Damaklara destan yazacak kadar büyük mutfak zenginliğiyle, gastronomi alanında ben de varım diyen Kahramanmaraş, tarhanasından kırmızı biberine, yaylalarından gelen mevsimlik taze meyve, sebze ve yayla balı ile keçi sütünden üretilen bembeyaz tereyağına kadar birçok zenginliği bünyesinde barındırıyor. Yemeklerinin yanı sıra tatlı çeşidi olan dondurmadan, çeşitli üzüm ürünlerinden üretilen samsa, sucuk, bastığa kadar birçok farklı lezzete ev sahipliği yapan Kahramanmaraş, yemeklerde kullanılan farklı baharat çeşitlerini komşu illere kaptırsa da, kendine özgü pişim teknikleriyle diğerlerinden ayrılıyor. Kahramanmaraş’ın her alanda zenginliklerini gündeme getiren Manşet Gazetesi olarak, Kahramanmaraş mutfağını nasıl bulduğunu Kahramanmaraş Ticaret ve Sanayi Odası’nın düzenlediği Sektörel Buluşma programına katılan dünyaca ünlü şef ve mutfak araştırmacısı Ömür Akkor’a sorduk. Kendisinin Gaziantepli bir ailenin çocuğu olmasının yanı sıra 20 yıldır yemekle uğraştığını anlatan Akkor, yemek kültürünün kendisi için önemli olduğunu belirterek, Kahramanmaraş mutfağına övgüler yağdırdı. Kahramanmaraş’ın geleneksel yöntemleri hala kullandığını belirten Akkor, Kahramanmaraş’ın UNESCO Gastronomi Şehirleri Ağı’nda olmamasını bir hata olarak niteledi.

“KAHRAMANMARAŞ MUTFAĞI BİZİM İÇİN ÇOK ÖNEMLİ”

Dünyanın artık geleneksel yöntemlerle yemek yapma peşinde olduğuna dikkat çeken Ömür Akkor, Kahramanmaraş’ın gelenekselliğinden ödün vermediğini belirterek, “20 yıldır yemekle uğraşıyorum, Gaziantepli bir ailenin çocuğuyum. Hayatı yemek üzerinden okuduğum için de yemek kültürü benim için çok önemli. Kahramanmaraş’a gelince bunu baya hissediyorsunuz çünkü hale geleneksel üretimle hem yemek yapılıyor, hem de kullanılan malzemenin de geleneksel olmasına özen gösteriyorlar. Mesele burada hazır yoğurtla tarhana yapılmıyor, yoğurdu yapıyorsunuz, ekşitiyorsunuz ve orijinal buğdayı haşlayıp beklettikten sonra tarhana yapmaya başlıyorsunuz. Kahramanmaraşlıya göre herhangi bir un, buğday ya da yoğurtla tarhana yapamazsınız. Yaparsınız ama o zaman bu tarhana olur, Kahramanmaraş tarhanası olmaz. Bu şehir bunun çok bilincinde. Eğer Acem Pilavı yapacaksa burada yetiştirilen havucun, Kahramanmaraş havucu olmasına, pirincin de Kahramanmaraş pirinci olmasına dikkat ediliyor. Bu geleneksel üretim tutkusu da şu yüzyılda mutfağın en iyi karşılığını aldığı, en zirvede olduğu yer. O yüzden dünya artık geleneksel üretilmiş ürünlerle, geleneksel yemek yapma peşinde. Kahramanmaraş’ın her sokağında, her evinde aşağı yukarı benzer şeyler görüyorsunuz. O yüzden de başarılı. Takip edilmesi gereken bir yer Kahramanmaraş. Bütün bu emeği ve süreci çok iyi izlemek gerekiyor. Burası bizim için önemli bir örnek” dedi.

“UNESCO KAHRAMANMARAŞ’I MUTLAKA ALIR”

Gazetemiz muhabirinin, ‘Kahramanmaraş’ın UNESCO Gastronomi Şehirleri Ağı’nda yer almamasını nasıl yorumluyorsunuz’ sorusunu yanıtlayan Akkor, “UNESCO Gastronomi Şehirleri Ağı’na girmemek, Kahramanmaraşlıların yaptığı bir hata bence. Bugüne kadar Kahramanmaraş neden UNESCO Gastronomi Şehirleri Ağı’na başvurup, bu belgeyi almamış. UNESCO’nun Gastronomi Şehirleri Ağı’na seçeceği şehirler arasında Kahramanmaraş var mı sorusu bile yanlış. UNESCO tabi ki Kahramanmaraş’ı alır. Ama bu noktada başvuruları yapmak, mutfağı tanıtmak, mutfak üzerine çalışmak gerekiyor. Kahramanmaraş bunu Gaziantep ve Hatay’dan sonra fark etmiş olabilir ama çok geç değil ama UNESCO mutlaka bu ağa Kahramanmaraş’ı alır çünkü Kahramanmaraş bu alanda çok büyük bir değer” ifadelerini kullandı.

“KAHRAMANMARAŞ GELENEKSELLİĞE DİKKAT EDİYOR”

Kahramanmaraş, Gaziantep ve Hatay’ın mutfağını karşılaştırmak istemediğini aktaran Akkor, Kahramanmaraş’ın gelenekselliğin önemine dikkat çekerek, “Gaziantep, Hatay ve Kahramanmaraş mutfağını karşılaştırmak istemem. Bence üçü de lezzetli, üçü de ekşili, üçünün de çok iyi pilavları var. Üçüne de bir patlıcan verseniz 500’er tane tarif çıkartıyor, teknikleri de çok aynı. Çok benzer ve zaten komşu şehirler. Birisinde şu pişerken, diğerinde bambaşka bir şey pişmiyor. Birisi çorbasına sarımsak koyarken, diğeri kuru nane ekliyor. Ritüelleri de benzer şeyler. Bence Kahramanmaraş’ın diğer şehirlerden tek farkı ürün seçerken onun geleneksel üretilmesine dikkat ediyor. Bu çok daha büyük bir farklılık” şeklinde konuştu.

(Haber: Ahmet Güneçıkan-Tuğçe Kayar)

Editör: Mahmut Beyaz