KMBGC Başkanı Arslan Deveboynu ile Başkan Yardımcısı Mehmet Yüzbaşıoğlu, Genel Sekreter Serdar Erdoğanyılmaz’dan oluşan KMBGC Heyeti, Büyükşehir Belediyesi tarafından geleneksel hale getirilen ve bu yıl 4’üncüsü düzenlenen Uluslararası Kahramanmaraş Kitap ve Kültür Fuarı’nı ziyaret etti. Fuarda yer alan stantları tek tek gezerek, kitapları inceleyen, bunun yanında da stant görevlileri, okuyucular ve yazarlarla fuar hakkında bilgi alışverişinde bulunan KMBGC Heyeti, ziyaret sonrası Aksu TV’nin canlı yayınına konuk oldu. Fuar alanı içerisinde bulunan KMBGC Standı içerisinde gerçekleşen canlı yayında konuşan Başkan Deveboynu, kentin bin 600’lü yıllarda Karacaoğlan’la başlayan bir şairlik ve yazarlık kültürünün olduğunu söyledi. Fuarın şehre layık bir organizasyonla yapıldığının altını çizen Başkan Deveboynu, beklentilerinin Kahramanmaraş’ın dünya ile olan edebiyat kültürünü geliştirmek olduğunu ifade etti. Fuar alanına gelen kişilerin kent basınına ve edebiyatına destek vermeleri gerektiğini anlatan Başkan Deveboynu, okuma kültürünün tam anlamıyla yaygınlaştırılabilmesi için okumaya gazetelerden başlanılmasını istedi. Başkan Deveboynu’nun ardından Başkan Yardımcısı Mehmet Yüzbaşıoğlu ve Genel Sekreter Serdar Erdoğanyılmaz’da birer konuşma yaparak, fuarla ilgili görüşlerini belirtti. “HER YIL DAHA DA GÜZEL BİR HALE GELİYOR” Başkan Deveboynu, konuşmasının devamında şu ifadelere yer verdi: “Kahramanmaraş Büyükşehir Gazeteciler Cemiyeti olarak, yönetim kurulu arkadaşlarımızla beraber Büyükşehir Belediyesi’nin vermiş olduğu destekle standımızı açtık ve etkinliğe katıldık. Tabii bu fuarın dördüncüsü olduğu için Büyükşehir belediyesi her yıl bir şeyler katarak daha da güzel yapıyor ve daha başarılı oluyor. Kahramanmaraş’ın bin 600’lü yıllardan Karacaoğlan döneminden gelen bir şairlik ve yazarlık kültürü var. Bu o dönemde Karacaoğlan’la başlayan bir ekol. Bu ekolun arkası yıllarca devam etmiş ve Necip Fazıl Kısakürek gibi yedi güzel adam gibi bir sürü ödüller kazanmış, bir sürü ödüller kazanmış, aynı zamanda Âşık Mahsuni gibi büyük ozanlar çıkarmış ve hala da çıkarmaya devam ediyor.” “KAHRAMANMARAŞ’A YAKIŞIR BİR FUAR” Kitap ve Kültür Fuarı’nın kente yakışır bir organizasyonla devam ettiğini dile getiren Başkan Deveboynu, uluslararası yazarların fuar alanındaki stantlarda daha çok yer alması gerektiğini sözlerine ekledi. Başkan Deveboynu, “Kahramanmaraş Türkiye’de edebiyat kültürünü en iyi yansıtan şehirlerimizden biridir. Kahramanmaraş bu düzenlenen fuara layık bir şehirdir. Bu fuarımız da artık uluslararası olma niteliği taşımaktadır ve uluslararası yazarlarımızın da bu stantlar da olması gerekmektedir. Eğer bunu Kahramanmaraş olarak başarabilirsek gerçekten çok büyük işler yapmış oluruz. Avrupa’sından, Asya’sından, Amerika’sından, bütün dünyadan yazarların, kitapların, İngilizcesi, Almancası, Türkçeye çevrilmiş olanlarıyla birlikte olması, uluslararası algıyı yakalamamızda bize