TPB Genel Başkanı Pakdil, Dulkadiroğlu Belediye Başkanı Necati Okay, AK Parti Dulkadiroğlu İlçe Başkanı Ömer Oruç Bilal Debgici, AK Parti il Başkan Yardımcısı Aziz Gümüş, Onikişubat Belediyesi Plan Bütçe Komisyon Başkanı Halil Tatar, Dulkadiroğlu Belediyesi Meclis Üyesi Zafer Yaşar ile Kahramanmaraş Milli Egemenlik Caddesi, kebapçılar sokağı ve Ziraat Bankası sokağı esnaflarını ziyaret etti. Pakdil ziyaret sonrasında yaptığı açıklamada; “Devletle ve evlatla kavga etmeyeceksin. Millet ne demişse demokrasilerde başımızın tacıdır. Ben inanıyorum ki Kahramanmaraş evet diyecek” diyerek konuşmasına şöyle devam etti: “ Öncelikle bugün 18 Mart Çanakkale Zaferi’nin Yıldönümü, Bize bu vatanı armağan eden tüm Gazilerimize ve şehitlerimize rahmet ve minnetle anıyoruz. Çanakkale bir destandır. Bu destan hep beraber yazdık. Binlerce, On binlerce vatan evladı şehit oldu. Türkiye Cumhuriyeti Çanakkale ruhu ile hayata geçti. Burada pek çok nesil şehadet şerbetini içti. Biliyorsunuz buranın komutanlarından birisi de Gazi Mustafa Kemaldir. Mustafa Kemal’in bir sözü var. “Ben size ölmenizi emrediyorum” diye. Oraya giden insanlar, bazı fotoğrafları görürsünüz, asla geriye dönmeyi düşünmediler diye. Tabi bundan sonra pek çok tarihe imza atacak işler yaptık. En son yine o ruhu 15 Temmuz’da bu memlekete karşı bir isyanın, bir kalkışmanın içerisinde hep beraber gördük. Tabiri caizse gençlerimiz yeniden tarihimizi hatırladı ve yeniden bir dirilişle bir kükreyişle ayağa kalktık. Elhamdülillah yeniden ayağa kalktık ve büyük mücadele içerisindeyiz.” ‘KAHRAMANMARAŞ EVET DİYOR’ Pakdil, “Bugün arkadaşlarımızla birlikte bir esnaf gezisi yaptık. Her zaman olduğu gibi beraber olduğumuz ve yıllardır siyaset yaptığımız arkadaşlarımızla birlikte, Necati Okay, Ömer Debgici Bey ve diğer arkadaşlarımızla birlikte çalışıyoruz. Gayret ediyoruz. Gördüğümüz manzara Kahramanmaraş bu konuda kahir bir ekseriyette evet diyor. Bu evet’in ne demek olduğunu milletimiz gayet iyi anlamış durumda. Bir kısım siyasetçi arkadaşlarımızın Muhalefete mensup milletvekillerinin söylediği gibi bir rejim değişikliği değil bu anayasa değişikliği ve bir sistem değişikliğidir. Yani yürütmenin değişik bir şekilde hayata geçirilmesidir. Geçmişte Cumhurbaşkanı Başbakanı atıyor, Başbakan’da Bakanları atıyor. Başbakanın önerdiği Bakanları onaylıyordu. Şimdi yürütmeyi tek elde toparlıyoruz. Geçmişte de Cumhurbaşkanlarının yetkileri vardı. Bu günkü yetkilerin belki onlardan daha daraltılmış noktadadır. İşte yargılanma noktası, çünkü geçmişte sadece vatana ihanet noktasında Ancak Cumhurbaşkanları yargılanıyordu. Vatana ihanetin de ne demek olduğu, nasıl bir şey olduğu bir tarifi ve sayesi de yoktu. Şimdi bu gün itibariyle Türkiye yeniden bir ayağa kaldıracaksak, yeni bir medeniyet kuracaksak. İnsanlığa ölmek olan bir medeniyeti yeniden inşa edeceksek bu sistemin uygun olduğunu biz her zaman belirtiyoruz söylüyoruz. Nihayetinde milletin önüne bir sandık gelmiştir” diye konuştu. MİLLET NE DERSE O MHP ile birlikte evet oyları için gayret ettiklerini söyleyen Pakdil, “ MHP ile birlikte bu Anayasa Değişikliğini geçirdik. Biz MHP ile birlikte evet noktasında gayret ediyoruz. Diğerleri ise hayır noktasında gayret içerisindeler. Ama biz şunu görüyoruz. Biz bu işin Anayasa değişikliğinin milletimizin bünyesine en uygun olduğunu ifade ediyoruz. Yasalarda Anayasalarda insanların kendisi içindir. Biz önce insan düsturu ile hareket ediyoruz ve insanı öncelikli olarak ele alan bir sistemin inşasını istiyoruz. Yoksa bir kısım yasalar yapıp haydi Millet buna uysun anlamında değil milletin lehine olacak neyse millet neyi uygun görüyorsa onu müzakere ediyor onu tartışıyoruz. Geçmişte de Türkiye 1961, 1982, 2010’ daha öncesinde bir kısım anayasa değişikleri oldu. Millet seçimini yaptı. Bu bir demokratik bir haktır. Bu halk oylaması Dünyanın bütün ülkelerinde demokrasilerde kullanılır. Biz buradan çıkacak neticesinin sosyal, siyasi ekonomik olarak Türk siyasetine, Türk yönetimine, Türk milletine büyük katkılar sunacağı kanaatindeyiz. İnşallah tek elden bir yönetimle birlikte milletimiz bu hususta kararını verecektir. Hükümeti kurma yetkisi 2019’da yapılacak seçimlerle birlikte direk olarak Millete ait olacaktır. Millet Cumhurbaşkanını seçecek, Cumhurbaşkanı da yürütmeyi kuracak. Böylesi bir yapı var. Burada bir yektasatlık var. Birlik beraberlik var. Bu seçimde millet tarafından yapılacak. Milletin verdiği karara da itiraz edilmez. Eğer değiştirilmesi gereken farklı hususlar varsa, bunlar milletin oyuna başvuracak olan siyasiler tarafından söylenir. Böyle bir değişiklik kendileri tarafından millete takdim edilir. Eğer millet o gücü verirse o zaman o değişiklikler olur Miletle kavga etmenin bir anlamı yok. Devletle ve evlatla kavga etmeyeceksin. Millet ne demişse demokrasilerde başımızın tacıdır. Ben inanıyorum ki Kahramanmaraş EVET diyecek” şeklinde konuştu. Haber Merkezi