500 yılı aşkındır büyük bir deprem yaşamayan, Doğu Anadolu Fay hattı üzerinde bulunan Kahramanmaraş’ta son zamanlarda yaşanan küçük çaplı depremler, büyük depremin haberci olup olmadığını merak ettirdi. Kahramanmaraş AFAD İl Müdürü Aslan Mehmet Çoşkun, deprem öncesinde, deprem anında ve deprem sonrasında neler yapılması gerektiğini gazetemize anlatarak alınacak küçük ve basit tedbirlerle birçok hayat kurtarılacağını belirtti. Çoşkun, “Öncelikli tedbirimiz sağlam temeller üzerine kurulmuş; Mühendislik hizmetinin tam olarak almış, yapı kullanım izni bulunan afete karşı direnişli bir şekilde inşa edilmiş sağlam binalarda ikamet ediyor olmalıyız. Bunu yaptıktan sonra evimize deprem sigortası yaptırmamız lazım. Sigorta konusunda ilimiz yüzde 45’lerde, bu rakam maalesef düşük bir oran. Bu konu da vatandaşlarımızda farkındalık oluşması gerekiyor’’ şeklinde konuştu.

KAHRAMANMARAŞ DEPREM RİSKİ BAKIMINDAN RİSKLİ BİR BÖLGE

Doğu Anadolu Fay Hattında Kahramanmaraş bölgesinde 500 yılı aşkın bir süredir 7 şiddeti üzerinde depremin olmadığını ve deprem riski bakımından çok riskli bir bölge olduğunun altını çizen Mehmet Çoşkun, “Kahramanmaraş, Doğu Anadolu Fay hattının Gölbaşı-Türkoğlu sekmendi üzerinde 100 kilometrelik bir alana konumlanmış bulunmaktadır. Fay hattının şehir merkezine uzaklığı 15 kilometredir. Bu fay hattının, deprem tekrarlama periyodu 400 yıldır. Bu fay hattı üzerinde 7 şiddetinin üzerinde en son deprem 1514 yılında meydana geldi. Kahramanmaraş deprem riski bakımından ülkemizin önemli ve riskli bir bölümünde bulunmaktadır. Bu risk sorunun yanı sıra, şehirdeki yapı stoku sorunu var. Doğu Anadolu fay hattı, ilimizin büyük bir bölümü kırmızı renkle kodlanmış. Kırmızı renkle görünen kısımlar riskli bölgelerdir. Fay hattı şehrin çok yakınından geçiyor. Bu yüzden de büyük bir depremin olabileceğini de söyleyebiliriz” ifadelerini kullandı.  

ÇÖK KAPAN VE TUTUN

Deprem başlangıcında ve deprem esnasında neler yapılması gerektiğine de değinen AFAD İl Müdürü Çoşkun, “Acil durum çantası bulundurmalıyız. Acil durum çantası içerisinde acil durumlarda lazım olabilecek, su, kuru gıda, ilk yardım çantası, acil durumlarda kullanabileceğimiz fener, radyo gibi malzemeler olabilir. Çantayı çıkışa yakın bir yere koyuyoruz. Evimizde ailemizle birlikte deprem anında neler yapmalıyız diye planlama yapmalıyız. Deprem öncesinde, deprem anında ve deprem sonrasında neler yapmalıyız diye bir planlama yapmamız gerekiyor. Tehlikeli yerler nereler, nereler yıkılabilir bunları tespit etmeliyiz. Sabitlenmemiş bir gardırop veya mutfak tezgâhı gibi cisimler üzerimize devrilebilir. Avizeler düşebilir. Buralardan uzak durmalıyız, bu tip yerleri gezerek nerelerde düşme tehlikesi nerelerde yıkılma tehlikesi olduğunu belirleyerek bunları sabitleyebiliriz. Deprem anına gelecek olursak doğru davranış şeklimiz sarsıntının başladığı andan itibaren, koşmak ya da kaçmak gibi bir davranışta bulunmamalıyız. Yapmamız gereken tek şey; sağlam eşyaların yanına geçerek çök, kapan ve tutun formülü uygulamaktır. Nerede olursak olalım, ister işyeri ister evde çök, kapan, tutun hareketini yapıyoruz. Sarsıntı bitene kadar bekliyoruz. Deprem anında insanların korkması çok normal ama bunu bütün aile bireylerine çocuğumuza eşimize, gece bir deprem olursa ne yapacağımızı anlatmamız gerekiyor. Bunu bütün aile bireylerimize bire bir uygulamalı olarak göstermeliyiz. Çök kapan ve tutun formülü ile sağlam eşyalarla hayatta kalınabileceğini Elazığ ve İzmir depreminde gördük. Bu formül hayat kurtarıyor desek yeridir.”

