MHP 25. Dönem Kahramanmaraş Milletvekili ve Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi öğretim üyesi Prof. Dr. Sefer Aycan, hükümetin sağlık politikalarına yeni eleştiriler getirdi. “Sağlık Serbest Bölgeleri”nin kurulmasına karşı çıkan Aycan, “Bu bölgelerde olacağı beklenen “Yüksek tıbbi teknoloji ve kalifiye sağlık insan gücünden” sadece parası olanlar yararlanabilecek” dedi.

Aycan açıklamasında, “Sağlık Bakanlığı, Sağlık Serbest Bölgelerinde yüzde 60 yabancı hekim ve sağlık personeli çalışacak ve “kendi içinde ayrı bir planlama ve denetleme mekanizması kurulacak” diyor. Bu durumun yerli sağlık personeli için yeni istihdam olmayacağı, tersine yabancı sağlık personeline Türkiye’de yeni istihdam oluşturacağı anlaşılmaktadır.” dedi. Aycan, serbest bölgelerde henüz otomasyona geçmemiş gümrük idarelerinde verilerin otomasyon sistemine girilememesi nedeniyle de bu bilgilere erişilemediğini söyledi. Serbest bölgeleri AB açısından da değerlendiren Aycan, “Ülkemizdeki serbest bölge uygulamalarına ilişkin önemli bir diğer husus serbest bölge sayısının sürekli olarak artma eğilimi göstermesidir. Avrupa Birliği'nde en fazla serbest bölge uygulamasının gerçekleştirildiği ülke olan Almanya’da 8 serbest bölge bulunurken, Türkiye’de halen 21 serbest bölge faaliyete geçmiş olup, 3 serbest bölge için de Bakanlar Kurulu Kararıyla yer ve sınırlar tespit edilmiştir. Mevcut serbest bölgelerin çoğunun tam kapasitesi çalışmadığı göz önüne alındığında, yeni serbest bölgelerin açılmasının gerekli olmadığı düşünülmektedir. Ayrıca, mevcut serbest bölgelerin tam anlamıyla ihtisaslaşmamış olduğu düşünüldüğünde, öncelikli olarak bu konularda çalışmalar yapılması daha yararlı olacaktır.” dedi.
'ÜLKEMİZDE İLAÇLARIN SÜREKLİ ÜRETİLMESİNİ İSTERİZ'
Prof. Dr. Sefer Aycan, serbest bölgeleri yabancı sermaye açısından da değerlendi. Aycan, “Eğer sağlık serbest bölgeleri ve bununla ilgili düzenlemeler ile yabancı sermaye ve teknolojinin Türkiye’ye gelmesi ve tıbbı malzeme üretimi yapması isteniyor ve bu düzenlemeler fırsat oluşturacak ise bu bir ölçüde kabul edilebilir. Aslında bu tür sağlık ürünlerinin özelliklede aşı, serum ve ilacın üretimleri stratejik konulardır ve bunların Kamu tarafından Ülkemizde sürekli üretilmesini tercih ederiz. Üstelik bu şekilde serbest bölgelere gelecek kuruluşların tamamen serbest olmasını da doğru bulmadığımızı belirtmek isteriz. Fakat bir ölçüde yabancı sermaye ve bilgiyi ülkemize çekmek için bu amaçlı sağlık serbest bölgeleri kurulması zorunlu ise ( zorunlu olduğunu kabul etmemekle birlikte) mecburen kabul edilebilir bir konu olarak ele alınabilir.” dedi.
'SERBEST BÖLGEDEN VAZGEÇİLMELİDİR'
Sağlık serbest bölgelerini ekonomik yönden doğru bulmayan Aycan söyle dedi: Eğer sağlık serbest bölgelerinde sermaye sahiplerine sağlık hizmeti vermek üzere sağlık kuruluşu kurmalarına izin verilecek ise bu durumun Türkiye için yararı tartışmalı bir konudur. Kurulacak sağlık kuruluşları yabancı veya yerli yatırımcılarla kurulabilecek, yabancı personel çalışabilecek ve yerli, yabancı hastalara özel ücretler karşılığı hizmet verecek ise bunun Türkiye için yararı tartışmalıdır. Bunun ülke insanına bir faydası olmayacağı, zaten hedef kitlenin de Türk insanı olmadığı anlaşılmaktadır. Buralarda vergi muafiyetleri de olduğuna göre ülke ekonomisine de faydası olmayan bu uygulamanın sadece yerli ve ya yabancı işletmeciye faydası olacağı anlaşılmaktadır. Hatta özelliklede hastane zincirlerine sahip olan Küresel sermayenin işine yarayacak bir durumdur. Bu durum Ülke ekonomisine zarar verebilir ve serbest bölge dışındaki sağlık kuruluşları için de haksız bir duruma sebep olabilir. Sağlık hizmeti sunma amacı doğrultusunda kurulacak sağlık serbest bölgeleri, aslında sağlık ve tedavi hizmeti sunma mantığında aykırı bir durumdur. Tedavi hizmeti serbest ticaret konusu değildir ve olmamalıdır. Bu konu kendi insanının sağlığını korumakla görevli Sağlık Bakanlığı’nın ise hiç de işi değildir. Bu nedenlerle Sağlık Bakanlığı tedavi hizmetini uluslararası ticari bir alan gören yaklaşımdan ve yaklaşımın arenası olacak sağlık serbest bölgeleri kurulmasından vazgeçmelidir. Bu konunun 663 sayılı KHK de yer alması bile yanlış oldu.

Haber Merkezi

Editör: Mahmut Beyaz