Türkiye yıllardır boğuştuğu terör nedeniyle, 1984’ten bu yana Kahramanmaraş’ın verdiği şehit sayısını ve kaç kişinin gazi olduğunu Manşet Gazetesi araştırdı. 31 yılda verdiğimiz şehit sayısı 288, gazi sayısı ise 152 oldu. Son günlerde yaşanan terör olaylarında Kahramanmaraş yasa boğuldu. Yaşanan saldırılarda şehit düşen ana kuzuları tüm Türkiye’nin olduğu gibi Kahramanmaraş’ında ciğerini yaktı. Türkiye Harp Malulü Gaziler Şehit Dul ve Yetimleri Derneği Kahramanmaraş Şube Başkanı Yunus Kahraman, Türkiye’nin yıllardır boğuştuğu terör nedeniyle, 1984’te PKK ilk silahlı eylemini yaptıktan bu yana Kahramanmaraş’ın verdiği şehit sayısını ve kaç kişinin gazi olduğunu Manşet Gazetesi Haber Müdürü Mücahit Dalkara’ya açıkladı. 288 ŞEHİT, 152 GAZİ En çok şehidin 1991 ile 1999 yılları arasında verildiğine dikkat çeken Karaman, son günlerde yaşanan terör olaylarının Kahramanmaraş’ı yasa boğduğunu belirterek şöyle konuştu: “Kahramanmaraşlı her zaman, Sütçü İmamlardan, Rıdvan hocalardan ve Aslan Bey gibi dedelerinden gelen bir gelenek ve dininin verdiği özellik olarak şehitlik, gazilik olgularını çok fazla taşıyor. 1984’ten beri PKK ilk silahlı eylemini yaptıktan sonra Kahramanmaraş’tan Güney Doğu ve Doğu Anadolu bölgesinde çok sayıda rütbeli personel ve Er, Erbaş anlamında asker ve polis kökenli çok sayıda vatandaşımız görev yaptı. Bu vazife esnasında da Kahramanmaraş geneli itibari ile asker şehidimiz 185, emniyet teşkilatından 53, 25 sivil ve diğer 25 şehidimiz olmak üzere Kahramanmaraş toplam 288 şehit verdi.” Karaman, Asker 130, Emniyet 15, diğer 7 olmak üzere Kahramanmaraş’ın toplamda 152 gazisi olduğunu kaydetti. EN ÇOK ŞEHİT VEREN İLLERDEN BİRİ Akdeniz Bölgesi’nde Türkiye ortalamasında en çok şehit veren illerin birinin Kahramanmaraş olduğuna değinen Karaman, “Kahramanmaraş Türkiye ortalamasında önde gelen bir şehir.Söz konusu vatan, bayrak ve ezansa Kahramanmaraşlı her zaman göreve hazır olduğunu bugüne kadar verdiği şehit sayısıyla gösteriyor. Kahramanmaraşlı vatani görev için her zaman hazır olduğunu her platformda ve her ortamda gösteriyor. Bu değerlerin sahip olduğu yerde Kahramanmaraşlılar olarak her zaman varız. Askerlik şubelerin hangi illere ne kadar gönderdiği açık. Kahramanmaraşlı birçok genç vatani görevini yapıyor. Bölge ve şehir olarak güvenilir insanlar terörle mücadele için gönderiyor. Kahramanmaraş bu güveni Kurtuluş Savaşı’ndan itibaren vermiş. Buda devam ediyor ve bundan sonra da devam edecektir” şeklinde konuştu. ÇÖZÜM SÜRECİ ÖNEMLİ ADIMDI Çözüm sürecinin çok önemli bir adım olduğunu söyleyen Karaman, “2009’da barış adı altında Silopi’ye bir giriş oldu. Bebek katillerini bir kahramanmış gibi karşıladılar. Terör örgütü elinle silahla ‘ben teslim olmaya gelmedim. Gövde gösterisi yapmaya birilerinin emri ile geldim’ diyor. O zaman devletin kendine çeki düzen vermesi lazımdı. Üzerine gittikçe de yanlış yaptılar. 1999 yılında takip ettiğim Abdullah Öcalan’ın yapmak istediği bir olaymış. Yanlışa hep yanlışla gittiler. Akil insanlar grubuna bakıldığında birlik ve beraberlik adına bir kelime edilmemiş ve edemeyecek birçok insan vardı. Kanın akmamasını gencecik fidanların şehit olmamasını bizden çok isteyen kimse yoktur” diye konuştu. “‘Ateş düştüğü yeri yakıyor’ diye çok klasik bir söz var” diyen Karaman, “Şehidimizin cenazesine gittik birkaç saat sonra döndük evimize geldik. Ailenin ne çektiğini bilemeyiz. Kimse Türk evladını gencecik yaşta toprağa girmesini istemez. Çözüm sürecini en çok biz isteriz. Ama Türkiye’nin de bir kırmızı çizgilerinin olması lazım. Tek vatan, tek millet, tek devlet anlayışımız var. Ayrı yaşayabiliriz, Çerkez’i, Laz’ı, Türk’ü, Kürt’ü örf-adetlerini ve yaşantıları ayrı olabilir ama bir tane devlet vardı oda Türkiye Cumhuriyeti devleti. Bunu empoze ederek yapılmadı. Ülke de bunlar sadece Kürt sorunu dedi. Kürt sorununun ne olduğunu kimse bilmedi. Bu ülke de tek bir tane