yardımcı olur” şeklinde konuştu. EDEBİYAT VE BASINA DESTEK! Vatandaşların kent basınını ve edebiyatını daha çok önemsemesi gerektiğini söyleyen Başkan Deveboynu, şöyle konuştu: “Bu vesile ile Kahramanmaraş’ımızı da tüm dünya ya tanıtmış oluruz. Bu bizim için çok önemli bir unsur. Kahramanmaraş’ın kültürüyle ve edebiyatıyla kendini dünyaya daha da iyi tanıtacağına inanıyoruz. Bizim beklentimiz, bu fuarı Kahramanmaraş’ın dünya ile olan edebiyat kültürünü geliştirmek. Ayrıca fuara gelen vatandaşlarımız, Kahramanmaraş’ın edebiyatına ve basınına destek vermeleri gerekmektedir. Bir insanın, gazeteleri okuması, kitapları okuması, o şehrin gelişmesine vesile olur. Okuma alışkanlığını gazete ile başlatabiliriz.” “ÖNCE GAZETE OKUMALIYIZ” “Okuma alışkanlığının kazanılabilmesi adına önce gazete okunması lazım” diyen Başkan Deveboynu, son olarak sözlerine şunları ekledi: “Kahramanmaraş’ta çıkan günlük ve haftalık gazetelerimizi biz kurduğumuz stant da bulunduruyoruz. Dolayısıyla Türkiye’de okuma kültürü tam anlamıyla yerine oturmuş değil. Bu kültürün oturması için, okullar da eğitimciler, evler de anne ve babalar, çocuklarına bunu teşvik ederek yapabilirler. Sadece eğitimle olmaz. Dolayısıyla burada ailevi kültür de önemli bir nokta. Anne ve babalar çocuklarına, okuma kültürünü alıştırması lazım. Büyüklerimiz bir defa evlerine mutlaka günlük bir gazete almalılar. Önce biz gazeteleri okumalıyız ki arkasından da kitaplara yönelenim. Bizim tavsiyemiz, tüm eğitimcilere, tüm anne ve babalara çocuklara kitap okunma alışkanlığının öğretilmesidir.” “YOL KAT ETMEK OKUMAKTAN GEÇİYOR” KMBGC Başkan Yardımcısı Mehmet Yüzbaşıoğlu, okumanın ciddi avantajlar doğuracağına vurgu yaparak, şunları kaydetti: “Fuar kültürü tabi bir anlamda bize Avrupa’dan geldi. Avrupa, belki de yüz yıl önce bu fuar kültürünü başlatmıştı ama Türkiye’de son yıllar da yoğunlaştığını görüyoruz. Bu doğrultuda Kahramanmaraş’a da sık sık değişik manalar da fuarlar sergilenmekte. Bu dördüncüsüne katıldığımız kitap fuarı da bu faaliyetlerden bir tanesidir. Tabi kitap fuarları çok önem arz etmektedir ve her şey kitaptan geçmektedir. Bugün gelişmiş ülkelere baktığımız da onlar eğitimde, bilimde, ilimde, teknolojide ve sanayide yol kat etmeleri, okumaktan geçmektedir. Biz ülke olarak çok fazla okumayı sevmiyoruz. Bugün Türkiye’de en fazla satılan gazete 300 bin tiraja ulaşmış. Bugün gelişmiş bir ülke de satılan gazete sayısı ise 15 milyona ulaşmış. Şimdi biz, nereler de olduğumuzu buna bakıp anlamamız lazım. Tatbiki sadece okumakla olmuyor, okumadan yazamazsın, okumadan düşünemezsin, okumadan konuşamazsın. Bu kitap fuarları bizim gerçekten ufkumuzu açıyor. Tatbiki önce okumak, gazete okumaktan başlıyor ve kitapta bunun destekleyicisidir. Burada ki gençler ve öğrenciler gelip hep kitap alıyor, dilerim bu kitapların hepsi okunur. Yani kısacası okumadan hiçbir şey olmaz Kanaat’ındayım. Örnek verecek olursak, Güney Kore, Finlandiya, bunlar