Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Kahramanmaraş İl Başkanı Esat Şengül ve yönetimi, parti binasının önünde basın açıklaması gerçekleştirdi. Kentte görev yapan basın mensuplarının katıldığı basın açıklamasında ülkenin genel durumuyla ilgili açıklamalar yapan Şengül, iktidarın ekonomi yönetimini eleştirdi. Ülke olarak derin bir ekonomik buhranın içinden geçtiklerini belirten Şengül, “Ülke olarak derin bir ekonomik buhranın içinden geçiyoruz. Tam üç yıl önce, 2018 yılının Temmuz ayında, yaşadığımız ekonomik krizin şiddeti arttı. Kriz vatandaşlarımızın canını daha çok yakar hale geldi. COVİD-19 salgınıyla da bu kriz tam bir buhrana dönüştü. Geldiğimiz noktada milyonlarca emekçi, memur, çiftçi, emekli, esnaf, öğrenci buhranın ortasında yaşam mücadelesi veriyor. Milyonlar işsizlikle, hayat pahalılığıyla, yoksullukla, borçlulukla ve maalesef açlıkla boğuşuyor” diye konuştu. “TEMMUZ AYIYLA BERABER ZAM YAĞMURU HIZLANDI” Şengül, konuşmasının devamında şu ifadelere yer verdi: “Halkımız bu sorunlarla boğuşurken, saraylarından ülkeyi yönetenler, milyonların sırtına yeni yükler bindiriyor. Erdoğan’ın, miting meydanlarında “Temmuz ayında ekonomi şahlanacak” demişti ama Temmuz ayıyla beraber zam yağmuru hızlandı. 1 Temmuz itibariyle elektriğe yüzde 15, doğalgaza yüzde 12, sanayi kuruluşlarında kullanılan doğalgaza yüzde 20, LPG’ye 60 kuruş, öğrenci harçlarına ise yüzde 10 zam yapıldı. Son zamlarla birlikte, sene başından beri elektriğe yüzde 22, doğalgaza yüzde 20 zam uygulanmış oldu. İktidarın kurduğu bu düzen, vatandaşa sadece açlık, işsizlik ve zam getirdi. Biz bu bozuk düzeni değiştireceğiz. “SON ZAMLAR ÖNÜMÜZDEKİ AYLARDA ENFLASYONA YANSIYACAK” Saray rejiminin, halkın sırtına yüklediği büyük yük ve ağır ekonomik yıkım, TÜİK'in artık makyaj tutmayan enflasyon verilerinde bile görülüyor. TÜİK’in açıkladığı Haziran 2021 verilerine göre yıllık tüketici enflasyonu yüzde 17.53 ile son 2 yılın zirvesine yükseldi. Üreticinin maliyetleri ise yıllık yüzde 42.89 artışla son 32 ayın zirvesinde. Üretici ve tüketici enflasyonu arasındaki fark, bir süre sonra artan maliyetlerin tüketiciye yüksek enflasyon olarak döneceğini gösteriyor. Türk Lirası’nın döviz kurları karşısında sürekli değer kaybetmesi ise ithal girdiye mahkûm edilmiş çiftçimizin, üreticimizin maliyetlerinin artacağının habercisi. Mazot pahalanacak, gübre pahalanacak, elektrik pahalanacak… Bunun üzerine bir de son zamlar önümüzdeki aylarda enflasyona yansıyacak. “PAHALILIK ALMIŞ BAŞINI GİDİYOR” Emeklilere, memurlara ve kamu işçilerine verilecek enflasyon farkları Ocak-Haziran verileriyle belirlenmesine rağmen zamlar Temmuz’da geldi. Hayat pahalılığı almış başını giderken, milyonlarca memurun ve emeklinin maaşlarına yapılacak enflasyon zammı sadece yüzde 8.45 oranında kalacak. Kamu işçilerinin alacağı zam, bu oran etrafında belirlenecek. Hayat pahalılığıyla, işsizlikle, yoksullukla, borçlulukla, açlıkla mücadelede, yalnız bırakılan halk; yükü artık kaldıramıyor. Şahsım düzeni devam ettiği müddetçe fakirleşmeye, yoksullaşmaya, geçim sıkıntısı yaşamaya devam edeceğiz. İktidarın siyasi ve ekonomik tercihleri bize bunları yaşamayı dayatıyor. Ama Türkiye bu düzene mahkûm değil. “BU KÖTÜ GİDİŞİ BİZ DEĞİŞTİRECEĞİZ” Bu kötü gidişi biz değiştireceğiz. Türkiye’nin bütün bu sorunlardan kurtulabilmesinin yolu iktidar değişikliğinden geçiyor. Hiç kimsenin şüphesi olmasın, halkın iktidarını kuracağız. Halkı zenginleştirecek olan, hayat pahalılığına son verecek olan Güçlendirilmiş Parlamenter Demokrasiyi kuracağız. Vatandaşa hesap vermeyi temeline alan demokratik hukuk devletini kurup, kamu kaynakları halk yararına kullanacağız. “HEMEN ERKEN SEÇİM İSTİYORUZ” Sayın Genel Başkanımız Kemal Kılıçdaroğlu’nun da söylediği gibi, zerre kadar çekinmiyoruz. Bu ülkede hep birlikte mutlu ve müreffeh bir yaşam süreceğiz. Biz hazırız. Türkiye’yi yönetecek kadrolar hazır. Türkiye artık kendisini yeniden kuracak, yeni bir iktidar ve Güçlendirilmiş Parlamenter Demokratik sistem için sabırsızlanıyor. Halkımızın bu sabırsızlığına karşılık vermek için, hiç vakit geçirmeden, hemen erken seçim istiyoruz. “HAK İSTEMENİN İDEOLOJİSİ OLMAZ” Bu bağlamda tüm Türkiye haklarını, hak, hukuk, adalet anlayışı çerçevesinde haklarını savunmaya davet ediyoruz. Hak istemenin İdeolojisi olmaz, Hak istemenin Siyasi Partisi olmaz, hak isteyen terörist olmaz, hak isteyen bölücü olmaz, eşit yurttaşlık talebi Anayasal bir haktır. Hak yemeyiz, ama hakkımızı da yedirmeyiz diyen İşçi, emekçi kardeşim; bizim davamız, senin haklarını savunma davasıdır. Memurlarımız, emeklilerimiz; bizim davamız, sizin maaşlarınızın enflasyonun altında ezilmeme davasıdır. Çiftçilerimiz, köylülerimiz; bizim davamız, sizin alın terinizin karşılığını almanız davasıdır. Sevgili esnaflarımız; Bizim davamız sizin güzel ülkemizin ekonomik lokomotifi olmanız davasıdır. Kıymetli öğrencilerimiz; bizim davamız, sizin daha güzel yurtlarda, daha güzel eğitimler alarak, mezuniyetinizde kendi alanlarınızla ilgili iş imkânı yaratma davasıdır. Atanamayan öğretmenlerimiz; bizim davamız, sizlerin bir an önce atanarak yurdumun her köşesine eğitilmiş insanı egemen kılmak davasıdır. EYT mağdurları; bizim davamız, sizlere verilmeyen haklarınızın verilmesi davasıdır. Size verilmeyen başkalarına ikinci, üçüncü maaş olarak verilmesi haksızlığına dur denmesi bizim davamızdır.” Haber: Emre Akkış