TAHLİYE PLANI OLMALI

Depremin ardından binaları boşaltma ve tahliye planının olması gerektiğini vurgulayan Çoşkun, “Deprem bittikten sonra binamızı nasıl boşaltacağımıza dair tahliye planımız olmalı. Binamızı merdivenlerden, acil durum çantamızı alarak aile bireylerimizle duvar kenarını kullanarak hızlı adımlarla terk ediyoruz. Binadan çıktıktan sonra toplanma alanlarına gitmeliyiz. Evimize en yakın toplanma alanlarını e-devlet üzerinden öğrenebiliriz. Evimize en yakın 3 toplanma alanını bize gösteriyor. Bunun yanında AFAD Başkanlığı tarafından hazırlanan AFAD Acil uygulamasıyla da afet toplanma alanlarını öğrenebiliyoruz. Bütün akıllı telefonlara bu uygulamayı indirebiliyoruz. Programı açtığımız zaman otomatik olarak bize gösteriyor. Bu uygulama ile de tek tuşla acil çağrı merkezine ulaşılabiliyor. Bu uygulamayı tüm vatandaşlarımız kullanmasını tavsiye ediyorum. Buluşma noktası belirliyoruz, tüm aile bireyleri ile anlaşıldığı yerde buluştuktan sonra kaybımız varsa yetkili birimlere bildirmemiz gerekiyor” diye konuştu.

ARABA KULLANIMI

Deprem sonrası araba kullanımının yoğun olmaması gerektiğini dile getiren Aslan Mehmet Çoşkun, “İnsanlarımızın yaptığı en büyük yanlışlardan birisi de binayı terk ettikten sonra araçlarına binip trafikte yoğunluk oluşturup trafiğin tıkanmasına neden oluyor. Bunu yaşadığımız son afetlerde de gördük. Vatandaşlarımızın bilmesi gereken en önemli konulardan birisi o yollarda arama kurtarma çalışmalarında itfaiye araçları ve sağlık ekipleri araçlarının ulaşımını engelliyor. Bilinçsiz bir şekilde meşgul edilmesi acil ihtiyacı olan afetzedelere ulaşılmasını engelleyebiliyor. Bu noktada da vatandaşların duyarlı olması gerekiyor ve toplanma alanlarına giderek yetkililerin talimatlarına göre hareket etmesi gerekiyor’’ ifadelerini kullandı. 

SMS İLE HABERLEŞİLMELİDİR

Telefon konusuna da değinen Müdür Çoşkun şunları ifade etti: “En doğal şekilde vatandaşlar yakınlarına ulaşmak istiyor. Burada cep telefonlarımızda konuşmadan ziyade kısa SMS ile haberleşilmelidir. Online uygulamalar ile görüşmeler yapılabilir hem hatların meşgul edilmesini engelleyebiliriz. Hatlar belli bir yerden sonra kapanabiliyor. Bunun için bu online uygulamalarla iletişim kurulmasını gerekiyor.”

AFET GÖNÜLLÜSÜ OLUN!

Tüm vatandaşları Afet Gönüllüsü olmaya davet eden Çoşkun, “Etrafına yardımcı olan, afetlerde ve acil durumlarda bizlere yardımcı olan arama kurtarma çalışmalarında ekiplerimizle birlikte olaylara müdahale eden kişilere Afet gönüllüsü diyoruz.  Bu gönüllülüğün 3 aşaması var, temel, destek ve uzman afet gönüllüsü. Temel afet gönüllüsü online olarak temel afet gönüllüsü eğitimini alabilmekte, destek afet gönüllüsü online eğitimini tamamlamış gönüllülere 10 günlük süreyle uygulamalı eğitim veriyoruz, bu kişiler afetlerde bizle beraber görev yapabilecek bize destek olabilecek seviyeye getiriyoruz. Son olarak da uzman afet gönüllüleri de teknik olarak bize yardımcı olacak kişilerden oluşuyor, doktor, mühendis gibi mesleklerle ilgilenen kişiler bizlere yardımcı oluyor. Bizler tüm vatandaşlarımızı afet gönüllüsü olmaya davet ediyoruz. Afet gönüllüsü kişiler, bulunduğu oturduğu evde, bulunduğu mahallede insanları yönlendiren, insanların doğru şekilde hareket etmesini sağlayan onlara yardımcı olan kişilerdir. Her mahallede her yerde bu kişilere ihtiyaç var’’ diyerek sözlerini tamamladı.

Haber: Ömer HARMANKAYA

Editör: Mahmut Beyaz