Bütün siyasi partilerde olduğu gibi Saadet Partisi’nde de 31 Mart’ta gerçekleştirilecek olan Mahalli İdareler Seçimi çalışmalarına aralıksız sürüyor. Bu kapsamda uzun süre Saadet Partisi İl Başkanlığı görevini yürüten ve son olarak ise Saadet Partisi tarafından Türkoğlu Belediye Başkan Adayı olarak gösterilen Erkan Pınarbaşı, gerek vatandaş gerekse de esnaf gezilerine hız kesmeden devam ediyor. Aday olarak açıklanmasının ardından hızlı bir şekilde ziyaretlerine başlayan Pınarbaşı, Türkoğlu’nda yoğun ilgi görüyor. Birçok mahalleye geziler gerçekleştiren Pınarbaşı, bu kez ise Türkoğlu’nun nüfuslu mahallelerinden olan Uzunsöğüt ve Avşarlı’yı gezdi. Vatandaşların sorunlarını dinleyen Pınarbaşı, göreve seçilmesi halinde gerekli çalışmaları hızlı bir şekilde yapacağını kaydetti. Pınarbaşı ayrıca Uzunsöğüt Mahallesi’nde Karakız, Avşarlı Mahallesi’nde ise Sağlam ve Avşar ailelerinin düğününe katılarak hayırlı olsun dileklerinde bulundu. “BU SEÇİMİN KAZANANI SAADET PARTİSİ OLACAK” Ziyaretler sonrası açıklamalarda bulunan Erkan Pınarbaşı, “İktidar partisi son dönemde Saadet Partisini dillerinden hiç düşürmüyorlar. Saadet partisi son dönemin yıldızı oldu. Her kesimden çok büyük teveccüh görüyor. Herkesle görüşüp kucaklayabiliyor. Artık ülkemizde ki siyasette sağcı solcu, liberal demokrat, dindar bir yapı kalmadı. Sadece haklı ve haksız, doğru ve yanlış, iyi ve kötü, güzel ve çirkin olarak yerini aldı. Saadet Partisine atılan bu iftiralar toplumda hiç karşılık bulmuyor aksine bize destek oluyor. Şimdi iktidar yıllarca terör örgütüyle kol kola gezip ardından da kendisinden başka herkesi teröristlerle işbirliği ile suçlasın. 17 yıldır sanki ülkeyi başkaları yönetiyor. Maalesef ki maalesef ülkemizde terörist kelimesi anlamını yitiriyor. Öyleyse bu kadar terörist varsa hükümet gereğini yapsın. Herkesi lanet terör ile yan yana getirmesin. Hükümeti aklı selime davet ediyorum” dedi. “ÜLKEMİZİN KARDEŞLİĞE İHTİYACI VAR” Türkiye’nin İslam coğrafyasının ağabeyi olduğunu dile getiren Pınarbaşı, “Ülkemizin komşularına baktığımız da istikrarlı dost ülke kalmadı. Irak, Suriye, Libya, Lübnan, Filistin ve Yemen hepsi gözümüzün önünde eriyip gitti. Hepsi paramparça oldu. PKK’nın uzantısı PYD burnumuzun dibine gelip yerleşmeye çalışıyor. Sözde stratejik ortaklarımızla işbirliği yapıyor. Üzerimize adım adım sincice geliyorlar. Bunların hepsi Büyük İsrail için. İslam coğrafyası darmadağın edilip İsrail’e kolay lokma hale getiriliyor. Rahmetli Prof. Dr. Necmettin Erbakan hocamız bu durumu hep anlattı. Büyük İsrail için yapmayacakları zulüm ve oyun yoktur dedi. 1992 yılında mecliste yaptığı konuşmada bu durumları net olarak anlatıyor. Yani etrafımız kuşatılıyor. Hal böyleyken ülkemizin kardeşliğe ihtiyacı var. Birlik ve beraberlik bizim en büyük silahımız. Ancak şuan ülkemiz kutuplaşmış ve çok gergin. Buda hayra alamet değil. Ülkemiz tarihi yeri itibariyle İslam coğrafyasının umudu ve lideri olmak mecburiyetindedir. Biz İslam coğrafyasının ağabeyiyiz. Herkesin gözü ve umudu bizde. Türkiye bu görevini yapmak için üzerine düşeni yapmak zorundadır. Avrupa Birliği kapısında bekleyeceğimize D-8 İslam Birliği ve İslam İşbirliği Teşkilatını daha aktif hale getirmeliyiz. Örneğin Irak ve Suriye meselesini Amerika, Rusya ve Avrupa devletleriyle çözemeyiz. Zaten bu savaşın müsebbibi kimler? İslam coğrafyasındaki zumlun, acının ve gözyaşının sorumlularının kimler olduğu dünya biliyor. Bu yüzden sorunları ancak bu bölgedeki devletler çözebilir. Hal böyleyken bu kutuplaşma ve gerilim derhal sonlandırılmalı. Sakin bir dil ve üslup herkesin ihtiyacı. Bir an durup düşünelim ve sakinliğimizi muhafaza edelim” ifadelerini kullandı. “ASIL BEKA PROBLEMİ İKTİDARIN” Sözlerinin devamında son günlerin önemli tartışma konusu olan beka sorununa değinen Pınarbaşı, “Hükümet sanki devletin tek sahibiymiş gibi, kendileri giderlerse ülkede gidermiş havasında, kendisinden başka herkes vatan haini gibi görüyor. Şimdi de bir oy daha kaybetmemek için beka problemi diye bir algı ortaya attılar. Hemen yandaş partiler ve kalemlerde bu türküye eşlik etmeye başladılar. Şunu net olarak ifade edeyim ki bu ülke siz yokken de vardı, siz gidince de var olacak. Zaten buna da kimse inanmıyor. Yani bir yerel seçim bu kadar abartılmaz ki… Herhalde hükümet böyle giderse genel seçimlerde biz gidersek 3. Dünya Savaşı çıkacak diyecek. Her mikrofona beka problemimiz var dersen yatırımcı yatırım yapar mı, ülkemize gelir mi? Bunu hiç düşünmüyor musunuz. Allah aşkına ülkemizin beka problemi var da sen 17 yıldır bunu neden engelleyemedin. Ne tedbirler aldın. Bu abartı ve gereksiz siyaset dilini artık bırakın. Milleti rahat bırakın. Biz bize oy veren veya vermeyen herkes bizim kardeşimizdir. Kardeşler arasında fikir ayrılıkları olabilir. Ancak şiddet olamaz. Fikre fikirle cevap verilmesi gerekir. Bu dileklerle saygılarımı sunuyorum. 31 Mart yerel seçimlerinin ülkemize hayrılar getirmesini diliyorum” şeklinde konuştu. (Haber: Abdullah Hançer-Mustafa Bilgiç)