Türkiye edebiyatında ve düşünce tarihinde önemli etkiler bırakmış Kahramanmaraş’ı temsil eden fikir adamı, edebiyatçı Nuri Pakdil Manşet Gazetesi’ne konuştu.Şairler şehri denildiğinde akla ilk gelen şehir Kahramanmaraş. Halk şiirinin büyük ustası Karacaoğlan'dan, modern şiirin önemli temsilcisi Necip Fazıl'a, Erdem Bayazıt'tan Cahit Zarifoğlu'na, Nuri Pakdil'den Âşık Mahzuni'ye kadar pek çok şair ve yazarı yetiştiren şairler şehri Kahramanmaraş sonuna kadar hak eder bu unvanı. Bir çok edebiyatçının yolunun kesiştiği bu güzel kent ‘Kahraman’ unvanıyla da madalyalı tek şehir konumunda. Yıllarını edebiyata vermiş ve Kahramanmaraş’ın adını tüm dünyaya duyuran isimlerden biri olan fikir adamı, edebiyatçı Nuri Pakdil Manşet Gazetesi Haber Müdürü Mücahit Dalkara’ya konuştu. Edebiyat tarihinde önemli yer edinmiş ve yıllardır ismi dillerden düşmeyen Pakdil, yarın Kahramanmaraş Fuar Merkezi’nde açılacak olan Kahramanmaraş 2. Kitap ve Kültür Fuarı hakkında değerlendirmelerde bulunarak, gençlere de bir birinden önemli nasihatlarda bulundu. İşte Nuri Pakdil ile yaptığımız röportaj:Kahramanmaraş Edebiyatına bakış açınız nasıl?Kahramanmaraş edebiyatına bakışım her zaman dikkat çekici oldu. Çünkü ben Kahramanmaraşlıyım. Büyük bir heyecanla Maraş’a ait her şeyle yakından ilgilendim. Konu edebiyat olduğu zaman bu ilişki daha da arttı.20 Kasım’da açılacak olan Kahramanmaraş 2. Kitap ve Kültür Fuarı hakkında ne düşünüyorsunuz?Kahramanmaraş’ta böyle bir fuarın düzenlenmiş olması çok heyecan vericidir. İnşallah fuara gittiğimiz zaman yeni okuyucularla tanışma fırsatımız olur. Fuarın oluşumunda emeği geçenleri kutluyor ve başarılar diliyorum. Fuarın devamlılık kazanması gerekir ki şehrimizde bir kimlik kazansın. Fuar geçici bir heves olmamalıdır. Kahramanmaraşlı olmanın gururunu ve onurunu yaşıyorum ve fuar kurulacağı için heyecan içerisindeyim.Kitap fuarının şehre ve insanlara nasıl bir katkısı olur?Kitap fuarının hem şehir hem de insanlar açısından çok olumlu katkıları olur. Yazar okuyucularıyla tanışır. Okuyucular yazarları görür. Karşılıklı sohbetler gerçekleşir. Kitap fuarlarının başarılı olması devamlılığına bağlıdır. Geçici bir zamanda açılan ve kapanan bir fuar olmalıdır. Fuarlara önemli yazarlar davet edilerek, konferanslar, açık oturumlar ve paneller düzenlenmelidir.Yeni nesilden ümitli misiniz? Yeni nesilden neler bekliyorsunuz?Kahramanmaraş’ta yeni nesilden kimse şair ve yazar olarak çıkmadı. Benim bildiğim kadarıyla önemli yazar diyebileceğimiz insanlar henüz yoktur. Üstad Necip Fazıl Kısakürek’le gelen Kahramanmaraşlı yazarlar kuşağı Cahit Zarifoğlu ve Rasim Özdenörenle birlikte devam ediyor. Gençlerin her şeyden önce iyi derecede bir yabancı dil öğrenmeleri şarttır. Yabancı dil öğrenilmeden ciddi anlamda bir yazar olunamaz. Maalesef ki gençlerde dil konusunda bir ürkeklik ve çekingenlik mevcut. Hevesli gençlere rastlayamıyorum. Gençlere tavsiyem şudur ki; açılacak olan Kitap fuarını mutlaka gezip görsünler.Kahramanmaraş’tan bu kadar edebiyatçının çıkmasını neye bağlıyorsunuz?Kahramanmaraş’ın bu kadar çok edebiyatçı yetiştirmesi tamamen Allah’ın lütfu ve ihsanıdır. Kahramanmaraş konumu olarak ta dağların eteğinde ve çok güzel bir yere sahiptir. Halk şairlerinin yetiştiği ve yetiştirdiği bir şehirde olmuştur. Yol üzerinde ve tarihi bir şehirdir.Yeni gelen kuşak, edebiyatçıların izinizden gidiyor mu?Hayır. Yeni gelen kuşağın bizlerin izinden gittiği kanaatinde değilim. Bu kişi ciddi bir yazar olacak diyebileceğim bir kişiye henüz rastlayamadım.Yeni neslin edebiyat öğrenmesi için hangi tavsiyelerde bulunursunuz?Yeni kuşağın mutlaka bir yabancı dil öğrenmelerini istiyorum. Yabancı dil öğrenilmeden ciddi bir yazar ve düşünür olunamaz. Yazık ki arkadaşlarımızın birçoğu hala bu dil konusunda çok çekingen davranıyor. Öğrenmek istemiyorlar zorlarına gidiyor. Elbette bir dil öğrenmek zordur ama dil öğrenmekten başka çare yok. Zorlukları yenecek olan insanın kendi öz iradesidir. RÖPORTAJ: MÜCAHİT DALKARA