kendi teknolojilerini yarattılar, çünkü bu ülkelere daha çok okuyorlar. Dolaysıyla biz günü ve gündemi takip etmek için gazeteleri mutlaka okumalıyız. Daha sonra da kitaplara yönelmeliyiz.” “KABUĞUMUZU KIRDIK” Genel Sekreter Serdar Erdoğanyılmaz ise, Gazeteciler Cemiyeti olarak fuarda sosyal sorumluklarını yerine getirdiklerini belirterek, şunları söyledi: “Kahramanmaraş son 4-5 yılda kabuğunu kırdı. Kahramanmaraş’ta çok farklı etkinlikler görmeye başladık. Kitap fuarı olsun, dondurma festivali olsun, buna benzer birçok etkinlikleri görüyoruz ve bu bizi mutlu ediyor. Bugün de kitap fuarında Kahramanmaraş Büyükşehir Gazeteciler Cemiyeti’nin açmış olduğu bu stant, benim için çok anlam ifade ediyor. Eğer Kahramanmaraş’ta yaşıyorsanız, Kahramanmaraş’ın bütün sorunlarına sosyal sorumluluğunuz olacak. Taşın altına elinizi koyarak bir katkıda bulunmanız lazım. Bugün Kahramanmaraş Büyükşehir Gazeteciler Cemiyeti bu standı açarak, kitap fuarına verdiği desteği göstermiştir. İlçelerimizden gelen gazetelerle birlikte şehrimizde ki gazeteler stantta bulunuyor. Ayrıca çok anlamlı bir olay da var. Standımızın duvarında Kahramanmaraş’ın 1920 yılında çıkan ilk gazetesinin de bir görüntüsü var. Bunlar güzel şeyler. Burada cemiyetimiz gerçekten sosyal sorumluluğunu yerine getirerek, kitap fuarına desteğini bu şekilde sürdürüyor. Dolayısıyla Kahramanmaraş’taki iş adamlarımızı ve bütün kuruluşlarımızı, buralarda ki aktivitelere davet ediyoruz ve onlar da bu sorumlulukta yer alsınlar istiyoruz. Ellerinden geldiğince Kahramanmaraş’ın kabuğunu kırmaya yardımcı olsunlar. İnanıyorum ki el ele vererek bu şehir çok daha güzel günlere gidecek ve çok daha farklı çok daha güzel Kahramanmaraş’la buluşacağımıza inanıyorum.” “OKUMA ALIŞKANLIĞIMIZ YOL” Okuma alışkanlığının olmadığını aktaran Erdoğanyılmaz, “Bizim çocukluk dönemimize, çocuk klasikleri okuyarak başladık. Ortaokul dönemimize geldiğimiz de biraz daha zorlara geçtik. Lise dönemimizde Türk klasiklerini okuduk. Öğretmenlerimiz bizlere o dönemler de baskı yaparlardı, okuturlardı. Türk klasiklerini okumadan Dünya klasiklerine geçmezdik. Lise sona geldiğimizde de dünya klasiklerine Tolstoy’a Dostoyevski’ye geçtik. Yani bizim nesil okuyarak geldi, ama şimdiki nesil kendi çocuklarımız dâhil maalesef okuma alışkanlıkları pek yok. İnternet ve televizyon ortamı çocuklarımızı koparttı. Dolayısıyla beyinler de boşalıyor. Beyinleri doldurmak için mutlak okumak lazım. Çocuklarımızı ve gençlerimizi mutlaka ve mutlaka okumaya yönlendirmemiz lazım. Okumanın alışkanlığını bence ilkokul öğretmeni verir. İlkokul öğretmeni, çocuğa okuma alışkanlığını veremezse, ilkokuldan sonra bir kişiye okuma alışkanlığı kazandırmak çok zor. Onun için burada ki büyük görev ilkokul öğretmenlerimize düşüyor. Eğer onlar çocuklarımıza kitap okuma alışkanlığını verirlerse, şikâyet ettiğimiz konuyu ancak o şekilde düşünürler diye düşünüyorum” ifadelerini kullandı. Haber: Emre Akkış