450‘ye yakın firma, imalathanesi ve yılda 40 ton altın işlenmesiyle kuyumculuk sektöründe İstanbul’dan sonra Türkiye’de ikinci sırada yer alan Kahramanmaraş, bu yıl 13’üncüsü düzenlenecek olan Ortadoğu Altın, Mücevher ve Gümüş Fuarı’na hazırlanıyor. 12-13-14 Mayıs tarihleri arasında Kahramanmaraş Fuar Merkezi’nde (KAFUM) ziyaretçilerine kapılarını açacak olan fuar, kuyum sektörünün önemli temsilcilerini de bir araya getirecek. Fuarın düzenlenmesine öncülük eden Kahramanmaraş Kuyumcular Odası Başkanı Hacı Mustafa Öz, sektör devlerinin buluşacağı açılışa çok az bir süre kala Manşet Gazetesi’ne konuştu. Geçtiğimiz yıllardaki fuarların çok hareketli geçtiğini ve kente ciddi oranda bir katkı sağladığını belirten Öz, önceki fuarlara bakılarak, bu yıl düzenlenecek olan fuarda gözle görülür bir düşüşün olduğunu vurguladı. Yaklaşık 60 firmanın katılımıyla gerçekleşecek fuarın kuyumculuk sektörünün yanı sıra diğer birçok sektöre de getiri sağlayacağını ifade eden Öz, kuyumcu kentin son durumuyla alakalı da bilgi verdi. Kuyumcu kentte şu anda çalışmaların tüm hızıyla devam ettiğini söyleyen Öz, şantiyenin yüzde 15’lik kısmının tamamlandığını ve işlerin bu hızla gitmesi takdirde 2018’in sonuna doğru hizmete açılacağının müjdesini verdi. Sektörün şu anki durumunu da değinen Öz, kuyum sektörünün son 1,5 yıldan bu yana büyük bir durgunluk içinde olduğunu ve iş hacminin yüzde 10’lara kadar gerilediğini kaydetti.

MESELE MEMLEKET MESELESİ”
Fuara sadece bir kuyum sektörü olarak bakmadıklarını ifade eden Öz, meselenin memleket meselesi olduğunu ve bu tür etkinliklerin önce kente sonrada tüm Türkiye’ye fayda sağlayacağını belirtti. Öz, “Ortadoğu Altın ve Mücevher Fuarı’nın 13’üncüsünü düzenliyoruz ama Kahramanmaraş’ta 3’üncüsünü düzenleyeceğiz. Fuarımız 12 Mayıs tarihinden itibaren kapılarını ziyaretçilerine açacak. 14 Mayıs’ta da sonlandırılacak. 3 yıldan bu yana Kahramanmaraş’ta yapılan fuarlar çok hareketli geçti. Özellikle ilk yaptığımız ve ikincide yoğun bir katılım, talep vardı ama bu yılki ekonomik durumlardan dolayı fuarımız sıkıntılı gözüküyor. Katılımcı firmaların sayılarında gözle görülür bir düşüş var. Ama biz buna rağmen cumhurbaşkanımızın çağrısıyla milli seferberlik ilan ettik. Biz her neye mal olursa olsun bu fuarı yapacağız ve sektörümüzü olabildiğince zinde tutmanın, psikolojik moral vermenin yollarını arayacağız. Fuar sadece kuyumculuk sektörüne değil, şehrimizin en azından turizm açısından katkı sağlayacak. İlimize 81 ilden ve yurtdışından gelecek olan ziyaretçiler piyasada bir hareketlilik getireceğini düşünüyorum. Böyle bir hareketliliğe de vesile olmaktan gurur duyuyoruz. Memleket bizim memleketimiz tüm esnafıyla, sanatkârıyla bu fuarlara hep birlikte destek vermek zorundayız. Bunları zinde tutmak zorundayız. Biz az öncede dediğim gibi sadece kuyum sektörü olarak bu olaya bakmıyoruz aynı zamanda bir memleket meselesi olarak bakıyoruz” şeklinde konuştu.

