Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın eşi Emine Erdoğan'ın, "Çocuğun yeri sokak veya tarla değil, okuldur" sözleri sonrası çocuk işçiliğiyle alakalı ciddi bir çalışma başlatıldı. Aralarında Aile ve Sosyal Politikalar ile Milli Eğitim Bakanlığı’nın da bulunduğu toplam 10 bakanlık 'Çocuk İşçiliğiyle Mücadele Eylem Planı' hazırladı. Proje dâhilinde, çocuk işçiliğini önlemeye yönelik temel stratejiler ve faaliyetler belirlendi. Buna göre, okul yöneticileri çalışan çocukların ailelerine ulaşıp ev ziyaretleri yapacak. Çocuk hakları ihmal ve istismarı konusunda Milli Eğitim Bakanlığı'na bağlı aile eğitimi programları yaygınlaştırılacak. 'Çocuk İşçiliğiyle Mücadele Birimi' kurulacak. Çalışan ve eğitimden yararlanamayan çocuklar için tamamlayıcı eğitim programları uygulanacak. Tüm çalışan çocukların okula devamsızlığının takibi için takip ekipleri oluşturulacak. Mevsimlik tarım işçilerinin çocuklarının okula devamını sağlamak üzere prefabrik okullar yaygınlaştırılacak. Proje kapsamında okul öncesi eğitimin zorunlu hale getirilmesi için çalışmalar da başlatılacak. Hem çalışan hem de okuyan çocuklar tespit edilerek mülki amirlere bildirilecek ve eğitime kazandırılacak.

TAKİP KOMİSYONU OLUŞTURULDU
Konuyla ilgili Manşet Gazetesi’ne değerlendirmelerde bulunan İl Milli Eğitim Müdürü Mehmet Emin Akkurt, “Mevsimlik Tarım işçileri göçer veya yarı göçer ailelerin çocuklarının eğitimlerinin erişimleriyle ilgili olarak Milli Eğitim Bakanlığı tarafından verilen talimat doğrultusunda ilimizde bir takip komisyonu oluşturuldu. Özellikle bu tür ailelerin geldiği ilçeler Türkoğlu ve Pazarcık ilçeleri olarak öne çıkıyor. Buralarda yapılan çalışmalarda geçen yıl 186 tane öğrencinin bu haliyle buralara geldiği tespit edildi. Daha doğrusu 186 öğrencinin bu durumda olduğu tespit edildi. Bunların bir kısmı bizden gidenler bir kısmı bize gelenler” dedi.

HEM ALANDA ZİYARET EDİLİYOR HEM DE AİLELERİ İLE GÖRÜŞÜLÜYOR
Çocuk işçiler için hem alanda ziyaret yapıldığını hem de aileleriyle bire bir görüşüldüğünü anlatan Akkurt, çocuklarla ilgili okul planlaması yaptıklarını belirtti. Akkurt, “Bunlardan 50 öğrencinin nakli bizim il içindeki sürecimizle ilgili olarak yapıldı.130 öğrencinin ise tekrar bizim ilimizden başka yerlere giderek nakil işlemleri yapıldı. Biz bunları hem alanda ziyaret ederek hem de aileleriyle görüşerekten birde işverenlerle bu durumu konuşarak çözmeye çalışıyoruz. Bunun çalışmasıyla ilgili olarak okul planlaması yaptık. Bunların genel yoğunluğu okul öncesine hitap ediyor. Zaten bizim okullarımız var. Oraya gelebilecek durumdalar. Bir işverenimiz kendisinde çalışan Şilenin çocuklarını taşımayı kabul etti. Oraya gelen bütün çocukların taşıma işlemlerini yaptık” şeklinde konuştu.

OKULDA OLMALARI İÇİN YOĞUN ŞEKİLDE ÇALIŞIYORUZ
Çocukların işte değil de okulda ders görebilmeleri adına yoğun bir şekilde çalıştıklarına dikkat çeken Akkurt, sözlerinin devamında şunları kaydetti: “Eğitimden velileri geçimlerini sağlamak için göçebe konumda olan çocuklarımızda dâhil olmak üzere eğitimden mahrum kalmadan eğitim-öğretim hayatlarına devam etmeleri adına hem bizler hem ilçe kaymakamlıklarımız hem de bakanlığımız bu konuyla ilgili olarak yoğun şekilde çalışıyor. Bundan sonraki süreç mevsimlik işçilerin ya da göçer ailelerin gelişini artık baharın gelmesiyle birlikte hareketlenme başlayacak. Bununla ilgili olarak da İlçe müdürlüklerimiz bu konuyla ilgili uyarıldılar. Böyle bir durum olduğunda aynı şekilde bundan önce yaptığımız gibi gerekli tespitleri yaparak bunların okullaştırılmasını sağlıyoruz. Her dönem sonunda da bakanlığa bu konuyla ilgili olarak yapmış olduğumuz çalışmaları ulaştığımız öğrenci sayılarını bildiriyoruz.”

TAŞINABİLİR OKULLAR YAPMAYI PLANLIYORUZ”
Taşınabilir okul yapma planlarının olduğundan bahseden Akkurt, “Bunlar kalıcı konutlarda kalmadıkları için çadır dediğimiz alanlarda kaldıkları için asli ihtiyaçlarını görebilmek (banyo, wc )gibi sıkıntılar var. Belediyelerimizin bundan sonraki süreçle ilgili olarak bunları da göz önüne alıp o belirlenen alanların dışında onların itimatine müsaade etmemesi ve onların itimat edeceği yerlere de edecekleri daha öncede söylediğimiz gibi alt yapı hizmetlerinin, kanalizasyon, wc ve banyo gibi ihtiyaçlarını karşılayabilecek şekilde bir alt yapının kurulması gerekiyor. Yine standartlara uygun hale getirilecek alan olursa Milli Eğitim Bakanlığı olarak orada eğitim görebileceği taşınabilir okullar yapmayı planlıyoruz” diye konuştu.

EĞİTİMSİZ BIRAKILAN İNSAN BU MEMLEKET İÇİN KAYIP ZİHİN GÜCÜDÜR
“Eğitimsiz bırakılan her insan bu memleket için kayıp zihin gücüdür” diyen Akkurt, son olarak sözlerine şunları ekledi: “Eğitim öğretim hakkı anayasal bir haktır bunu hiç kimsenin göz ardı etmemesi gerekir. Cahil bırakılan, Eğitimsiz bırakılan her insan bu memleket için kayıp zihin gücüdür. Bunların bütün bu alanlarla ilgili olarak eğitilmesi gerekiyor. Cumhurbaşkanımız bu Anayasal bu hakkın kullanılması yönünde varsa engellerin kaldırılması, bürokrasilerin de bu konularla ilgili olarak çalışması üzerinde bu talimat illerde ve kurumlarda bu anlamda yerine getiriyor ve yerine getirilecek bir süreçtir. Biz bu talimatın yerine gelmesi için kurumsal anlamada yoğun bir çabanın içerindeyiz.”

Çocuk işçiliğiyle mücadele 10 bakanlık üzerinden yürütülecek

* Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı

* Milli Eğitim Bakanlığı

* Adalet Bakanlığı

* Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı

* İçişleri Bakanlığı

* Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı

* Sağlık Bakanlığı

* Gençlik ve Spor Bakanlığı

* Kültür ve Turizm Bakanlığı

* Kalkınma Bakanlığı

Haber: Emre AKKIŞ

Editör: Mahmut Beyaz