Tür Sağlık-Sen Kahramanmaraş Şube Başkanı Adem Demir, “Sağlık çalışanları insan üstü bir çaba ve gayretle çalışıyorlarsa, kurum da çalışanını göz ardı etmeyecek, taleplerini karşılayacak aksi taktirde çalışanlardan verim beklemek imkansız olacaktır” dedi.

 

Kahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesi Sağlık, Uygulama ve Araştırma Hastanesi önünde ellerinde pankart ve dövizlerle toplanan Türk Sağlık-Sen üyeleri, çalışma şartlarının iyileştirilmesini isteyerek 1 günlük iş bıraktı. Hemşire ve doktor gibi bir çok çalışanın yaptığı iş bırakma eyleminde Sendikacılar bir çok şikayetlerini dile getirdi. Sağlık çalışanları adına basın açıklamasını yapan Tür Sağlık-Sen Kahramanmaraş Şube Başkanı Adem Demir, çalışanların hakkını alana kadar alanlarda haykırmayı sürdüreceklerini belirterek, şunları kaydetti: "Türk Sağlık-Sen olarak kurum yöneticileriyle görüşmelerimizde defalarca dile getirdiğimiz sorunlara çözüm bulunamaması nedeniyle bugün tüm gün çalışanlar sorunlara çözüm bulma adına iş bıraktı. Yapılan zulme ve baskıya yeter demişlerdir. Peki bu kadar yoğun iş yükü varken çalışana alın terinin karşılığı veriliyor mu? Bu sorunun cevabı ne yazık ki kocaman bir hiçtir.”

 

'ZOR ŞARTLAR ALTINDA ÇALIŞIYORUZ'

Yaklaşık iki yıldır, 3. Basamak sağlık hizmeti veren Üniversite Hastanelerinin çalışma koşullarının ağırlığından doğan sıkıntıları personel ihtiyacının gerektiğini anlatmaya çalıştıklarını dile getiren Demir, zor şartlar altında çalıştıklarını söyledi. Demir, "Üniversite hastaneleri önemli eğitim ve bilim yuvalarıdır, lakin kurum çalışanları son dönemlerde zor bir çalışma ortamına maruz bırakılmışlardır. Defalarca Yeterli kadro, çalışma barışı, döner sermayede artış talebi ve nöbet ücretlerinin düzenli ödenmesi dedik. Sorunların yüzlerce kez dile getirilmesini sağladık, eylemler yapacağımızı söyledik. "Tüm çalışanlar kan ağlıyor" dedik ve ne yazık ki yetkili tüm birimler bizlere gözü kör, kulağı sağır bakar oldu. Gelinen noktanın vahimiyeti hepimizce malum, bazı birimlerde medikal firmalara para ödenmediği gerekçesi ile ameliyatlar yapılamıyor. Bu durumdan dolayı hem hasta mağduriyeti meydana gelmektedir. Hem Kamu zararı oluşmaktadır. Ameliyathane ve birçok birimde çalışanlar artık katlanılamaz bir çalışma ortamına maruz bırakılmalarından dolayı tükenmişliğin son noktasına gelmişlerdir. İzin kullanamayan, fazla mesaide çalıştırılan, personel eksikliği nedeni ile sürekli farklı birimlere çekilen, çalışanlar zor şartlar altındadırlar. Buna karşın kurum ise iş yükünün azaltılmasına yönelik hiçbir somut adım atmamakta tüm çalışanları birçok sorunlar ile baş başa bırakmaktadır" şeklinde konuştu.

 

'HAKKIMIZI İSTİYORUZ'

Sağlık çalışanları olarak sadece haklarını ve emeklerinin karşılığını istediklerini söyleyen Demir, şunları kaydetti: "Sağlığı bile bozulan sağlık çalışanlarının seslerine kulak veren onların bu feryadını dinleyecek bir muhatap dahi ne hikmetse ortada yoktur. Soruyoruz Üniversite Hastanesi çalışanlarının sesine neden kulak verilmemektedir? İlgililer niçin bu konuda bu kadar duyarsız kalarak adeta direnç göstermektedirler? Biz Hiç kimseden dünyaları istemiyoruz, sadece hakkımızı ve emeğimizin karşılığını talep ediyoruz. Taleplerimiz; Sütçü İmam Üniversitesi Hastanesi'nin sesine kulak verilsin. Hemşire eksikliği acilen giderilsin. Çalışma koşulları düzeltilsin. İnsani bir bakım hizmetinin sunulacağı çalışma şartları oluşturulsun. Kurum ve hemşirelerimizin çalışma koşullarını düzeltecek sayıda Kadro ivedilikle sağlansın. Artı mesailerden vazgeçilsin. Farklı birimlere sürekli çekilerek, çalışanların hayat kalitesini ve standardını bozan uygulamadan vazgeçilsin. Hemşirelerimizin ve tüm çalışanlarımızın robot değil insan olduğu unutulmasın. Döner sermayeler çalışma koşulları göz önüne alınarak en üst seviyeden verilsin ve düzenli olarak dağıtılsın. Bunlarda en tabi hakkımızdır."