 

60 FİRMA
Fuara yaklaşık 60 firmanın katılacağı bilgisini veren Öz, “Fuarımıza katılımcı firma sayısı 60 olacak. Geçen yıllarda bu rakam 100’ün üzerindeydi ve daha fazlaydı. Yurt içinden zaten 81 ilin esnaflarını, kuyumcularını biz buraya davet ediyoruz. Fuarımız halka açık bir fuar değil, sektörel bir fuar. Sektörel bir fuar olunca bizim ziyaretçi sayısının çokluğundan öte işlevi bizi çok ilgilendiriyor” dedi.

SEKTÖR KAN KAYBETTİ”
Kuyum sektörünün son 1,5 yıldır kan kaybettiğini dile getiren Öz, sözlerinin devamında şu ifadelere yer verdi: “Yaklaşık bir buçuk yıldan beri sektörümüz Türkiye genelinde çok sıkıntılar içinde ve çok kan kaybetti. Kapasitemiz, iş hacmimiz yüzde 10’lara kadar düştü. İnsanların düşüncesi şu; ülkede bu kadar sıkıntı varken kuyum sektörünün bir önceliği yok. Bu bakış açısıyla olaylar görülüyor. Ama bu bakış açısı çok yanlış bir bakış açısıdır. Bu sektör hareketli olduğu zaman bu işi üretenlerin arkasında aş iş ve istihdam var. Biz bunu bir lüks tüketim olarak düşünmemeliyiz. Kahramanmaraş’ta direkt olarak 5 bin kişi dolaylı olarak da 15 bin kişi bu işten ekmek yiyor. Bu sektörden ekmek yiyen kişiler bir fabrika işçisi gibi asgari ücret almıyorlar. Çünkü kuyumculuk katma değeri yüksek bir sektördür. Bunun için sektöre bakış açısını gereksiz bir şey gibi görmemek lazım. Burada da insanların aşını, işini ve ekmeğini kazandığını, ülkenin ekonomisine katkı sağladığını düşünmek gerek.”

KUYUMCU KENTTE SON DURUM
Kuyumcu kentte çalışmaların gayet güzel gittiğine dikkat eken Öz, son olarak sözlerine şunları ekledi: “Kuyumcu kent ile ilgili çalışmalarımız tüm hızıyla devam ediyor. Şu an programımızın gerisinde değil, ilerisindeyiz. İnşaata başlayalı 8 aylık gibi kısa bir süre olmasına rağmen şantiyenin yüzde 15’lik bölümünü bitirmiş durumdayız. Bu hızla gittiğinde zaten inşallah 2018’in sonuna doğru bitirmiş oluruz. Kuyumcu kente neden ihtiyaç duyduk? Bizim altyapımız kuyumculuk sektöründe var. Bu bir İstanbul’da var, birde Kahramanmaraş’ta da var. Böyle olunca da bizim bunu değerlendirmemiz lazım. Bugüne kadar bizim bakış açımız hep iç piyasalardı. Ama firmalarımız yavaş yavaş kendilerini aştılar. Artık teknolojiyi ilimize getirmeye başladılar. Dışarıdan birileri geldiği zaman bize hadi bize üretim yaptığınız fabrikaları gezdirin diyorlar. Bu tip sorularla karşılaşıyoruz. Maalesef mevut çalışma ortamlarımız Selçuk sitesi, döngel sitesi, aynalı han, çinili çarşı gibi altyapısı olmayan yerlerde kuyumculuk imalatı yapmaya çalışıyorlar. Bu nedenle aldıkları makinalardan da çalıştırdıkları işçilerden de pek raunduman alamıyorlar. Eğer biz markalaşma yönünde bir adım atacaksak önce bir fiziki altyapımız olması gerekiyor. Bunun için yola çıktık. Kuyumcu kent projesini bu yüzden çok istedik.”

HABER: EMRE AKKIŞ

Editör: Mahmut Beyaz