sorun var oda PKK, terör sorunu. Bunu yöneten idareciler sadece terör olayı sorununu olarak baksaydı bugün bu hale gelmeyecektik. Terör silahını bırakıp ülkesine teslim olurdu” ifadelerini kullandı. OLUMLU ADIMLAR ATILMALIYDI Çözüm sürecinde olumlu adımların atılması gerektiğinin altını çizen Karaman, “Bu ülke sadece şehit ve gazi ailesinin değil, gerçekten vatanını, milletini seven her insan elini vicdanına koyduğu zaman bu süreci çıkaran insanlarda rahatsız oluyor. Ama bunu söylemekten korkuyor ve çekiniyorlar. Çözüm sürecinin ciddi anlamda sonu gelmeliydi. PKK’nın üzerine gitmelilerdi. Bu sadece Kürt sorunu değil. Bundan sonra da umarım ki mevcut siyasi iktidar tek başına iktidar olursa tekrar sürece devam edeceğiz demesinler. Bu sürecin bittiğini ve göründüğü gibi işlemeyeceğini herkes net bir şekilde gördü” dedi. Devletin, harp ve vazife malulünü, şehidini, gazisini, dul ve yetimini koruduğunu ve çok iyi şekilde kolladığını belirten Karaman, ‘Devletin şehit ve gazilerimiz için yapması gereken ne varsa onu yapar’ diye anayasa maddesi olduğunu hatırlattı. DEVLET, ŞEHİDİNE VE GAZİSİNE SAHİP ÇIKIYOR Türkiye şartlarında şehit ve gazi ailelerinin kimseye muhtaç olmadan yaşamlarını sürdürebildiklerini ifade eden Karaman, “Devlet, şehidine ve gazisine en iyi şekilde bakmalı ve bakıyor da” dedi. Karaman, “Gazilerimiz maddi anlamda Türkiye şartlarında iyidir. Er, Erbaş şehidinin anne ve babalarının maaşları biraz düşük. Devlet şehidine ve gazisine en iyi şekilde bakmalı ve bakıyor da. Devletin imkanları ölçüsünde eksiklerimiz tabi ki de var. Devlet üniversitesine ücretsiz giriyor, gazilerin ÖTV’siz araç muafiyeti gibi birkaç talepleri var. Bunlar gerekli olduğu yerlerde dile getiriliyor ama genel itibari ile ülke şartlarında şehit aileleri ve gaziler kimseye muhtaç olmadan kendi ayakları üzerinde durabilecek durumdalar” diye konuştu. PARA ÖDÜLÜNDEN SONUÇ ALINMALI Türkiye\\\'de Terörle Mücadele Yasası kapsamında uygulamaya giren aranan suçluları ihbar edenlere para ödülü verileceği konusunda da açıklamalarda bulunan Karaman, Türkiye’de bu uygulamadan iyi sonuç alınacağı umudunda olduğunu söyledi. Karaman, konu hakkında şunları söyledi: “Terörü ihbar edene para verilecek uygulaması bazı ülkelerde var. Bu uygulama Türkiye’de de uygulanırsa çok iyi olur. Paranın yüzü sıcaktır. İnşallah bu uygulamadan sonuç alınır.” TEK PARTİLİ DÖNEMLER DAHA İYİ Türkiye’nin 10 yıldır tek partili iktidarla daha iyi dönemler geçirdiğini vurgulayan Karaman, kazasız belasız bir erken seçim geçmesi temennisinde bulundu. Karaman, “Bu ülke 10 yıldır tek partili iktidarın iyi olduğunu gördü. Siyasiler bu ülkenin çıkarları doğrultusunda hareket etmeleri en doğrusu. Ülkemizin kazanacağı kazasız belasız bir seçim geçmesini istiyorum. Vatan sevgisi sadece siyasetle olmuyor. Biz millet olarak şehidimizin cenazesinde bir olamadık. Bunu olamadığımız içinde hep bu sıkıntıları çekiyoruz. Söz konusu ülke olduğu zaman siyasi görüşlerimizde dünya görüşlerimizi de bir kenara bırakıp bu ülkenin geleceği ve çıkarları için bugüne kadar adım atmalıydık, bundan sonra atmamız gerekiyor. Terör olaylarının en büyük suçluları siyasetçilerdir. Siyasetçiler siyasi çıkarlarını ülke, bayrak çıkarlarının önüne tuttular. Gündem de yine siyasi çıkarlar doğrultusunda hareket ediliyor” şeklinde konuştu. ERKEN SEÇİM ÜLKEYE İÇ HUZUR GETİRSİN Siyaset ortamında koalisyon kurulamadığını ve siyasetçilerin her şeyi bir tarafa bırakıp hükümeti kurmak için bazı isteklerden vazgeçmediklerine dikkat çeken Karaman, “MHP AK Parti’nin hükümet kurabileceği tek zihniyetti. Her şeyi bir tarafa bırakamadılar ve en büyük hatayı yaptılar” dedi. 1 Kasım’da yapılacak olan erken seçimin ülkeye iç huzur temennisinde bulunan Karaman, “2 Kasım’da ülkemizin hayrına olabilecek insanların gelip ülkeyi yönetmesi lazım. Birlik olup bu ülkeyi yönetecekler başka çare yok” dedi. HABER: MÜCAHİT DALKARA