 

 

'ÜCRETLER HİZMETİN GEREĞİNE GÖRE ARTTIRILMALIDIR'

Ücretlerin hizmetin gereği ve kurumun özelliği dikkate alınarak arttırılması gerektiğini belirten Demir, sözlerinin devamında şunları dedi: "Sağlık sistemi içeresinde yer alan sağlık kuruluşlarından biri olan Üniversite Hastaneleri 3. Basamak sağlık kurumu olma nedeni ile en komplike vakaların tedavi edildiği ve başvurduğu ileri düzeyde sağlık hizmeti sunan kuruluşlardır. Eğitim ve araştırma yapan kuruluş olma sıfatı ile de önemli bir rol üstlenmiştir. Ücretlerde hizmetin gereği ve kurumun özelliği dikkat alınarak arttırılmalıdır. Bir sağlık çalışanın yıllık izinlerinin tamamını kullanamamasından dolayı, parçalı aldığı yıllık izinlerde döner sermaye kesintisinden kaynaklı maddi kaybın fazla olmasından dolayı yeni bir düzenleme ile bu duruma son verilmelidir. Döner sermaye yönetmeliğindeki dağıtım oranlarında adilane bir iyileştirme yapılmalıdır. Ek göstergeler 3 bin 600'e çıkarılmalıdır. Döner sermayelerin emekliliğe yansıtılması için düzenleme yapılması. Yüksek lisansını ve doktorasını bitiren hemşirelerin, bu durumlarının maaş, derece ve kıdemlerine yansıtılmalıdır. Üniversite hastanesi çalışanlarına da Sağlık Bakanlığı Hastanesindeki emsalleri gibi eş durumu tayinlerinde düzenleme yapılmalıdır. İşin ve hizmetin gerekliliği, komplike hastalara verilen hizmetten dolayı tüm birimlerin özellikli birim statüsünde kabul edilmesi için yeni bir düzenleme hayata geçmelidir. Fiili hizmet ve risk tazminatı verilmelidir. Nöbet tutmanın yıpranma payındaki etkisinin göz ardı edilmemesi ve nöbetten çıkma süresi ile ilgili yeni bir düzenleme yapılması, düzenlemede kurum insiyatifinden ziyade kişi tercihinin göz önüne alınması gereklidir. Nöbet ücretlerinin adil bir oranda artırılması, Adil ücret, insanca yaşam şartlarının sağlık çalışanları için acilen oluşturulması zaruridir."

 

'SORUNLARA ÇÖZÜM BULUNMASI ADINA İŞ BIRAKTIK'

Türk Sağlık-Sen olarak kurum yöneticileri ile görüşmelerinde defalarca dile getirdikleri sorunlara, çözüm bulunamaması nedeni ile bugün tüm çalışanlar tek yürek olarak sorunlarına çözüm bulma adına iş bıraktıklarını ifade eden Demir, "Kurumun yaşaması ve ayakta durması için tüm çalışanlar insan üstü bir çaba ve gayretle çalışıyorsa, kurumda çalışanını göz ardı etmeyecek, taleplerini karşılayacak. Aksi takdirde çalışanlardan verim beklemek imkansız olacaktır. Kurum idari kurulda mutabakata varılan konuların hiçbir tanesi uygulanmaya geçmemiştir. Çalışanların feryadına sessiz kalmakla neyi çözeceklerdir. İdareciler çalışanlarını neden muhatap almazlar, çözüm önerilerini tartışmazlar, öneri sunmazlar ve çalışanı kendi kaderi ile baş başa bırakma yolunu tercih ederler. Buradan idarecilerimize sesleniyoruz, çalışanlarınızın sesine ve feryadına kulak verin, sorunlarına çözüm üretin. Her birimden bir çalışan temsilcisi seçin, sendika olarak yine buradan Sağlık Bakanımıza ve Maliye Bakanımıza YÖK'e sesleniyoruz. Üniversiteler özerk yapılarından dolayı 3. Basamak sağlık hizmeti sunan kurumlardır."

 

Haber: Emre Akkış

 

 

 

Editör: Mahmut Beyaz