Cumhurbaşkanımız diyor ya 40 yıl emek verdiler bugün için, 40 yıl nakış işler gibi ördüler, 40 yıl tuğla tuğla bir bina yaptılar. Ama 20 saatte darmaduman ettiniz. Aynen rabbimim onlar, o imansızlar örümceğin arkasında yaptığı evin arkasına saklananlar gibidir. Örümcek o ağı örmek için çok büyük emek sarf eder. Oda nakış gibi işler, ipek gibi işler. Ama Allah öyle buyuruyor bir fiskelik canları vardı. Büyük Türk Milleti bir fiskelik canları olduğunu gösterdi. Allah sizden razı olsun. Şimdi sıra bizde. Sizin iradenize, kararınıza, dik duruşunuza karşı şimdi görev bizde. Allah’ın izniyle bu millete karşı o insafsız, o vicdansıza karşı hak ettikleri en büyük cezayı vermek görevi bizde. Göreceksiniz ki biz asla zulüm edenlerden olmayacağız. Biz adil olacağız. Ama asla merhametli olamayacağız” şeklinde konuştu.

TARİHİN EN BÜYÜK İHANETİNİ HEP BİRLİKTE PÜSKÜRTTÜK’
Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) İçişleri Komisyon Başkanı ve AK Parti Kahramanmaraş Milletvekili Celalettin Güvenç ise tarihin gördüğü ve göreceği en büyük ihaneti hep birlikte püskürttüklerini söyleyerek şunları kaydetti: “15 Temmuz’da siz ki tarihin gördüğü ve göreceği en büyük ihaneti kadınıyla, erkeğiyle, yaşlısıyla, çocuğuyla, Kürdiyle, Türküyle, Alevi’siyle, Sünni’siyle, CHP’lisiyle, MHP’lisiyle, AK Partilisiyle, püskürttünüz ya yine siz 15 Temmuz’dan bu tarafa meydanlarda aynı şekilde tarihin gördüğü ve göreceği en büyük halk hareketini, demokrasi hareketini, memleket hareketini ortaya koyuyorsunuz ya sizin için söylenecek ve yapılacak 2 şey var. Çünkü tarih ve bilim adamları bu destanı hakkıyla yazmakta kelimeler yetmeyecek. Sayfalar yetmeyecek. Bilim adamlarının aklı sizin Kahramanlığınıza gücü yetmeyecek. Onun için burada ben şimdi sizlere övgü düzme yerine hakkınız olan 2 şeyi yapıp kürsüden ineceğim. Birincisi dünyayı şaşırtan bu kahraman millet önünde ancak saygıyla eğilir. İkincisi ise gelecek adına, ülkemizi kurtarmak adına, dünyanın süper ülkeleri arasına katmak adına güçlü bir gelecek adına, güçlü bir İslam Coğrafyası oluşturmak adına, insanlık medeniyetimizi ortaya koymak adına diyorum ki ey yüce milletim Allah bu birliğinizi bozmasın.”

BU SADECE BİR ASKERİ DARBE GİRİŞİMİ DEĞİLDİR’
Kahramanmaraş Valisi Vahdettin Özkan da, bu kalkışmanın sadece bir askeri darbeden ibaret olmadığını belirterek, bunun Türk evlatlarının geleceğe yönelik bir hakkını gasp etme kalkışması olduğunu söyledi. Vali Özkan, “Yakın bir zamanda FETÖ’nün 40 yıldır bütün kurumlarımıza sinmiş, daha sonra bir şekilde harekete geçirme noktasına gelecek bir düzeye ulaşmış, bütün ekiplerin topyekûn Türk Milletinin kültürüne, maneviyatına gelecek nesillerine bir saldırı ile karşı karşıya kaldık. Yakın zamanda olan bir faaliyet sadece askeri bir darbe değildir. Bu hem Türk evlatlarının geleceğine yönelik hakkını gasp etme kalkışımdır, hem de bütün kurumların içine birleşmiş kadroların bir hareketidir, hem de bu kadroların günübirlik çok iyi bir planlama ile yapmış olduğu bir faaliyettir. Bütün küresel güçlerin desteklediği bu faaliyetin karşısında ancak bu imanı taşıyan, bu milletin şanlı direnişi dur diyebilecekti. Kahramanmaraş’ta bizim bu şanlı milletimizin direnişinin tarihte olduğu gibi bugünde de en güzel en önemli ve en özellikli direnişi 15 Temmuzda göstermiştir. Ben bu şanlı direnişi gösteren bütün milletimizi saygıyla selamlıyorum. Bu uğurda canlarını kaybeden şehitlerimize Allah’tan rahmet diliyorum” şeklinde konuştu.

TÜM TÜRKİYE’DE AZİZ MİLLETİMİZ AYAKTA’
Vatanı, bayrağı, dini, özgürlüğü söz konusu olduğunda aslan kesilen vatan hainlerini durdurmak için gövdesini siper eden her biri birer Sütçü İmam, Arslan Bey, Mıllış Nuri, Senem Ayşe gibi İstiklal kahramanına dönüştüklerini söyleyen Kahramanmaraş Büyükşehir Belediye Başkanı Fatih Mehmet Erkoç da şunları kaydetti: “Ezanları susturan darbelerden, darbeleri durduran ezanlara lütfeden Allah’a hamd olsun. 15 Temmuz günü emperyalist güçlerin tetikçisi olan Fetullah terör örgütünün teröristleri Türk silahlı kuvvetlerimize sızarak aziz milletimize karşı alçakça ve haince bir saldırıda bulunmuştur. Aziz milletimin onur ve şerefine, aziz milletin iradesine, aziz milletimizi temsil eden başta TBMM olmak üzere Cumhurbaşkanlığı külliyesine, milletin adamı Cumhurbaşkanımıza, kahraman güvenlik güçlerimize alçakça ve haince bir saldıra da bulunmuşlar. Ama hamd olsun bu saldırı aziz milletimizin birlik ve beraberliğimizin sayesinde omuz omuza paramparça edilmiş, püskürtülmüştür. Bu bir işgal harekâtıydı. Bu emperyalist güçlerin aziz vatanımızı, güzel ülkemizi kaos ve kargaşaya götürmenin ön planıydı. Buna izin vermedik ve vermeyeceğiz. Bu sizlerin yetki ve kararın sizlerin elinde olmasını kabul edemeyenlerin kararlarınıza saldırılarıdır. Çünkü bu ülkede ki yönetimleri Cumhurbaşkanı, TBMM’ni, Belediye Başkanlarını ve Milletvekillerini sizler seçiyorsunuz. Sizler uluslararası güçlerin doğrultusunda karar vermediğiniz için onlarda bu şekilde alçakça saldırıda bu yetkiyi gasp etme peşindeler. Hamd olsun hep beraber 15 Temmuz da bir destan yazdık. 100 yıl önce İstiklal savaşında nasıl kararlı durmuşsak şimdide öyle durduk. Hatırlarsanız o dönemlerde de başta emperyalist ülkelerin ambargosunu isteyenler vardı. Ama kahraman ecdadımız al yıldızlı al bayrağımız dalgalanmadıkça yerin altı yerin üstünden daha hayırlıdır diye bu İstiklal mücadelesini başlatmıştır. Hamd olsun 15 Temmuz da aynı duygu ve düşüncelerle dünyaya haykırdı. Biz birlik ve beraber olduğumuzda aziz milletimize hiç kimsenin gücü yetmez. Bugün tüm Türkiye’de aziz milletimiz ayakta.”
Haber: Emre Akkış


Editör: Mahmut Beyaz